Salih Tuna’yý tebrik etmek lazým... Kamuoyu, olasý “Rus-Türk savaþý”ný müjdeleyen uzman kiþilerin aðzýna bakýp pozisyon almaya çalýþýrken, Salih Tuna, Yeni Þafak’taki köþesinde “Erdoðan’la Putin’e bu tuzaðý kim kurdu?” diye soruyordu.
Bu soru yüzünden, baþýna gelmedik kalmadý.
Bazý NATO’cu Ýslamcýlarýn ve Enverist’lerin saldýrýsýna uðradý.
Saldýrýlar, deðiþik dozlarda devam ediyor.
Rus uçaðýný düþürdüðümüz gün, özel bir televizyon kanalýnýn sabah kuþaðý programýnda konuktum.
Sýcaðý sýcaðýna þu yorumu yaptýðýmý hatýrlýyorum: “Çok sýkýntýlý bu durum. Ýnþallah baþýmýza bir hal gelmez.”
Program çýkýþý Erdem Þentürk’le karþýlaþtýk. “Ruslar açýklama yapmýþ. Taze bilgi abi...” dedi.
Ýlk açýklamayý Ruslar yaptý, evet... Hatýrladýðým kadarýyla, bize, nasýl bir tavýr takýnmamýz gerektiðini söyleyen ve kulvar açan bir açýklamaydý... “Bilmeden yaptýnýz, deðil mi?” demeye getiren, o kulvardan gitmemiz gerektiðini bildiren son derece “yapýcý” bir açýklama...
Niçin o kulvardan gitmediðimizi bilmiyorum.
Öðlenden sonra gazeteye gittim. Ben yoldayken Baþbakan Davutoðlu konuþmuþ.
Biraz da sert konuþmuþ... “Rus uçaðý hava sahamýzý ihlal etti, indirin talimatýný ben verdim. Angajman kurallarý bunu gerektiriyordu” filan demiþ.
Derken, Cumhurbaþkaný Erdoðan’ýn açýklamasý geldi. “Uçaðýn kime ait olduðunu bilmiyorduk. Rus uçaðý olduðunu bilseydik, düþürmezdik” mealinde bir açýklama.
Soru þu:
Ruslarýn gösterdiði istikamette gitmeyi tercih etseydik, “Evet, uçaðýnýzý yanlýþlýkla düþürdük, bir kaza oldu” deseydik (çünkü Cumhurbaþkaný Erdoðan’ýn yaptýðý açýklama buna zemin oluþturuyordu), o tatsýz gerilimi yaþar mýydýk, Ruslarla “savaþ noktasýna” gelir miydik?
Herhalde gelmezdik...
Baþbakan Davutoðlu’nun “Ýndirin talimatýný ben verdim” sözü o dönemde þunu düþündürtmüþtü: Demek ki hava sahamýzý ihlal eden uçaðýn Rus uçaðý olduðu “siyasiler” tarafýndan biliniyordu, durum Baþbakan’a bildirilmiþti, Baþbakan da “O halde indirin” talimatý vermiþti.
Böyle miydi?
Diyarbakýr uçaðýnda, Cumhurbaþkaný Erdoðan’a, “Ahmet Bey’in sözünü ettiði talimat, þifahi bir talimat mýydý?” diye sormuþtum. Heyetten arkadaþýmýz Avni Özgürel de, “Rus uçaðý olduðunu bilseydik, düþürmezdik” sözünü hatýrlatmýþtý.
Hayýr, þifahi bir talimat deðilmiþ. Angajman kurallarýný belirleyen talimat periyodik aralýklarla “yazýlý” olarak sýnýr birliklerine ulaþtýrýlýrmýþ.
Erdoðan, bu teknik detayý aktardýktan sonra, ortadaki spekülasyonlarýn yersiz ve yanlýþ olduðunu, o dönemde doðru bir tavýr alýnmýþ olduðunu söyledi. Hem Baþbakan’ýna, hem de “devletin kararýna” sahip çýktý. Çünkü devlet adamý sorumluluðu bunu gerektiriyordu.
Bugün geldiðimiz noktada (15 Temmuz rezil darbe giriþiminin önümüze serdiði bilgilere bakarak) þunu rahatlýkla söyleyebiliriz:
Sýnýr birliklerine komuta eden askerler ve iki pilotumuz (devlet her halükârda “eylemlerine” sahip çýkacaðý için) “inisiyatif” kullanmýþlar ve iki ülke arasýndaki iliþkileri sýkýntýya sokmak için Rus uçaðýný düþürmüþler. Yani bunu taammüden yapmýþlar...
O generallerin ve iki pilotun FETÖ soruþturmasý çerçevesinde tutuklu bulunduklarýný hatýrlayalým. Resim net olarak ortaya çýkacaktýr.
Evet, Rus uçaðýný FETÖ düþürmüþ.
Pilotlar da “indirin” talimatýný dönemin Baþbakanýndan deðil, Pensilvanya’da mukim “din adamý kýlýklý” Amerikan ajanýndan almýþlar!
- HAMÝÞ
Cumhurbaþkaný Erdoðan, Rus uçaðýnýn düþürülmesi konusunda önceki gün þu açýklamayý yaptý: “FETÖ’nün ülkelerimiz arasýndaki iliþkilere kastettiði net þekilde anlaþýlýyor.”