FED tutanaklarý ‘faiz indirmeme’ bahanelerini yok etti!

FED tutanaklarýný dikkatli okuyanlar þunu net olarak görebilirler; FED’in tavrý beklendiði gibi sert olmayacak ve baþta iþsizlik olmak üzere mikro-makro ekonomik dinamikler düzelene kadar faiz artýþý YOK! 

Sevgili dostlar, bu tutanaklar aslýnda “FED faize yol verirse” bahanesi arkasýna saklananlarý da ortada býraktý. Tutanaklarý görmeden önce söylediðimiz “0,75’e varan bir marjda indirim olabilir” cümlesi þimdi daha da pekiþti. Evet, BÜTÜN ÞARTLAR müsait ve “2,50’yi kýrar kriz çýkar” dediðiniz kur da, daha önceki açýklamalarýmda yer verdiðim gibi “2,50’yi test etti ve oradan ciddi þekilde” satýldý...

Evet BEYLER! “YERÝM DAR” bahanesi artýk kalmadý... Ya elinizdeki kozlarý bu devlet, bu millet için oynayýn ya da “dar geldi” bahanesini býrakýp “biz yüksek faize inanýyoruz because...” açýklamasýný yapýn! Yol bitti, þimdi hamle sýrasý DEVLET, MÝLLET adýna bu faizi indirmekte! Hayýrlý olsun...

Önemli not: Bana göre doðru olan FED’e, X’e, Y’ye göre “kendi duruþunu belirlemek” deðil, kendi öz dinamikleri ile karar vermek ve uygulamaktýr. Bu yazýyý “verilen referanslara” inandýðým için deðil, ortaya konan bahanelerin bile artýk kalmadýðý göstermek için yazdým!

Baþkanlýk ve Yeni Türkiye doktrini-3

Bu yazýyý yazmadan hemen önce Sayýn Cumhurbaþkanýmýz himayelerinde gerçekleþen Cumhurbaþkanlýðý Sofrasý programýna katýldým ve Baþkanlýk konulu bu toplantýda akademisyenlerimizin konu hakkýndaki görüþlerini dinledim...

Sevgili dostlar, lafý çok uzatmayacaðým; bu ülkenin her kademe, makam ve mevkiden insanlarýnýn üzerinde BÝRLEÞTÝÐÝ-BÜTÜNLEÞTÝÐÝ tek bir fikir var: BU ÜLKEDE ÝSTÝKRAR ÞART VE BU ÝSTÝKRARIN DEVAMI ÝÇÝN LÝDERLÝK VE LÝDERÝN TAM YETKÝLÝ OLARAK ÜLKEYÝ YÖNETECEÐÝ SÝSTEMSEL REVÝZYON KAÇINILMAZ...

Aslýnda daha önce paylaþmýþtým, bizi sandýða götürecek ana motif de bu! MÝLLÝ ÝRADE SANDIKTA TEZAHÜR ETME YOLUNDAYKEN Türk vatandaþlarýnýn “ne konuda karar vereceði” AÇIK: YENÝ BÜYÜK GÜÇLÜ TÜRKÝYE, bu TÜRKÝYE’yi yönetecek BAÞKANLIK sistemi ve YENÝ ANAYASA...

Çýkarým 1: Cumhurbaþkanýný halkýn seçmesi “Cumhurbaþkanlýðý Makamý niteliðini” deðiþtirmiþtir ve Seçilmiþ Cumhurbaþkaný “parlamento tarafýndan üstünde uzlaþýlan Cumhurbaþkaný” modelinden çok farklýdýr.

Çýkarým 2: Siyasal Yönetim Sistemleri “yazýlý metinler ve teamüller” üzerine oturur. Kuralla yazýlý olabileceði gibi zamanla ortaya çýkan yazýya dökülmemiþ kurallar yani teamüller olabilir... Halkýn % 50+1 oy veya üstünde oylarla seçtiði Cumhurbaþkaný, Türkiye’ye yeni teamüller kazandýracak yolu açabilir. Anayasal düzenleme veya yazýlý metine aktarým “sistemsel sorunlar” yüzünden gecikiyorsa SEÇÝLMÝÞ LÝDER yolu açma ve atacaðý adýmlarla yeni teamüller belirlenmesi yoluna gidebilir. 

Çýkarým 3: SEÇÝLMÝÞ CUMHURBAÞKANI siyasi mekanizmalarýn deðil DEVLET’in BAÞINDAKÝ isimdir. Hükümet ve Devlet kavramlarý arasýndaki fark iyi analiz edilmelidir.

Sonuç: Türkiye, ekonomisinden üretim dinamiklerine, sosyolojisinden toplumsal uzlaþmalara kadar “makro-mikro” her alanda kendini “en noktasýna” taþýyacak BAÞKANLIK sistemine geçme yolunda önemli adýmlar atmaya baþladý... Çocuklarýmýzýn YERLEÞÝK DÜZEN’e karþý dik durabilmeleri ve bu topraklarýn gerçek sahiplerinin bu ülkeyi yönetebilmesi için atýlacak tek adým; LÝDERLÝK odaklý BAÞKANLIK SÝSTEMÝ... 2023 yýlýna BAÞKANLIK SÝSTEMÝNE GEÇMÝÞ, YENÝ BÝR ANAYASA YAPMIÞ ve DOKTRÝNASYON sürecinin tamamlamýþ bir Türkiye ile yol alalým...

Sonuç: Bu seçimde X, Z...vs...vs... için deðil SÝSTEMÝN BÜTÜNÜNÜ bir týk yukarý itip EN NOKTASI’na taþýmak için sandýklara gideceðiz... HAYIRLI OLSUN...