Osmanlý Ýmparatorluðu’nun kurucusu, Osman Bey’in babasý Ertuðrul Bey ya da Ertuðrul Gazi olmasa belki de biz olmazdýk. Ertuðrul Gazi, kardeþleri Sungur Tekin ve Gündoðdu’nun Horasan’a geri dönme isteðine karþý çýkmasa, kýþlýk tuttuklarý Erzurum Pasin ovasýndan batýya göçmese Osmanlý Ýmparatorluðu kurulmazdý.
Batýya göç sýrasýnda bir söylentiye göre, Selçuklularla Harezmþahlar arasýnda,Erzurum-Sývas yöresinde, Yassý Çimen’de ki bir savaþta Selçuklu saflarýnda yer alarak savaþý kazanmalarýný saðlamýþ. Baþka bir söylentiye göreyse de Sývas-Hafik’de gerçekleþen Selçuklu-Moðol savaþýnda yenilmek üzere olan Selçuklu ordusuna yardým etmiþ, savaþý Selçuklular kazanmýþ. Aslýnda Selçuklularýn kime karþý savaþtýðý pek önemli deðildir. Önemli olan, savaþý kazanmalarý sonucu Sultan I. Alaeddin Keykubat’ýn Ertuðrul Gazi ve Kayý Boyuna Ankara’nýn batýsýndaki Karacadað’ý kýþlak-yaylak olarak vermesidir. Daha sonralarý Selçuklularla Ýznik Ýmparatoru arasýndaki savaþta büyük yararlýlýklar gösteren Ertuðrul Gazi ve Kayý Boyu, Alaeddin Keyklubat’ýn Konya’ya dönmesinden sonra Söðüt’ü kýþlak Domaliç’i de yaylak olarak seçerek buralara yerleþti.
Ertuðrul Gazinin siyasi ve askeri dehasý, cesareti, yiðitliði Osmanlýya da miras kaldý; özellikle kuruluþ ve yükselme dönemlerinde. Aþiretin nüfusu az olduðundan Ertuðrul Gazi barýþa yönelik, “tedbirli ve ihtiyatlý” bir siyaset izledi. Çevresindeki Türkmen beyleri ve Bizans tekfurlarýyla iyi geçinerek, siyasi koþullarý pek güzel deðerlendirerek Kayý Boyunun barýþ ve huzur içinde yaþamasýný saðladý. Ancak zamanla yoksulluk sarýp sarmalamaya baþladý aþireti. Ne varki, hiç kimseye ne boyun eðdi ne de avuç açtý Ertuðrul Beyin Türkmenleri:
“Ertuðrul Gazi, aþiretin çapul akýnlarýný yasaklayýnca, topraðýn tohumu geri vermediði yýllar arttýkça artýnca, sürüler yatarli otlak bulamadýðýndan sayýsal anlamda azalýnca doðal olarak yapaðý da bulunmaz olunca geçim derdi sardý Kayýhanlýlarý. Ee yapaðý azalýnca karýlar kilimleri, halýlarý, heybeleri neyle dokuyacak? Dutlara vurgun gelir, çekirge uðrarsa? Et yemeyince ‘ekmek yedim’ saymayan Türkmen þimdilerde ekmeði bulamaz oldu. Ekmek eskilerde aslanýn aðzýndaymýþ, þimdilerde iþkembesine inmiþtir. Pençe salýp ele geçirilmesi cihan pehlivanlarýna kalmýþtýr. Peki yoksulun karnýný nasýl doyurmuþtur Ertuðrul Bey? ‘Varlýklýlar mallarýnýn onda birini yoksullara daðýtmak zorundadýr’ buyurmuþ. Tabi kendi sürülerinin büyük bir bölümünü da halka daðýtmýþtýr. Ve Moðol valisinin yýllýk armaðanlarý da bütün bunlara eklenince aþiret açlýktan az-biraz kurtulabilmiþ.
“Ancak Ertuðrul Gazi’nin konukseverliði de hala dillere destandýr bu yörelerde. Kayý milleti de onu örnek almýþtýr. Yiyecek ekmeði yoktur, kapýsýna varsan yol sormaya, çabalar ki sofra kursun sana. Koþar hemen konuya komþuya. Hiç birþey uyduramasa, ekmekle turþu çýkarýr. ‘Demin yedim’ diyerek yalan söyler hep sana yedirmek için,
“Ellerinde kala kala deðerli silahlarý kalmýþtýr. Ve de savaþ atý. Bu ata gözü gibi bakar; yemez yedirir, giymez giydirir...” (Devlet Ana—Kemal Tahir)
Ertuðrul Gazi 1281 yýlýnda 93 yaþýnda vefat etti. Türbesi Söðüt’tedir. Oðlu Osman Gazi’ye küçük bir beylik, çok iyi komutanlar, iyi bir nam ve fethe uygun bir ortam býrakmýþtýr. Ertuðrul Gazi gerçek bir Türkmen soylusu, yaþamýný milletine adamýþ, inançlý bir devlet adamýydý. Allah rahmet eylesin...