Ey anne-babalar, öðretmenler ve öðrenciler, bugün kaderiniz deðiþiyor, farkýnda mýsýnýz?

Hollanda 16.980.000

Þili 16.780.000

Küba 11.700.000

Belçika 11.500.000

Yunanistan 11.000.000

Portekiz 10.900.000

Macaristan 10.700.000

Avusturya 8.600.000

Bu ülkelerin ortak özelliði ne olabilir?

Türkiye’de bugün sabah okula gidecek öðrenci sayýsý (17.800.000),  bu ülkelerin tümünün nüfuslarýndan fazla.

Nasýl bir güç, nasýl bir sayý, nasýl bir büyüklük deðil mi ?

Bugün 17.800.000 öðrenci, 970.000 öðretmen yepyeni bir yolculuða çýkýyor birlikte.

***

19.09.2016 EÐER BU FIRSATI DEÐERLENDÝRÝRSEK….

Çocuklar, gençler, anneler, babalar, öðretmenler, yöneticiler, lütfen sözlerime dikkat kesilin.

Eðer fýrsatý deðerlendirirsek, doðru adýmlarý atarsak bugün Türkiye tarihinin deðiþmeye baþladýðý gün olacak.

Her yýl bu zamanlar okullar açýlýr, evet. Her yýl milyonlarca öðrenci ders baþý yapar, evet.

Peki bu yýlýn farký nedir?

-   Yýllarca eðitimi sömüren;

-   Kendilerine emanet edilen çocuklarýn aklýný ve vicdanýný kiralayan;

-   O çocuklara sorular, makamlar ve mevkiler vererek karþýlýðýnda onlarý kuklaya döndüren;

-   O kuklalar büyüyüp iyi makamlara geldiklerinde, onlarý kullanarak arkalarýndan gelenleri öðretmen, memur, müdür, müdür yardýmcýsý olarak atayan, bir zehirli ur gibi büyüyen;

-   Bu ülkede iyi bir yere gelmenin tek yolunun kendilerine tabî olmak olduðu hissini oluþturup zayýf insanlarý kendilerine mecbur, muhtaç býrakan;

-   Daha güçlülerine ise þantajla, hileyle, kasetle, tehditle boyun eðdiren;

-   Bütün bunlarý yaparken de dünyada sözümona Türk okullarý açarak, Türkçeyi yaygýnlaþtýrarak, inanç hassasiyeti, milli ve manevi deðerleri olan milyonlarca Türk insanýnýn gözünü boyayan bir hain çete, bir þebeke, FETÖ / PDY artýk tüm dünyanýn gözünün önünde deþifre oldu.

Türkiye’yi en hassas damarýndan yakaladýlar; EÐÝTÝMDEN.

Ýnsanlarý en zayýf noktalarýndan yakaladýlar, ÇOCUKLARININ GELECEÐÝNDEN.

Onlarýn okullarýna gitmeyen çocuklar baþarýlý olamazdý, her yýl sýnav þampiyonu çocuklarýn arkalarýnda onlarýn dersaneleri, kolejleri vardý. Çünkü hile ile, hurda ile bu düzeneði onlar hazýrlýyordu. Ne büyük ilüzyon!

ÝÞTE BU DEV TÝYATRO, BU HOLLYWOOD SENARYOSU BÝR GECE ANSIZIN ÇÖKÜVERDÝ…

Hem de kendilerince zafere en yakýn olduklarý anda. Yakýcý bir Temmuz akþamýnda…

***

Bunlarý zaten biliyordunuz, maksadým bir 15 Temmuz yazýsý yazmak da deðil zaten.

Ama iþte 15 Temmuz’un en önemli sonuçlarýndan birinin, eðitimdeki o karanlýk elin kesilmesinin dönüm noktasý yarýn.

HEYECANINIZI KAYBETMEYÝN, HEVESÝNÝZÝ KAYBETMEYÝN…

Ey bu ülkenin güzel çocuklarý, aydýnlýk yarýnlarý, gülen yüzleri.

Bundan sonra hiç kimse sizin geceler boyu çalýþarak, gözlerinizdeki feri tüketerek hazýrlandýðýnýz sýnavlarýn sorularýný birilerine veremeyecek.

Bundan sonra hak ettiðiniz her makam, mevki, okul, iþ sizindir, kimliðinize, kime baðlý olduðunuza bakýlmayacak.

Bundan sonra birileri torpille atanýrken siz atanýr mýyým endiþesi ile geceleri uykusuz kalmayacaksýnýz.

Ýnanýyorum ve güveniyorum; devletimiz paralel devlet memurlarýný, okul müdürlerini, öðretmenlerini, diðer terör örgütlerinin, PKK’nýn, DHKP-C’nin öðretmenlerini büyük ölçüde temizledi, kalanlarýný, gizlenenlerini temizlemeye de sonuna kadar devam edecek.

Onlardan boþalan her bir göreve, memuriyete bu ülkenin tertemiz gençleri atanacak.

KAYBIMIZ BÜYÜK

Evet, büyük bir kaybýmýz var, sadece eðitim alanýnda bile yaptýklarý 20 yýllýk çalýþmalarla adeta Türkiye’yi kanser etti bu örgüt.

Ýyi bir noktada deðiliz.

Ama bu temizlik, bu yeniden diriliþ ve bu varoluþ mücadelesi ile hep beraber yeniden baþlayabiliriz.

BUGÜN MÝLATTIR

Öðretmenler;

Hiçbir zaman olmadýðýnýz kadar heyecanla gidin bugün sýnýflarýnýza.

Öðrencilerinize Þehit Ömer Halisdemir’i anlatýn mesela, oðlunun elinden tutarak þehitliðe yürüyen Erol Olçok’u anlatýn.

Dünya görüþünüz ne olursa olsun, bu ülkenin birlik olup kurtardýðý geleceðinin bir parçasý yapýn öðrencilerinizi.

Onlara en baþtan baþlýyormuþ gibi heyecanla anlatýn derslerinizi.

Ülkemizin yeniden kalkýnma hamlesini sýnýflarýnýzda baþlatýn.

Öðrenciler;

Yüzünüzdeki bütün ümitsizliði silin. Türkiye, o sizin tatile çýkarken býraktýðýnýz Türkiye deðil artýk.

Siz tatile çýkarken vücudunda sinsi bir kanser bulunan, vücuda çokça yayýlmýþ bir hasta iken, bugün artýk tedavisine baþlanmýþ, üstelik olumlu sonuç alýnmýþ, kanser durdurulup öldürülmüþ ve hýzla eski saðlýklý günlere dönmeye baþlamýþ bir Türkiye var.

Geleceðe artýk daha da güvenle bakýn.

Sorunlar yok mu? ÇOK.

Ama artýk elimiz kolumuz baðlý deðil, çözebiliriz.

Birlik olursak, yepyeni bir baþlangýç yapabiliriz.

Ümitvar olmaktan baþka çaremiz yok.

Hayaller kurmaya bakýn.

Yaptýðýnýz iþi en iyi þekilde yapmaya, derslerinizi en iyi þekilde öðrenmeye bakýn.

Kimse için deðil, kendinize böylesi yakýþtýðý için.

Anne-babalar;

Çocuðunuzu yarýþmaya, sizi gururlandýrmaya çalýþmaya zorlamayýn. Onlar sizin reklam panonuz deðil.

“Okumaya ilk benim oðlum geçsin, en yüksek puanlarý benim kýzým alsýn” diyerek aslýnda onu deðil, kendinizi düþünmeyi býrakýn.

“Ýyi bir mühendis” yetiþtirmeyin yolu önce iyi bir insan yetiþtirmektir. Ýyi bir mühendis, iyi bir insanýn, mühendis olmasýyla oluþur.

Onlarýn baþarýlarýný kendinize, hatalarýný ve kabahatlerini okuluna, çevresine, arkadaþlarýna ve kendisine mal etmeyi býrakýn.

Çocuklarýnýza güveni, özgüveni aþýlayýn. “Sakýn düþme” demek yerine düþtüðünde yerden nasýl kalkacaðýný öðretin ve düþtüðü yerden kalkarken yanýnda olacaðýnýzý hissettirin.

Ona çok harçlýk vererek, en güzel kýyafetleri, ayakkabýlarý alarak görevinizi yaptýðýnýzý zannetmeyin. Eðer harçlýkla anne-baba olunsaydý en iyi anne-babalar ATM makineleri olurdu, unutmayýn.

ÝYÝ BÝR SENE VE AYAKLARI YERE SAÐLAM BASAN, GÜÇLÜ BÝR EÐÝTÝM DÝLÝYORUM.