Türkiye çað atlýyor, Türkiye sýnýf atlýyor.
Hepimize gurur veren bu tabloyu haçlýya asker, Batý'ya maymun olanlar hariç herkes görüyor.
Artýk gerçek o ki; Türkiye dünya siyasetinde, ekonom ide, stratejide, savunma sanayinde, baðýmsýz hareket edebilen, baðýmsýz karar alabilen üç beþ ülkeden biri.
Bu baðýmsýzlýðýn getirdiði güç ve özgüvenle o kadar çok alanda, o kadar çok cephede, o kadar büyük savaþlar veriyoruz ki, inanýlmaz...
Verdiðimiz savaþlarýn büyüklüðü ve elde ettiðimiz baþarýlar bizi küresel lige taþýdý.
Küresel Güç Türkiye...
Bu lige çýkmak çok zor ama orada kalabilmek ondan daha zor.
Bunu baþarmak için elinizde þu üç önemli gücün olmasý gerekir.
Gýda, enerji ve savunma sanayi.
Bu üç konuda asla kaynak sýkýntýnýzýn olmamasý gerekir.
Peki, küresel çeteler bu sorunu nasýl çözüyorlar?
Çok basit...
Ýþgal ederek, gasp ederek, katlederek, soykýrým yaparak, sömürerek.
Biz bunlarý yapamayacaðýmýza göre geriye ne kalýyor.
Yerli kaynak yaratmak.
Her Yerde Yerli, Her Þeyde Milli
Bu gerçeðin bilinciyle kimseye muhtaç olmadan, kimsenin kapýsýný çalmadan kendi kendine yetebilen bir ülke olmak için kollarý sývadýk.
Þükürler olsun gýda konusunda Hollanda, Kanada, Ýngiltere, Portekiz, Ýskandinav ülkeleri gibi kendi kendine yetebilen sayýlý ülkelerden biriyiz.
Savunma sanayimizde de yerli ve millilik oranýný %80 gibi inanýlmaz seviyelere getirmiþ durumdayýz.
Geriye kaldý Enerji.
Enerji...
Bu konuda yýllýk 90 milyar dolarlýk bir gider söz konusu.
Hem bu parayý ülkede tutmak hem de dýþa baðýmlýlýðý en aza indirmek için kendi doðal kaynaklarýmýzý keþfetmekten ve ülke ekonomisine kazandýrmaktan baþka þansýmýz yok.
Bu konuda kararlý adýmlar atan ülkemiz son günlerde çýta yükselterek yeni bir strateji belirledi.
Dünya enerji piyasasýnda daðýtým merkezi olmak ve enerjide fiyatý belirleyen olmak.
Devletin yeni parolasý bu.
Enerji benim üzerinden dünya pazarýna gitmeli ve ben sadece enerji nakliyatçýsý deðil ayný zamanda piyasaya yön veren fiyat belirleyicisi olmalýyým.
Tutar mý?
Tuttu bile.
Cumhurbaþkaný Erdoðan, 12-13 Ekim 2022 tarihlerindeki Kazakistan'a gitti.
Bu ziyarette 'Asya'da Ýþbirliði ve Güven Artýrýcý Önlemler Konferansý'na katýldý.
Konferansta Putin dahil birçok devlet baþkanýyla ikili görüþmeler gerçekleþtirdi.
Bu temaslar esnasýnda Putin'in þu sözleri dünya medyasýna bomba gibi düþtü;
"Avrupa'nýn doðal gaz tedarikinde Türkiye diðer güzergahlara göre çok daha güvenli. Bu nedenle Türkiye'de büyük bir ikmal merkezi kurulabilir."
Bu oyun bozan açýklamaya Küresel çetenin tepkisi gecikmedi.
Euronews; "Putin Türkiye'ye gaz merkezi hayali satýyor!" baþlýðýyla iþi sulandýrmaya çalýþtý.
Ancak meseleye çok ciddi yaklaþanlarda oldu. Ýþte onlardan birkaçý;
New York Times; "Putin, Türkiye'yi Gaz Merkezi Yapmayý Teklif Etti!"
Al Jazeera; "Rusya Cumhurbaþkaný, Türkiye'nin Kuzey Akým boru hattý hasarýndan sonra gazý AB'ye yönlendirmek için en iyi yolu sunduðunu söyledi!"
Putin'in bu çýkýþý en çok Almanya'da ses getirdi.
Alman Nachrichten24; "Baltýk Denizi'nde Kuzey Akýmý hatlarýnýn kesintiye uðramasý üzerine Putin, Karadeniz ve Türkiye üzerinden Avrupa'ya doðal gaz sevk etmeyi teklif etti!" Aus der Welt; "Türkiye'de büyük bir gaz merkezi tesis edebiliriz!"
Herkesin Derdi Kendine...
Baþlýklar farklý.
Neden?
Çünkü her ülkenin derdi farklý.
Rusya'nýn derdi para, Avrupa'nýn derdi enerji, Türkiye'nin derdi ise bambaþka.
Putin'in halk desteðini artýrmasý için ambargolarý yýkmasý ve paraya eriþmesi lazým.
Avrupa'nýn ve kýtanýn lokomotifi Almanya'nýn derdi ise sanayii döndürmek, yaklaþan kýþý rahat geçirmek.
Enerjide dýþa baðýmlý Türkiye'nin derdi ise daha farklý.
Türkiye öncelikle enerjide dýþa baðýmlýlýðýný azaltmak istiyor ardýndan coðrafi avantajýný kullanarak enerjinin naklinde köprü ülke olmak.
Nihai hedefi ise dünya enerji piyasasýnda fiyat belirleyen ülkelerden biri olmak.
Enerjiden kaynaklanan cari açýðýmýz çok yüksek ve giderek de artýyor. Zira Türkiye'nin 2020 yýlýnda 48,3 milyar metreküp olan doðal gaz tüketimi 2021 yýlýnda yüzde 23,2 gibi önemli bir sýçrama ile 62 milyar m3 düzeyine çýktý.
Doðal gaz üreticisi olmadýðýmýzdan bu açýk þimdilik kalýcý bir vaka.
Ancak Türkiye doðal gaz üreticisi olmasa da pekâlâ doðal gaz terminali olabilir ve buradan da çok ciddi gelir elde edebilir.
Bu nedenle terminal konusu önemli.
Üstelik bu konuyu ilk dile getiren de Putin deðil.
Nitekim "Arap Baharý" sebebiyle akamete uðrayan "Nabucco Doðal gaz Projesi" nde de Türkiye özellikle Avrupa için doðal gaz terminali olarak konumlandýrýlýyordu.
Ýlk enerji nakil hattýný Kerkük ile Yumurtalýk arasýnda iþletime alan Türkiye bu sektörde parlayan yýldýz.
Erdoðan geçtiðimiz günlerde yurt dýþý ziyaret dönüþü uçakta gazetecilerle yaptýðý sohbette; Türkiye'de doðalgaz merkezi kurulmasý için Putin ile karar aldýklarýný, söz konusu tesisi uluslararasý daðýtým merkezi olarak düþündüklerini ve merkez deponun muhtemelen Trakya'da kurulacaðý müjdesini verdi.
Evet, cin þiþeden çýktý.
Önümüzdeki günlerde enerji konusunda önemli geliþmelere þahitlik edeceðiz.
Þimdiden ülkemize hayýrlý olsun..