Binlerce insanýn hayatýna malolmuþ, yýllarca sürmüþ her çatýþmanýn ardýndan taraflarýn acýlarýný unutmasý, yaralarýný sarmasý uzun zaman alýr. Bu kural devletler arasý çatýþmalar için de geçerlidir, devlet içi çatýþmalar için de. Acýlarla baþedebilmek kolay deðildir. Savaþ bitti dediðinizde savaþa þartlanmýþ insanlarýn akýllarýndaki savaþý bitiremezsiniz.
Zihinlerin deðiþmesi için zamana, paraya, siyasi iradeye ve daha pek çok þeye ihtiyaç vardýr. Ama bunlarýn arasýnda zaman en önemli ihtiyaçtýr. Çünkü deðiþim zaman içinde olur. Barýþma süreçlerinin yönetilmesi, akýllarýn deðiþmesi, eski düþmanlarýn yeni dostlar olarak görülmesi ancak zamanla mümkündür. Bugün Ýmralý, yarýn Kandil ile uzlaþsanýz bile algýnýn deðiþmesi için zamana ihtiyaç duyarsýnýz.
***
Paris cinayetleri bizden bu zamaný çaldý. Tam Ýmralý ile uzlaþýlmýþken üç insan öldürüldü, zihinler deðiþmeden Türkiye’nin suçlanabileceði yeni bir zemin ortaya çýktý. Cenazeler kalkarken insanlar cinayeti kimin iþlediðini bilmeyecek, bilse de önemsemeyecek, kýþkýrtmalara açýk olacak, cinayetlere karþý deðil geçmiþte yaþadýklarýna karþý tepki verecek.
Eðer cenaze törenleri iyi yönetilmezse cinayeti iþleyenler hedefine ulaþmýþ olacak. PKK, BDP ya da yerel halktan saðduyu bekleyemeyiz. Ýktidar en kötüsüne hazýrlýklý olmak, bunu bir kriz durumu olarak görmek zorunda. Cenazelerin gelmemesi de çözüm deðil. Tam tersine cenazeler gelmeli ve törenler toplumsal barýþmanýn aracý olmalý.
Türkiye cenazelere kendi cenazeleri gibi sahip çýkmalý. Eski düþmanýn yeni dost olduðunu Kürt halkýna gösterebilmesinin en kestirme yolu bu. Zor olduðunu biliyorum, ama Türkiye’nin bunu baþarabilmesi gerek. Unutmayalým ki bu insanlar daðda savaþýrken öldürülmedi. Barýþ süreci baþladýðý için hayatlarýný kaybettiler. Eðer tahminler doðruysa onlar barýþýn kurbaný oldular.
Diyebilirsiniz ki PKK üyesiydiler. Evet öyleydiler ama barýþ PKK’ya raðmen deðil PKK ile gelecek. Silah býrakacak olan onlar. Eðer silah býrakmýþ olsalardý Paris’te ölenler gibi insanlar Türkiye’ye dönebileceklerdi. Toplumsal barýþma sürecinin parçasý olarak normal hayatýn ve siyasetin akýþýna dahil olacaklardýr. Onlarýn canlý geri dönme, bizimse süreci tamamlama imkanýmýz olmadý.
Birileri erken davrandý ve tetiði çekti. Þimdi önümüzde tetiði çekenin iradesine uyup savaþý yeniden baþlatmakla, cenazeleri fýrsat bilip sürecin gerektirdiði zamaný kýsaltmak arasýnda bir tercih var. Ben Türkiye’nin ikincisinden yana tavýr koyacaðýna inanýyorum. Ama Habur olayýný düþündüðümde de geri adým atýlabileceðinden endiþe ediyorum.
***
Ýstediðim geri deðil ileri adým atýlmasý ve toplumsal barýþma sürecinin kýsaltýlmasý. Cenazelere hep birlikte sahip çýkabilirsek, öldürülen insanlarý barýþ þehitleri olarak görebilirsek bütün dengeler deðiþir. PKK’nýn silah býrakmasý da, Kürt sorununun çözüm yoluna girmesi de kolaylaþýr. Böylesi bir tavýr deðiþikliði Türkiye Kürtleri kadar bölge dengelerini de etkileyecektir.
Ayrýca bu insanlar PKK þahinleri tarafýndan dahi öldürülmüþ olsa devleti yönetenlerin bunu dillendirmemesi, gerçeklerin çýkabildiði kadar ortaya çýkmasýný beklemesi, sürecin barýþýn çýkarlarýna hizmet edebilecek þekilde yönetilebilmesi için þarttýr. Fransa Cumhurbaþkaný’nýn bu insanlarla görüþmüþ olmasý da kendi baþýna bir vakadýr. Mutlaka iyi deðerlendirilmelidir. Ancak üstüne çok gidilmesi çözdüðünden fazla sorun yaratýr.