‘Erdoðan’ demek, ‘Baðýmsýz Türkiye’ demektir

Tarihte þahsiyetlerin rolü ve yeri inkâr edilemez. Sadece kendi tarihimize baktýðýmýzda bunun onlarca örneklerini göreceðiz. Süleyman Þah’ý, Sultan Alparslan’ý, Fatih Sultan Mehmet’i görebilmek, idrak edebilmek nasýl bir þahsiyet anlayýþý ile tarih yazýldýðýna kanaat oluþturmamýz mümkün. 

Dünya tarihine baktýðýmýzda; Kraliçe Victoria ve Kraliçe Elizabeth’in Ýngilizler için ne anlam taþýdýðý, küresel güç olma yolundaki Kraliçe Elizabeth’in “donanmalar devleti” yaptýðý, Ýngiltere için ne kadar büyük rol üstlendiðini okumaktayýz. 

20. yüzyýlda Degol’ün Fransýzlar için ne anlam taþýdýðýný ve tarihi þahsiyetlerin milletlerin tarihindeki yerini inkâr etmenin mümkün olmadýðýný anlattý. Ruslarýn tarihinde; 1. Petro, çok çok sonralarý Kraliçe Katerina, tüm bunlar milletlerin tarihinde þahsiyetlerin rolünü, þahsiyetlerle birlikte devletlerin geniþlemesi ve büyümesi serüveninin yaþandýðýný göstermekte. 

Biz kendi son 200 yýlýmýza baktýðýmýzda kurulan oyunlar, onu deviren þahsiyetler ve tabii ki asil olan bu millet nasýl bir tarih sürecinden geçtiðini ve bu süreç içerisinde þahsiyetleri ile badireler atlattýðýný da kabullenmemiz þarttýr. 

Türkiye’nin son 200 yýllýk tarihi bölümünde kurulan oyunlarla, hep milli ve yerli deðerleri ortadan kaldýrýlma gayretleri görülmekte. Hep dayatma, hep tehdit üzerinden senin kendi milli kodlarýnla yeniden büyümene engel süreci yaþandý. Ve Erdoðan, Türkiye’nin tam baðýmsýzlýk sürecine en fazla aðaç diken, yol yapan þahsiyet olarak görüldü. Tüm baskýlara bakýldýðýnda Erdoðan’ýn yaptýklarýna bu kadar sinir olan dünya gördüðümüzde anlýyoruz ki, Erdoðan gerçekten doðru yolda. Bu ülkeyi baþkalarýna deðil kendisine, sadece ürettiklerine, aklýna ve siyaset inþa kabiliyetine göre dizayn etme gayreti, önümüzdeki yüzyýllar boyunca bizim yeniden büyük güç olma yolunda mihenk taþý olarak görülmeli. “Erdoðan” demek; önümüzdeki dönemde, dünyadaki yeni dünya kurgusunda Türkiye’nin yer almasý anlamý taþýyor. Evet, kesinlikle abartý yok! Çünkü yapacak, bu dünyadaki kurguyu görecek ve gördüklerine göre yeni kurgu kuracak akýl sahibi þahsiyetler, her millette fazla olmaz. Onlar yüz yýlda bir gelir, misyonunu baþarý ile tamamlar ve giderler. Türkiye’nin tam baðýmsýz serüveni öyle bir süreçten geçiyor ki, burada Erdoðan’ýn baþlattýðý sistemin tamamlanmasý þarttýr. Çünkü sadece bu sistem oturduðu takdirde ülkenin çýkarlarýna uzatýlan eller havada kalmýþ olacak. Ýþte o sebepten “Erdoðan” demek, “baðýmsýz Türkiye” anlamý taþýmaktadýr. Sadece bir gün kaldý. Son bir gün ve önümüzdeki yüzyýllarýn temelini oluþturan dönemin baþlangýcý. Erdoðan’la baþlanan bu hikâyenin, Erdoðan’la birlikte hedefe varmasý, Türkiye’nin, önümüzdeki 100 yýlýnýn þeklini ve rengini belirleyecektir. Buna göre karar vermek, buna göre misyon üstlenmek ise “millet” olarak bizim görev.