Tahran Zirvesi’nden sonra Erdoðan’ý diline dolayan Esedçi ahmaklar, Soçi mutabakatýndan sonra susmaya devam ediyorlar.
Ýdlib’de kimin dediði oldu?
Hiçbir öngörüsü doðru çýkmayanlarýn siyasi analist olarak konuþturulduðu bir baþka ülke var mýdýr bilmiyorum.
Erdoðan liderliðindeki Türkiye’nin esas aldýðý çoklu dýþ politikanýn anlam ve öneminin farkýnda olmayan uydu/mandacý kafalar boþ beleþ suçlamalarda bulunmaya devam ediyorlar. Ýþin ilginci bunlarýn arasýnda Deniz Gezmiþ veya Che Guvera edebiyatý yapan solcu siyasetçilerin olmasý.
Erdoðan BM kürsüsünde ABD’ye ve ABD’nin baþýný çektiði adaletsiz dünya sistemine adeta bir devrimci gibi meydan okuyor. Rahatsýz olanlar bizim buradaki sözüm ona bir kýsým solcularýmýz. Özellikle de CHP ve HDP çatýsý altýnda siyaset yapan solcu siyasetçilerimiz...
Neymiþ efendim! Erdoðan ABD’ye gücü olmadýðý halde diklenerek Türkiye’yi sýkýntýya sokuyormuþ! Bir sabah kalkýp göz kýrpan Rusya’nýn ardýna takýlýyormuþ! Bir bakýyorsunuz ayný güruh fi tarihinde Ýstanbul’da ABD zýrhlýsýndan çýkan askerleri denize döken solcu gençlerin direniþi üzerinden laf ediyorlar! O gençlerin direniþ ruhu nerde, onlarý siyaseten istismar eden bugünkü siyasetçilerin duruþu nerde! Erdoðan’ý “ABD ile iliþkilerimizi bozdun!” diyerek her Allah’ýn günü lafla köteklemeye çalýþanlarýn Deniz ve Che edebiyatý yapmalarýna bilmem ki ne demeli!
Erdoðan düþmanlýðýna yaslanan bu trajik çeliþkinin içerdiði patoloji en baþta sahiplerini zehirliyor.
Erdoðan’ýn temsil ettiði gücün anlamýný Almanya nasýl da biliyor... Ama bizim Almancýlarýmýz hâlâ baþka telden çalmaya devam ediyorlar. Etsinler...
Ýçimizde bir sürü Can var. Baþka ülkelerin derin yataklarýna sýðýnýp canýmýza ot týkamaya ant içmiþ iþbirlikçiler asla amaçlarýna ulaþamayacaklar.
Erdoðan’ýn kendi ülkesindeki gücü ortada. Dýþardaki gücü de... Erdoðan liderliðindeki Türkiye’yi yanýna alanlar kazanacaklarýný görüyorlar. O yüzden yeni bir iliþki düzeni kuruluyor. Almanya ile açýlan yeni sayfa bunun göstergesi. Hayýrlý olsun.
TGRT Haber’de Erdoðan’ýn Almanya gezisini konuþuyoruz.
Faruk Þen hocamýz Almanya’nýn 15 Temmuz darbesinin arkasýnda FETÖ’nün olmadýðýna inandýðýný söylüyor.
Ben de Almanya gibi Türkiye’yi yakýndan ve içerden izleyen bir ülkenin istihbarat örgütünün bunu bilmemesine imkan olmadýðýný söyledikten sonra özetle þunu diyorum ironik bir dille: “Varsayalým ki dedikleri doðru olsun. Bu darbenin arkasýnda birinci derecede FETÖ’cüler olmamýþ olsun! Peki kim yaptý bu darbeyi? Bu darbenin arkasýnda kim var? Korkarým ki o birileri kalkýp bize bu darbeyi sizler kendi diktatörlüðünüzü inþa etmek içim yaptýnýz/yaptýrdýnýz diyecekler. Nitekim diyorlar da... Tabii ya biz yaptýk/yaptýrdýk, kendi diktatörlüðümüzü inþa etmek için...”
Bir geri zekâlý bile anlar bu laftan neyin kastedildiðini ama buna raðmen FETÖ’cü itibar suikastçýlarý kalkýp bu sözümü sosyal medyada “AKP’li Metiner’den itiraf: Darbeyi biz yaptýk/yaptýrdýk, kendi diktatörlüðümüzü inþa için!” þekline dönüþtürüp tedavüle soktular.
Alçaklar kendilerine yakýþaný yaparlar. Lakin o alçaklarýn çarpýtmalarýna inanýp hakkýmýzda laf edenleri onlardan daha alçak addederiz biline.
Soruyorum: Ýçiþleri Bakanlýðýmýza baðlý Alo Terör Ýhbar Hattý’nda Zekeriya Öz’ün adý var da niye Muammer Akkaþ’ýn adý yok?
Ben o hattýn yöneticilerinden açýklama beklerken Almanya’dan Ýþbirlikçi Can Dündar baþýný uzatýyor. Benim o yazým üzerinden aklýnca liderimi vurmaya çalýþýyor. Alçak iþbirlikçi seni!
Liderimiz Erdoðan’ýn dediði doðru: Hakkýnda kesinleþmiþ mahkeme kararý var! O listede adýnýn olmamasý, o listeyi yapanlarýn cevap vermesi gereken bir konudur.
Ben de onu soruyorum iþte: Ölçünüz/kriteriniz ne?