Esed-Ergenekon -Ricciardone

Seri katili diktatör Beþþar Esed en çok Ýhvan-ý Müslimin’den (Müslüman Kardeþler) þikâyet ediyor. ABD’nin Ankara Büyükelçisi Ricciardone de geçenlerde “Müslüman Kardeþler benzeri örgütlerin Suriye’deki yapýlanmalarýndan elbette endiþe duyuyoruz” dedi. Piþti!

Türkiye’deki Esed lobisi ayný zamanda Ergenekon ve askeri darbe lobisidir. Esed’in Müslüman Kardeþler’le ilgili hassasiyetini paylaþan Ricciardone de geçenlerde Ergenekon örgütü üyeliði ve cuntacýlýkla yargýlanan generallere bir dayanýþma mesajý gönderdi. Gene piþti!

Ergenekon ve Esed yandaþý Cumhuriyet Halk Partisi Genel Baþkaný Kemal Kýlýçdaroðlu, Ricciardone’ye deðil de Ricciardone’nin son açýklamalarýný eleþtiren hükümete tepki gösterdi. Piþti üstüne piþti!

Taþlar yerine oturuyor.

Yakýnda, CHP ve diðer Ergenekoncu örgütlerin (Ýþçi Partisi filan) Suriye sýnýrýnda yahut Silviri’de düzenlediði bir mitinge Ricciardone’nin destek mesajý gönderdiðini duyarsak þaþýrmayalým.

Ricciardone’nin sadece Ricciardone’den ibaret olmadýðýný,  bu zâtýn Amerika Birleþik Devletleri Hükümeti’ni temsil ettiðini de unutmayalým.

***

ABD ve Ýsrail, Müslüman Kardeþler kökenli Mýsýr Cumhurbaþkaný Muhammed Mursi’ye kýl oluyor; bazý körfez devletleriyle beraber Mýsýr’da karþý devrim rüzgârý estirmeye çalýþýyor bunlar. Türkiye ise yüzde yüz Mursi’nin yanýnda.

Mursi’nin yanýnda olmak, “Arap Uyanýþý”nýn bir “Ýslam uyanýþý”na dönüþmesini, Ýslami hareketlerin Arap ülkelerinde iktidara gelmesini müsbet karþýlamak demektir; ABD, bunu yapamaz. Ýslamcý idarecilere ister istemez iltifat eder gibi yapýyor, ama onlarýn yollarýna tuzaklar da kuruyor. Ve o tuzaklarý kurarken ille de Türkiye ile karþý karþýya geliyor.

Türkiye’nin Somali’ye ve genel olarak Afrika’ya ziyadesiyle ‘yüklenmesi’, öte yandan Þanghay Ýþbirliði Teþkilatý gibi yapýlarla yakýnlaþmasý da ABD emperyalizmine ters.

Ve... “Korkunç terör belasýna raðmen müthiþ bir özgüvenle kürsel siyasete soyunabilen ve büyük kalkýnma hamleleri yapabilen Türkiye bir de terör belasýndan kurtuldu mu yandýðýmýzýn resmidir” düþüncesi var tabii.

ABD, ‘haddini bilmeyen’ bu yeni Türkiye’nin mimarlarýna (Recep Tayyip Erdoðan ve arkadaþlarýna) içten içe buðzediyor ve onlara karþý yeni bir ittifak arayýþýna girmiþ bulunuyor. Yeni bir ittifak diyoruz ama aslýnda eski ittifaka dönüþ sözkonusu.

Bir zamanlar Irak Baas Partisi’yle kanka olan, sonra onu yeni düzene feda eden, yeni düzeni beðenmeyince de eski Baasçýlarla tekrar iþ tutmaya baþlayan ABD, Türkiye’de de son 10 yýlda ihmal ettiði derin devletin artýklarýyla, eski cuntacýlarla, Ergenekoncularla yeniden saflarý sýklaþtýrmaya çalýþýyor.

Ricciardone’nin son açýklamasýný ben böyle okudum. Geri adým attý, özür mözür diledi, ama aðzýndan baklayý bir kere kaçýrmýþ oldu. Geçmiþ olsun.

***

Ha, benim de Ergenekon davasýnýn iþleyiþiyle ilgili þikâyetlerim var. Uzun tutukluluk sürelerinden ben de þikâyetçiyim, Ricciardone gibi. Baþbakan Erdoðan da bundan þikâyetçi. Ama biz, Ricciardone’nin temsil ettiði ABD hükümetinden farklý olarak, Türkiye’de, bütün Ýslam dünyasýnda, dünyanýn her yerinde herkes için hürriyet ve adalet istiyoruz. Hamas’ý seçme hürriyeti dahil! Mavi Marmara þehitleri için adalet dahil!

Hamas’a terörist diyeceksiniz, ona oy veren Filistinlilere adeta soykýrým uygulanmasýný destekleyeceksiniz, Mavi Marmara’da Ýsrail askerleri tarafýndan kafasýna kurþun sýkýlarak öldürülen ABD vatandaþ Furkan Doðan’la ilgili dosyanýn kapaðýný açmaya bile tenezzül etmeyeceksiniz, sonra da Silivri’deki generallerin hukuki sorunlarýyla ilgilenmenizi insan haklarýna saygýnýn örneði gibi görmemizi bekleyeceksiniz; yok öyle yaðma!

***

Hürriyet ve adalet deyince... Terörün finansmanýyla ilgili yasa tasarýsýnýn meclisten geçmesi büyük bir skandal. Bu yasa ile BM, ABD veya Avrupa Birliði’nin terörist dediði herkesi Türkiye de terörist olarak kabul etmek ve ona karþý tedbir almak zorunda kalacak. “Hamas’a yardým eden falanca yardým kuruluþunuzun parasýna el koyun” diyebilecekler mesela. Dahasý, “Falanca yardým kuruluþunuzu biz terörist olarak görüyoruz, icabýna bakýn” bile diyebilecekler. Yargý filan da olmayacak iþin içinde. Tamamen siyasi mülahazalarla istedikleri ahkâmý kesecekler ve Türkiye hükümeti de prensipte buna boyun eðmek durumunda olacak.

Bu konuyu ayrýca konuþacaðýz inþaallah.