Geçen hafta Star, Sabah ve Yeni Þafak’ta okudunuz. 38 gazeteciye iliþkin akýl almaz bir suç duyurusu ve akýl almaz bir savcýlýk fezlekesi...
Cevap hakký doðdu, yazmak gerekti:
Yasa dýþý veya yasal kýlýfa sokulmaya çalýþýlmýþ telefon dinlemelerine iliþkin operasyonlarda tutuklanan bir polis þikayet etmiþ. Adý Kürþat Durmuþ. Ýstanbul Emniyet Müdürlüðü Terörle Mücadele Þubesi’nde emniyet amiri görevindeyken, yasadýþý dinlemelerde sorumluluðu bulunarak tutuklanmýþ.
Türkiye’yi ayaða kaldýran yasadýþý dinlemelere iliþkin haber ve yorumlara karþý suç duyurusunda bulunmuþ.
Selam/Tevhid Kudüs örgütü soruþturmasýnda da görevliymiþ, gazetecileri de bu soruþturmadaki hukuksuzluklarý, yasadýþý dinlemeleri yazdýklarý için ‘örgüt üyesi, destekçisi’ ilan etmiþ. Ancak birbiriyle sokakta dahi karþýlaþma ihtimali bulunmayan medya patronu, gazeteci, yazar, iþadamý ve akademisyenin hangi gerekçeyle bu kapsama alýndýðýna deðinmeyi unutmuþ!
Beni de, ‘81 ilden dinleme listeleri çýkarsa þaþýrmayýn’ baþlýklý yazým nedeniyle örgüte katmýþ.
Yazýda ne bir polisin, ne polis biriminin ne de baþka birinin ismi yok, dinlemelerdeki hukuksuzluklar ve ‘örgütsüz yapýlamayacaðý’ vurgusu var.
Ama önemli deðil, yine de þu büyük suçu iþlemiþim: “Örgüt içindeki hiyerarþik yapýya dahil olmamakla birlikte, örgüte bilerek ve isteyerek yardým etmek, örgüt üyeliði, gizliliðin ihlali (TCK 220/7, 228)”
Bu suçlamayý hatýrlýyorum. Ayný yazýdan dolayý birkaç ay önce ifade vermiþtim. Savcý ‘hangi sýfatla þikayetçi olarak dikkate alýndýklarýný’ belirtmediði için þikayetçi isimlerini google’dan arayarak polis olduklarýný ve ‘paralel’e yönelik operasyonlarda tutuklandýklarýný öðrenmiþtim. Bu 4 polisin dilekçeleri aynýydý...
Ýfademde, savcýya, “yazýmda isim, kurum belirtmedim. Her üstüne alýnan için beni ifadeye çaðýrýrsanýz iþimi yapamam. Bu da yýldýrma olarak deðerlendirilir” demiþtim.
Konu kapandý sanýyordum; meðer kapanmamýþ.
***
Kürþat Durmuþ’un dilekçesi de önceki suçlamalarla ‘paralel’...
Tek fark, ‘sureti haktan’ görünmek adýna, listeye ‘acemuþaklarý’ adlý twitter hesabýný da ‘þüpheliler’ listesine eklemiþ.
Oysa bu hesap zaten kendisinin görevli olduðu Selam/Tevhid Kudüs ordusu soruþturma dosyasýný internete sýzdýran, devleti yöneten hemen herkesi ‘Ýrancýlýkla’ suçlayan bir hesaptý!
Listede hükümete verip veriþtirmesiyle tanýnan isimler de eklenmiþ.
Ve ‘kamu davasý açýlmak üzere soruþturma baþlatýlmasý’ talebinde bulunmuþ!
Daha anlaþýlmaz olaný þu;
Hangi baþvurunun hangi savcýya gideceðine karar veren Baþsavcýlýk, çoðu ulusal gazetelerin muhabir, yazar ve yöneticisi olanlar hakkýndaki dosyayý ‘basýn suçlarý’na bakan savcýya deðil, suç duyurusunda‘twitter ve facebook hesaplarý geçtiði için’ biliþim suçlarýna bakan savcýya vermiþ!
Bu aþamada artýk gazeteci deðil, ne idüðü belirsiz twitter hesaplarýyla küfür, hakaret, örgüt, uyuþturucu, porno suçlarý iþleyenlerle ayný kategorideyiz!
Savcý daha ileri gitmiþ, emniyete talimat yazmýþ; “Gerekiyorsa þüphelilerin ev ya da iþ yerlerinde ve bilgisayarlar kütüklerinde mahkemeden alýnacak karar doðrultusunda arama yapýlmasý, kopya çýkartýlmasý, metin haline getirilmesi, gerektiði takdirde mahkemeden el koyma kararýnýn alýnmasý...”
Doðrudan ‘kumpas’la suçlanan yayýn kuruluþlarýnýn yöneticileri ‘davet ve rica’ ile ifadeye çaðrýlýrken; ‘ima’ yoluyla bile kendisiyle ilgisi bulunmayan bir yazýdan dolayý yapýlan þikayete “evini arayýn, bilgisayarlarýna el koyun” talimatý yazýlmasý ne anlama geliyor?
Buna bir izah beklemeli miyiz, bilmiyorum.
Talimat tarihi 15 Ocak.
Ne gelen oldu, ne “saçmaladýk, afedersiniz” diyen.
Eskiden olsa “kimse yazýþmalarý okumuyor, altýna imza atýp gönderiyor” derdim.
Bugün ne dememi beklersiniz?
Not: Bu yazýnýn muhataplarý Yeni Þafak Yayýn Yönetmeni Ýbrahim Karagül’ün konuyla ilgili yazýsýný bir daha okusun.