Erciyes’in hakkıydı

Fenerbahçe, kolay kazanacağını zannettiği Erciyes maçını, hiç beklemediği bir şekilde tamamladı. Maçın hemen başında Egemen’in kafa golüyle öne geçti Fenerbahçe. Zoua’nın hemen ardından maçı eşitleşen golü geldi. Daha maçın 6. dakikasında karşılıklı atılan iki gol de korner atışlarından oluştu. Vleminckx’in boş kaleye gol kaçırması, Oğulcan’ın direkten dönen topu, Fenerbahçe adına SOS verdi.

Erciyesspor, Fenerbahçe’ye göre olağanüstü üstün, topu ayağa oynayarak, hücuma çabuk çıkarak çoğalıp, baskı kuran da oldu. Fenerbahçe’nin Diego ile kaçırdığı bir gol vardı. Ama pozisyonlarına bakacak olursak; Erciyesspor’un çok daha fazlasının var olduğunu söyleyebilirim.

Fenerbahçe ne gariptir; puan sıralamasının dibine düşmüş olan takımlara karşı, beklenen futbolu sergilemekten o kadar uzak ki; rahat galibiyetlere bir türlü ulaşamıyor. İsmail Kartal’ın maça Kuyt ve Selçuk ile başlama kararına da anlam veremedim. Emre’nin yokluğunda ortada top yapamayan, hücumda hiç üretken olamayan, savunmada da çok açık veren bir Fenerbahçe vardı.

Kaleci Volkan, inanılmaz şekilde vurdumduymaz hareketlerine devam ediyor. Gereksiz öne çıktığı bir pozisyonda üstünden aşırılan topun üst direği çarpıp kucağına gelmesi; ve de böylesine anlamsız kalesini terk ediyor gözükmesi, seyredenleri çileden çıkardı.

Erciyesspor’un kaçırdıklarını göz önüne alırsak, maçın skoru onlar adına farklı bitebilirdi. Bu kadar dirayetli, mükemmele yakın futbol sergiliyor da; nasıl düşme potasına nasıl girmiş, hayretler içinde kalıyorum.

Kısacası Fenerbahçe özellikle ilk yarıda çok kötü bir futbol sergilerken; ikinci yarıda baskı kurdu fakat beklenen gollere bir türlü ulaşamadı.

Fenerbahçe bu sonuçla sadece şampiyonluğa değil, ikinciliğe de veda edebilir; ligi üçüncü bitirmek zorunda kalabilir.