Nevan Niþanyan’a 13,5 ay hapis cezâsý verilmiþ.
Sevan Niþanyan Ermeni asýlý bir yurddaþýmýzdýr. Ayrýca yazar ve dilbilimcidir ve bana kalýrsa en bâriz özelliklerinden biri “haþarý” bir Ermeni asýllý yazar ve dilbilimci olmasýdýr.
Birkaç yýl önce Þirince’deki târihî evleri asýllarýna uygun olarak restore edip kurtardýðý için de on ay yemiþdi!
Böyle çýkýntý bir adam!
Sana mý düþdü millî mîrâsa sâhib çýkmak?
Bir insan hem haþarý hem de Ermeni asýllý olursa hapis cezâsý almasý da bir bakýma “mukadder” demekdir. Kardeþim, Ermeniysen Ermeniliðini bilecek ve kesip çeneni bir köþede oturacaksýn! Ýlâveten bir de haþarýysan daha bile tetik bulunacak ve o oturduðun köþeyi de sýk sýk deðiþtireceksin ki maazallah keþfeden meþfeden olursa sen onlar gelene kadar baþka köþeye geçmiþ olasýn! Ancak burada da o sýðýndýðýn köþelerin kat’iyyen baþköþe olmamasýna dikkat ederek göze batmayacaksýn! Sen bütün bunlarý hiçe say ve ondan sonra da hapse mahkûm olunca bizlerden anlayýþ bekle!
Eksyuzmi!
Niþanyan Kardeþimizin cezâ alma gerekçesi “halkýn bir kesiminin benimsediði deðerlerialenen aþaðýlama” olarak belirtiliyor.
Ýyi ama eðer öyleyse bu memleketde yaþayan on Kemalistden dokuzunu içeri týkmak iktizâ etmez mi?
Ezaný, müezzini, Ýslâmiyeti, Osmanlýyý, Alaturka mûsýkýyyi ve son 950 yýl boyunca bizleri biz yapan herþeyi tahqîr ve tezyîf etmek “ilerici”liðin þânýndan deðil miydi yoksa ben yetmiþ senedir Türkiye diye baþka bir ülkeyi bellemiþim de haberim mi yok?
Allahdan devletimizin müþfik sillesi Niþanyan’ýn ensesinde Ramazan topu gibi patladý da yanlýþ ülkede olmadýðýmý idrâk etdim.
Beter olsun diyeceðim, dilim varmýyor!
Hem kavmen Ermeni hem siyâseten Türk; daha ne olsun?
***
Alfabe meselesine gelince:
Latin kökenli muaddel alfabenin Arab kökenli muaddel alfabeye nazaran milletçe geliþmemize daha yararlý olduðu iddiasý düpedüz gerzeklikdir!
Eðer Latin kökenli alfabeler toplumlarda geliþmenin itici gücü olarak bir rol oynasalardý bugün Çin, Japonya, Rusya, Yunanistan vs. gibi ülkeler kültür ve teknoloji bakýmýndan yerlerde sürünüyor olurlardý! Çünki sâdece Arablar deðil onlar da bambaþka alfabeler kullanýyorlar! Kaldý ki Arab Alfabesi terakkîye mânî ise Arablarýn yaratdýðý meselâ o hârikulâde Endülüs Medeniyeti’ni nereye sokacak ilericilerimiz?
Bizim “Eski Yazý” dediðimiz Arab kökenli alfabenin Latin kökenli alfabeden daha zor öðrenilir olmasý da palavradýr!
Babam, ilkokulu bitirdiðim yýl günde 15 dakýykadan iki haftada öðretdi bana!
Kaldý ki istatistikler de baþka bir þeyler söylüyor bize:
1927-1935 arasý yeni okuma-yazma öðrenenler, yâni, Latin harfleri 1928’de kabûl edildiðine göre bu yedi yýlýn ikisinde eski harfleri, beþinde ise yeni harfleri öðrenenler, genel nüfûsun (o sýralar 13/14 milyon kadar) yüzde 10,3’ünü teþkîl ediyorlardý.
1960-1970 arasý (nüfus 32-34 milyon civârý) öðrenenler ise yüzde 27’si kadardý.
Unutmayalým ki bugün 76 milyonluk nüfûsumuzun yüzde 11 kadarý hâlâ kara câhil!
Kerâmet hakýykaten Latin kökenli alfabede olsaydý rakamlar böyle mi olurdu?
Yanlýþ anlaþýlmasýn!
Bu saatden sonra tekrar eski harflere dönelim filan demiyorum!
Artýk geçmiþ ola!
Ancak bu harflerle kaleme alýnmýþ yüzbinlerce cild eseri de nisyânýn körkuyularýnda hebâ etmeyelim! Harflerini “yenileyelim”!
Çocuklarýmýza da lisede toplam 70/80 saat eski harfleri öðretelim ki (KLASÝK CÜMLE!!!) dedelerinin mezartaþlarýný okuyabilsinler!
