Baharla beraber sinema festivallerinin dönemi baþladý. Son hýzla devam eden Adana Film Festivali bitmeden, Antalya Film Festivali baþladý. Hemen onun ardýndan ise Malatya, Boðaziçi ve Eskiþehir film festivalleri var...
Türkiye’de sinema festivali dönemi çok kýsa. Eylül, Ekim, Kasým aylarýna sýkýþan 10’larca büyüklü küçüklü festival var. Böyle bir sýkýþýklýktan ve karmaþadan da iyi bir þey çýkmasý çok zor.Bu problem sadece festival organizatörlerinin sebep olduðu bir durum deðil tabii. Sinema endüstrisinin kendisi birçok çarpýklýk barýndýrýyor, bu çarpýklýklar da festivalleri ister istemez vuruyor. Mesela dizi sektörünün yoðunluðu ve bu yüzden sinema filmlerinin ancak dizilerin tatile girdiði dönemlerde çekilebilmesi, yönetmen, oyuncu yetiþtirecek sürekliliðe sahip bir üretim devamlýlýðýnýn olmamasý vs. Bütün bu sýkýntýlarýn içinde festival dünyamýzdan ne çýkar? Adana Film Festivali ile baþlayalým...
Antalya’nýn Ulusal yarýþmayý kaldýrmasý ile Adana Film Festivali’nin sinemamýz adýna önemi bir kat daha arttý. Sanat filmlerinin kendini gösterebileceði en önemli iki festivalden biri haline geldi. Türk sinemasý parçalanmýþ bir sinemadýr. Halkla buluþan giþe sinemasý ve festival veya sanat sinemasý diyebileceðimiz yapý. Giþe filmleri çok önemlidir çünkü sinemanýn ayakta kalmasý için gereken izleyici bu filmlere ilgi gösteriyor. Buradaki dert giþe filmlerinin kalitesizliðidir. Bu kalitesizlik kaçýrmaktadýr. Sinemamýzýn zorlama bile olsa gülen yüzü sanat filmleridir. Nuri Bilge Ceylan, Zeki Demirkubuz, Yeþim Ustaoðlu, Derviþ Zaim, Semih Kaplanoðlu gibi yönetmenlerimiz çektikleri filmler ile dünya festivallerinden aldýklarý ödüllerle hem ülkemizi dünya arenasýnda bir üst sýnýfa taþýr hem de Türk sinemasýnýn varlýk iddiasýný kuvvetlendirir. Bu yönetmenlerin hepsi de Adana, Antalya, Ýstanbul gibi festivallerdeki baþarýlarýyla adlarýndan söz ettirmiþlerdir. Yani festivallerimiz sinemamýzýn elit yönetmenlerinin ortaya çýkmasýnda çok önemli rol oynuyor. Ancak bu yýl önde gelen yönetmenlerimizin hiç birinin filmi yoktu Adana’da. Þimdi diyeceksiniz ki yarýþma filmlerinden Mahmut Fazýl Coþkun’un Anons filmi Venedik’te En Ýyi Akdeniz Filmi Ödülü’nü aldý. Tabii ki, zaten 15 film içinde bence en iyi film Anons. Ama bir Anons ile koskoca festivalin kalite içeriðini doldurabilir miyiz? Festivalde bu yýl daha içine kapanýk filmler seyrettiðimizi söylemeliyim. Adana üstüne düþeni yapmýþtýr. Ýnþallah bu þekilde devam eder ve geri adým atmaz. Çünkü Türk sinemasýnýn her zamankinden daha fazla Adana’ya ihtiyacý var...
Antalya Film Festivali Ulusal Yarýþma’yý kaldýrmasýnýn yarattýðý tartýþmalarýn gölgesinde devam ediyor. Ulusal Yarýþma olmadan festival yapmanýn etkilerini þimdiden görmeye baþladýk. Mesela yarýþma filmlerinin içinde iki tane Türk filmi var. Mustafa Karadeniz’in Çýnar ve Sefa Öztürk Çolak’ýn Güven filmleri. Bu iki yönetmenin de ilk sinema filmi.Peki ilk sinema filmlerini çeken bu iki Türk yönetmen hangi filmlerle yarýþacaklar? Çoðu Cannes’dan Venedik’ten ödüller almýþ bu filmlerin karþýsýna ilk filmlerini çeken iki yönetmeni çýkarmanýn amacý nedir acaba? 2017 Antalya Film Forumu Work in Progress Platformu ödülünü alan Sefa Öztürk Çolak’ýn senarist ve yönetmeni olduðu Güven filmi Türk sinemasýnýn deðil de Antalya Film Forumu’nun bir meydan okumasý olmasýn? Ýlk kurulduðu dönemki adýyla Filmmarket, Türk sinemasý için çok önemli bir organizasyon ama Antalya Film Festivali’nin misyonu sadece Film Forum olamaz. Film Forum her zaman olmalý ve yatýrýmlarý artmalý. Dünya genelindeki festivallerdeki filmlerin gösterimi Türk izleyicisi için çok önemli ve pozitif bir strateji. Eric Roberts ve Kristanna Loken gibi Hollywood starlarýnýn gelmesi de doðru bir strateji. Sinema “Entertainment” sektörünün en güçlü türüdür. Bu klasmanda yer almak da ancak Cladio Cardinale, Christopher Walken, Juliette Lewis, Jean Claude Van Damme gibi isimlerle saðlanýr.
"Antalya Film Forum Türk sinemasý için çok önemli. Ama Uluslararasý Antalya Film Festivali’nin misyonu sadece film forum olamaz."
9-15 Kasým 2018 tarihleri arasýnda düzenlenecek 8. Malatya Uluslararasý Film Festivali’nde bu yýl yarýþacak filmler daha açýklanmadý. Ama uluslararasý yarýþma filmlerinin jüri baþkaný Nuri Bilge Ceylan olacak. Festivalin geçen yýl hayata geçirmeye baþladýðý Malatya Film Platformu’nun Türk sinemasý için gereken katkýyý sunacaðýna inanýyorum.
Bu festivaller dýþýnda Eylül ayýnda yapýlan Bodrum Türk Filmleri Haftasý, Kýzkalesi Film Festivali, 15. Geleceðin Sinemasý Yarýþmasý gibi etkinlikler bulunduklarý þehirlerin halkýyla sinemamýzýn etkileþmesini saðlýyor ve sinemamýza katký veriyorlar. Kýsacasý kendi içinde tezatlarla dolu bir sinema sektörünün kaynak olduðu festival dünyamýzda birçok yolunda gitmeyen þey olsa da sinema sevdalýlarýnýn emekleri sayesinde iyi þeyler oluyor. Bize de düþen gördüðümüz iyileri ve kötüleri bu sayfalara not etmek.