Muhalefet gerçekten erken seçim mi istiyor?
Buna kargalar bile güler.
Nitekim Kýlýçdaroðlu dün, “adým adým iktidara yürüdüklerini” söylerken erken seçim lâfýný aðzýna almadý. “Önümüzdeki seçimlerde” dedi.
Eðer erken seçim olacaðýna inansaydý, “koþar adým iktidara” derdi…
CHP Genel Baþkaný Kýlýçdaroðlu, bu hafta bir çýkýþ daha yaparak yine erken seçim lafý etti:
“Ülke yönetilmiyor. Bu ülkenin kurtuluþu bir an önce seçime gitmektir. Bunu kime söylüyorum? Sayýn Bahçeli’ye söylüyorum. Bu ülkeyi seviyorsan, çýk kardeþim yarýn sabah, de ki ‘yeter artýk’. Türkiye’yi seçime götür…”
Kýlýçdaroðlu, Bahçeli’ye sataþarak ve onu tahrik ederek niyetini de açýk ediyor: Ülke yönetilmiyor algýsý oluþturmak…
Þu anda bütün muhalefetin yaptýðý bu.
ÝYÝ Parti Genel Baþkaný Meral Akþener, "Bu sistemin 2023'e kadar taþýmayacaðýný düþünüyorum. 2021 Haziran ayýnda seçim bekliyorum." diyor.
Saadet Partisi Genel Baþkaný Temel Karamollaoðlu, “iktidara güven azaldý. Erken seçim istikrar için önemlidir ve faydalýdýr.” diyor.
Davutoðlu: “Erken seçime hazýrýz ve erken seçimin belirleyici partisi Gelecek Partisi olacaktýr.” diyor.
DEVA Genel Baþkaný Babacan, ‘”2021 ya da 2022” olarak yaptýðý tahmini, “2021’in ikinci yarýsý ila 2022’nin ilk yarýsý” olarak daha da daraltýyor.
HDP takýlmýþ plak gibi “Erken seçim çaðrýsý yaptýk, mutlaka erken seçim olacak” deyip duruyor.
Davutoðlu ile Babacan’ýn partilerinin bütün anketlerde oy oranlarý toplamý yüzde 3’ü geçmiyor. Gerçekçi olsalar, neden erken seçim diye tuttursunlar?
Bütün mesele, “Türkiye yönetilmiyor, yönetilemiyor” algýsýný oluþturmak.
Çünkü bekledikleri bir kaosun zeminini, ancak böyle bir algý oluþturabilir.
Sözcü gazetesi ile FOX TV ana haberi seyredenler, Türkiye’nin bittiðine, çöktüðüne çoktan inanýyorlardýr.
FETÖ terör örgütü, 15 Temmuz hain darbe giriþiminden önce bütün tezgâhlarýný, kumpaslarýný; “Türkiye yönetilmiyor” algýsý üzerine kurdu.
Hatýrlayalým. 7 Þubat 2012 MÝT krizinde, Baþbakan Erdoðan’ý tutuklayacaklardý. Gezi olaylarýnda, “iþler çýðýrýndan çýktý, ortada iktidar yok” algýsý için bastýrdýlar. 17-25 Aralýk 2013 “yolsuzluk operasyonu” silaha takýlan bir susturucuydu ve emniyet/yargý darbesiydi. Bir ay sonra Ocak 2014’te MÝT týrlarýnýn durdurulmasý ihanetine giriþtiler. “Türkiye yönetilmiyor, devletin jandarmasý/yargýsý ve polisi, Milli Ýstihbarat Teþkilatý ile karþý karþýya geldi” algýsý yanýnda, bir de Türkiye’yi terör örgütlerine silah gönderiyor diye dünyaya jurnallediler.
Bunlarý hatýrlayýnca, bugün muhalefetin, “Türkiye yönetilmiyor” algýsý için malum medya ile bir koro oluþturduðu apaçýk ortadadýr.
Hatýrlattýklarýmýz, adým adým týrmanma, CIA baðlantýlý profesyonel bir kalkýþmanýn kilometre taþlarýdýr.
Demek baþka þeyler de olabilir.
CHP Ýstanbul Ýl Baþkaný Canan Kaftancýoðlu, "Ýktidar iyi bir yere gitmiyor. Bu da önümüzdeki süreçte bir erken seçimle veya baþka bir þekilde…” dememiþ miydi?
CHP Grup Baþkanvekili Özgür Özel de, "Saray rejiminin, saray düzeninin sonu geliyor.” diye tehdit savurmamýþ mýydý?
Küstahlýk yapan Biden, ABD’nin darbelerdeki rolünü itiraf ederek, “Erdoðan’ý devirmek için muhalefeti cesaretlendirmeli, doðrudan desteklemeliyiz” diyordu.
Ne olabilir?
Ýþte Anayasa Mahkemesi’nin bir üyesinin “ýþýklar yanýyor” darbe mesajý.
Bu milletin 15 Temmuz kahramanlýðýný unutanlar, fena yanýlacaklar…
AK Parti milletvekili, tanýdýðým, deðer verdiðim, bu topraklarýn insaný Markar Esayan'ýn vefatýný üzüntü ile öðrendim.
— Hüseyin Gülerce (@huseyingulercee) October 16, 2020
Ailesine, sevenlerine ve AK Parti camiasýna baþsaðlýðý diliyorum.