Ankara, geçtiðimiz Çarþamba akþamý aðýr bir saldýrýya uðradý. Saldýrýnýn ardýndan bir kez daha Türkiye nereye gidiyor sorusunu tartýþýyoruz. Peki gerçekten neyi konuþuyoruz? Ortaya konulan tezler bize ne kadar gerçeði yansýtýyor? Ayrýca bu tezler, bize bu sýkýntýlý dönemden çýkýþ için öneri getiriyor mu?
Kimse kusura bakmasýn ama bu sorulara olumlu cevap vermek çok zor. Birkaç istisna hariç, ne konuþtuðumuzun farkýnda bile deðiliz. Havada uçuþan tezler, Türkiye’nin nereye gittiðine dair bir fikir vermiyor bize. Kafalar daha da karýþýyor. En kötüsü, böyle olunca terör saldýrýlarý gerçek amacýna ulaþýyor.
Artýk daha açýk ve net konuþmanýn vakti geldi. Belki de geçiyor.
Ankara saldýrýsýný, Türkiye’nin PYD’ye yönelik operasyonuna bir karþýlýk olarak okumak teknik olarak doðru olabilir. Nitekim ortaya çýkan fail ve bölgede olup bitenler, PYD-Þam-Moskova hattý size bu analizi peþinen armaðan edebilir.
Peki bu kadar mýdýr? Yani Türkiye PYD’yi vurmuþ, onlar da Þam ve Moskova’nýn desteðini alarak ‘misilleme’ yapmýþtýr. Anlamamýz gereken ve bize geleceðe dair bir þeyler söyleyecek analiz bu mudur?
Elbette deðil. Elbette bundan çok daha fazlasý var. Sorun, yakýcý gerçeði konuþacak cesaretimizin olup olmamasý.
Buyrun konuþalým.
Saldýrýnýn hemen ardýndan önce fýsýltýyla baþlayýp, sonra giderek yükselen bir koro var. Özetle deniliyor ki, hükümet istifa etsin. AK Parti ve CHP koalisyon kursun. Eh, bir de þu baþkanlýk sistemi artýk rafa kalksýn. Biraz ürkek olanlar baþkanlýk sistemi tartýþmasýný ertelemekten söz ediyor.
Ýþte bunlar bize gerçeðe dair bir þeyler söylüyor.
Çünkü bu tezlerin sahipleriyle konuþmaya baþlarsanýz size, ‘Tayyip Erdoðan savaþ istiyor. Böylece baþkan olacak. Onu artýk durdurmalýyýz. Baþkanlýk hýrsý yüzünden ortalýk yanýyor. Terör saldýrýlarý oluyor’ diyecektir.
Öyle mi sahiden? Cumhurbaþkaný savaþ mý istiyor? Baþkan olmak için gerekirse ülkeyi yakacak kadar hýrslý mý? Buradan geri adým atsa, ülkeye barýþ ve huzur mu gelecek?
Býrakýn baþkalarýný, AK Parti içinde bile bu konuda kafasý karýþýk olan, biraz konuþtuðunuzda kem küm etmeye baþlayanlar var. Zaten bu operasyonu yapanlarýn asýl hedefi de AK Parti’nin kafasýný karýþtýrýp, acaba baþkanlýktan geri adým atýlsa iþler yoluna girer mi algýsý oluþturmak.
Ýnsaf edelim. Suriye ile savaþmak isteyen Tayyip Erdoðan, niye Ankara saldýrýsýndan sadece birkaç saat önce kaymakamlara hitap ederken ‘Suriye’de artýk bir konsensus saðlanmalýdýr. Biz macera peþinde deðiliz, kimsenin de maceraya atýlmasýný istemiyoruz’ demiþtir? Neden Erdoðan, Rusya ile yaþanan krizde, devletin kararlýlýðýna dair dile getirdiklerinin dýþýnda, krizi týrmandýran deðil, yatýþtýrmak isteyen bir yaklaþým sergilemektedir? Baþkanlýk hýrsý için ortalýðý yakmaya hazýrsa, niye ayný toplantýda hodri meydan deyip ‘Buyrun millete gidelim ve kararý o versin’ demiþtir?
Suriye’de savaþ isteyen Erdoðan deðildir. Rusya ile krizin daha fazla týrmanmasýný isteyen de Erdoðan deðildir. Aksine, bu büyük sorunlarýn girdabýndan Türkiye’yi çýkarmak için çaba gösteren ve ayný zamanda model öneren Erdoðan’dýr.
Ýþte tam da bu nedenle Ankara saldýrýsýnýn gerçek hedefi Tayyip Erdoðan’dýr. Barýþ istediði için Erdoðan’dýr. Bu barýþý ve kardeþliði saðlamak adýna baþkanlýk sistemi önerdiði için Erdoðan’dýr. Bu konuda þunu bunu, gizli örtülü operasyonlarý deðil, milletin hakemliðini tercih ettiði için Erdoðan’dýr.
Kusura bakmayýn. Gerisi de hikayedir.