“25 Kasým, Kadýna Karþý Þiddetle Mücadele ve Dayanýþma Günü. O günün akþamýnda adýný “Erkeksen öfkeni yen” sloganýyla duyuran Kadýn ve Demokrasi Derneði’nin (KADEM) amaç ve faaliyetlerinin anlatýldýðý bir toplantýdaydýk. KADEM’in kurucularýndan olan Baþbakan Erdoðan’ýn kýzý Sümeyye Erdoðan da toplantýdaydý. KADEM’i kadýna karþý ayrýmcýlýk ve þiddetle mücadele eden diðer kurumlardan ayýran vasýflarýný sýraladý. “Kadýna karþý þiddetle mücadelede baþkalarýnýn kavramlarýyla, deðer yargýlarýyla yola çýktýðýmýzda hem amaç hasýl olmuyor hem de topluma yabancýlaþýyoruz” dedi. Mesela ailekurumu kadýn konusunda çalýþmalar yürüten feminist dernekler tarafýndan baðlam dýþý kabul edilir, ailenin bizatihi kadýnýn konumunu ikincilleþtiren ve kadýna karþý þiddet üreten bir yapý olduðu ileri sürülür.
Ýþe aileden baþlamak
Kuþkusuz kadýn aile içinde de þiddet görmektedir. Hatta istatistiklere bakacaksak kadýn en çok aile içinde þiddet görmektedir. Peki, kadýna karþý þiddete aile kurumunu hor görerek, alternatif aile modellerine güzellemeler yaparak mý engel olacaðýz? Böyle olmayacaðý ortada, özellikle muhafazakar dokuda kadýn ve erkek rollerini aileyi dýþlayan bir terminolojiyle tanýmlayýnca ataerkil yapý tersi bir reaksiyon gösteriyor.
Ayrýca aileyi merkeze almayan bir toplum tasavvurunu dini deðerlerle baðdaþtýrmak da mümkün gözükmüyor. O halde kadýnýn konumunu yükseltmek ve haklarý bakýmýndan erkekle eþitlemek adýna yapacaðýmýz her þey bir kere toplumun deðerleriyle ve o deðerleri tahkim eden din ile çatýþan bir dil kurmayacak.
Anladýðým kadarýyla KADEM kadýn meselesini erkekleri ötekileþtirmeden ve muhafazakar deðerleri dýþlamadan ele almak gibi bir farklýlýkla hareket edecek. Böyle bir yaklaþým, belki biraz daha aðýr ama daha gerçek ve sadra þifa bir dönüþüme imkan verecektir. Hem kadýn sorunlarý þiddetten de ibaret deðil; þiddetin gözüne yumruk yemekten ya da cinayete kurban gitmekten ibaret olmadýðý gibi. Bunlarla mücadelede erkeklerle yan yana gelmek çok kolay zaten. Ýþin zoru kadýnlarýn karar alýcýlar olarak görülmesi ve erkeklerin kadýnlarla ilgili bu tür konularý müstehzi bir ifade takýnmadan konuþabilecek bir zihni olgunluða eriþebilmesi.
Bu da ancak erkekleri paydaþ kýlarak mümkün.
Kamer Genç demiþken...
Muhafazakar kesimin kadýnlarý, bugüne kadar kendileriyle ilgili ideolojik ayrýmcýlýklarla mücadele ettiklerinden kadýn oluþlarýyla ilgili vasatý iyileþtirmek, bunun için çatýlar oluþturmak biraz lüks bir uðraþ olageldi. Kadýn konusu hep baþörtülü oluþun yol açtýðý ayrýmcýlýkla birlikte ele alýndý. Çünkü daha incelmiþ þiddet alanlarýna gelene kadar önlerine örülmüþ kocaman bir rejim duvarý vardý. Þimdi o duvarda açýlan gedikler sayesinde muhafazakar kadýnlar kadýn oluþlarýndan kaynaklanan negatif tutumlara karþý daha bilinçli ve örgütlüler. Baþörtüsü yasaðýyla ilgili verdikleri mücadele kadýn ayrýmcýlýðýna karþý da bir bilinç oluþturdu.
Ama baþörtüsü hala kadýna karþý þiddettin bahanesi.
Bir önceki akþam Sümeyye Erdoðan KADEM’in toplantýsýnda kadýna karþý þiddet ve ayrýmcýlýkta erkeklerle birlikte mücadele etmekten bahsederken sonraki akþam annesi Emine Haným Kamer Genç’in sözlü saldýrýsýna uðruyor.
Destur nedir bilmeden, kafayý çekip naralar atarak eve gelen kabadayý gibi cemiyet basýp Emine Haným’a hakaret ediyor.
Kamer Genç’i tanýmlayacak ifade bulmak artýk zor. Mevcutlar kifayet etmiyor. Kamer Genç deyince terbiyesiz ve benzeri kelimelerin tek tek ihtiva ettikleri anlamlarýn fevkinde bir yekun çýkýyor ortaya.
Ama mesele bu deðil iþte. Baþladýðýmýz noktaya dönüyoruz; Türkiye’de kadýnlarýn yaþadýðý ayrýmcýlýðýn birinci sebebi Kemalist-elitist rejimdir.
Dindar ve baþörtülü kadýnlara reva görülen bu muamele topyekun muhafazakar kesimi taþralý ve eðitimsiz kýlmanýn planlanmýþ sebebidir.