Zinde kuvvetler kule dikme derdine düþtü, laikliði savunacak kimse kalmadý. Ýyi uykular Türkiye, sen uyurken irtica yavaþ yavaþ yükseliyor.
Piyasada soruþturmacý gazetecilere yer yok artýk, onun için gericiler gemi azýya aldý. Baksanýza bu yýl 23 Nisan resepsiyonu eþli yapýlmýþ ve baþörtülü hanýmlar da resepsiyona katýlmýþ.
Laik cumhuriyet buraya kadarmýþ.
Araþtýrmacý-soruþturmacý-incelemeci-yerinde görücü gazetecimiz-televizyoncumuz, göbeðini kaþýyan adama kýzan yazarýmýz hemen gazetelerine, televizyonlarýna dönsün ve Türkiye’yi bu felaketten döndürsün bence.
Onlar park açarken bunlar kadýnlarý kapatýyor. Açýk parkta kapalý kadýnlar cirit açacak bu gidiþle. Konya’daki hastanede olanlarý yazan kalemler susturuldu. O haber yalan çýktý ama olsun, laikliklikle mücadele edilirken haberin eðrisine doðrusuna bakýlmaz herhalde.
Geri gelsinler kardeþim, yalan-dolan habercilik yapsalar da dönsünler.
Yoksa kimsenin yapacaðý bir þey.
Patronun yandaþ olduðu yerde gazetecilik yapmak zor ama onlar laik cumhuriyet ve yýl sonu alýnacak prim uðruna bu kadar zorluða katlanýr herhalde.
Yayýn yönetmeni abi de ortada yok, “Meclis resepsiyonunda kaos ortamý yaratýldý” manþeti atacak gazeteci de kalmadý. Yerine gelenlerin yaratýcýlýðý ve mücadele azmi kýsýrlý maalesef. Habire kule manþeti atýyor bunlar.
Baþbakana, bakanlara “Karýn baþýný açsýn” diyebilen generaller ya cezaevinde ya da araziye uymuþ durumda.
Ne oluyor?
Bu tablonun yarattýðý tek gerçek, normalleþme oluyor.
Halkýn her tercihini aþaðýlayan, askerlerin önünde esas duruþa geçen kalemlerin yarattýðý gerilim ortamýnýn sona ermesi, toplumsal barýþýn saðlanmasýný saðladý, saðlamaya devam ediyor.
Kadýnlarýn çoðunluðunun baþýný örttüðü bir ülkede kadýnlarý yok sayma cüreti gösterenler, oturduklarý yerden hakaret savurmakla yetinmek zorunda.
Yýllardýr iktidar olan bir partinin mensuplarý, milli egemenlik bayramýnda egemenliði baþka merkezlere býrakmýþ olmanýn acýsýný yaþadý.
Cumhuriyet tarihinde olmadýðý kadar millete geçen bir egemenlik gerçeði var karþýmýzda.
Ancak burada durmak olmaz. Sadece muhafazakara deðil, Kürde, Aleviye, solcuya, tiyatrocuya da ayný açýlýmý yapmak gerekiyor.
Geçmiþ bayramýnýz kutlu olsun...
Asker-gazeteci temasý
28 Þubat’ýn Batý Çalýþma Grubu’nun üyelerinin gazetecilerle yaptýklarý temaslar kayýt altýna alýnmýþ. Darbe kültürünün bu kadar güçlü olduðu bir coðrafyada, kimse bir gün bu kayýtlarýn mahkemede delil olabileceðini aklýna bile getirmemiþtir.
Þimdi bu kayýtlar ortaya çýkacak ve yansýz, baðýmsýz, özgür, demokrat, gerçek gazetecilerin generallerle neler konuþtuðu ortaya saçýlacak.
Bence burnunuzu kapatýn, ortaya çýkacak koku Avrupa Birliði standartlarýna pek uymayabilir.
Avrupa çatýrdýyor
2. Dünya Savaþý sonrasýna benzer bir tablo içinde Avrupa. Her ülke siyasi liderlik ve vizyon eksikliðinden nasibini alýyor.
Fransa’da pazar günü yapýlan cumhurbaþkanlýðý seçiminin birinci turu, marjinal görüþlerin giderek Batýlý toplumlarda daha fazla taban kazandýðýnýn göstergesi.
Yabancýlara karþý tepkiyle oy toplayan Le Pen’in kýzý Marine Le Pen’in partisi yüzde 20 sýnýrýna geldi dayandý.
Komünist görüþleri savunan Jean-Luc Melenchon ise yüzde 10 topladý. Saðýn ve solun iki ucunun gücü Fransa’nýn üçte birini temsil eder hale geldi.
Almanya’nýn baskýsýyla sýký ekonomik tedbirler uygulamaya baþlayan diðer Avrupa ülkelerinde de geliþmenin benzer yolda olduðu, yabancý ve Müslüman düþmanlýðýnýn giderek yükseldiði gözlemleniyor.
Avrupa piyasalarýnýn haftaya rekor kayýplarla baþlamasý, ekonomik tablonun uzun yýllar bu þekilde devam edeceðinin bir iþareti.
Koca kýta hýzla kan kaybederken siyasi kadrolar tarihi bir çapsýzlýk örneði göstermeye devam ediyor.
Ýþsizlik oraný, özellikle genç iþsizlik oranýnýn Ýspanya’dan Yunanistan’a uzanan bölgede rekor seviyelere gelmiþ olmasý, ýrkçý ve nefret söylemine dayanan partilerin güçlenmesine zemin hazýrlýyor.
Avrupa bu haliyle 1980 öncesi Türkiye’yi anýmsatýyor açýkçasý.