Le Point dergisi son sayýsýný patolojik bir düþmanlýk üzerine kurdu. “Diktatör” kapaðýyla çýkan dergi, Cumhurbaþkaný Recep Tayyip Erdoðan’a ve Fransa’daki tüm Türk izlerine saldýran bir dosya yayýnladý. Artýk, bazý Batýlý yayýn organlarýnda Cumhurbaþkanýmýz aleyhine çýkan yazýlarý siyasetin deðil, týbbýn bir konusu olarak deðerlendirmek gerektiði kanýsýndayým, bunu da not düþeyim. Zira siyasi bir argüman deðil, “saplantýlý bir patoloji olarak Erdoðan karþýtlýðý” vakasý ile karþý karþýyayýz.
Le Point dergisi, son yýllarda tirajý düþüþ eðilimde olan merkez sað çizgisinde haftalýk bir dergi. Son sayýlarýnda Suudi Arabistan veliaht prensi Muhammed bin Selman’ýn kapaktan verildiði dosyalarýyla da dikkat çekti.
Veliaht Prens Muhammed’i Ýslam dünyasý için bir umut ve “reformatör” olarak sunuyor.
Derginin kurucusu olan ve 2016 yýlýnda vefat eden Claude Imbert’in karnesine bakýldýðý zaman ise bugünkü mide bulandýrýcý manþetler de daha anlaþýlýr oluyor.
Kendisini “Ýslamofobik” olarak tanýmlayan Claude Imbert, Müslüman ve göçmen karþýtý yazýlarý ve görüþleri ile dikkat çeken bir isimdi. Ýslam düþmaný yazý ve görüþleri nedeniyle mahkum olmuþ bir isim Imbert.
Ýslam dinine ve göçmenlere yönelik yaklaþýmlarýnýn yaný sýra ýrkçýlýk sýnýrýndaki yorumlarý ile bilinen Claude Imbert, Le Point’ýn hamurunu düþmanlýk mayasýyla yoðurdu.
Artemis Holding’e baðlý bir yayýn organý olan Le Point’ýn tirajý 300 bin civarýnda ve son yýllardaki grafikler incelendiði zaman düþüþe geçmiþ bir popülaritesi söz konusu.
Yayýn organlarýna Fransýz hükümetinin yaptýðý katký çerçevesinde her yýl Kültür ve Ýletiþim Bakanlýðý’ndan 4.5 milyon euroluk yardým alýyor.
Son sayýsýnda yaptýðý saygýsýz, hakaret dolu, saldýrgan yayýnýn ise Charlie Hebdo tarzý yayýncýlýktan hiçbir farký yok.
Charlie Hebdo’nun Ýslam dinine ve Müslümanlara yaptýðý saldýrýlar boyutunda bir Le Point yayýncýlýðý gözlemliyoruz Türkiye konusunda.
Charlie Hebdo de son sayýsýnda baþörtülü bir öðrenci önderi olan Meryem Pougetoux’yu maymun þeklinde çizme terbiyesizliði gösterdi.
Ayný mayanýn hamurlarý…
Seçimlere kadar devam edecek olan Türkiye karþýtý hamleler çerçevesinde Le Point benzeri saldýrýlar da artabilir.
Bu ýrkçý ve düþmanca saldýrýlar, nafile bir çabanýn halkalarý…
Ama kendimizi anlatmaktan, bu alçak ithamlarýn yersizliðini ortaya koymaktan da vazgeçmeyeceðiz. Günün sonunda kaybedecek olan düþmanlýk ve alçaklýk olacak…