FETÖ 16 Nisan’a kadar boþ durmayacak

Ýstanbul Cumhuriyet Baþsavcýlýðý tarafýndan hazýrlanan ana iddianamede, FETÖ'nün 800 kripto askeri, darbe giriþiminden uzak tuttuðunun belirlendiði iddia edildi. Bunlardan 500'ünün ise 15 Temmuz’da baþarýsýz olunmasý durumunda, ikinci bir darbe giriþiminde kullanýlmak üzere uyuyan hücreler olarak bekletildikleri tespitine yer verildi.

Dünkü Sabah gazetesinde Mahmut Övür, "FETÖ'nün gezici istihbarat ajanlarý" baþlýklý yazýsýnda çok ilginç bilgiler verdi:

“Bünyesinde 30 araç olan bir þirketten söz ediliyor. Araçlarda kameralar ve dinleme cihazlarý var. Araçlardaki bu sistemle plakalarý tanýmlayýp kimin, ne zaman nereye gittiði ve hangi aracý kullandýðý saptanýyor.
Bu sistem emniyetten MOBESE sistemine baðlandýðýnda çok önemli ve gizli bilgilere ulaþýlabilir. Þirket bu bilgileri þantaj ve hatta suikast için bile kullanabilir. Þirketin ortaklarýna bakýldýðýnda birçoðunun FETÖ'den ihraç olmuþ emniyet müdürleri olduðu görülmekte."

FETÖ’nün en korktuðu þey, 16 Nisan’daki referandumda ‘evet’ çýkmasýdýr. Bu ‘evet’in kendilerine son darbeyi indireceðini biliyorlar.

16 Nisan korkusu FETÖ gibi PKK’da da var. Kuzey Suriye’de Türk Silahlý Kuvvetleri'nin baþarýsý ile birlikte gelecek ‘evet’, onlarýn da uykularýný kaçýrýyor.

FETÖ için þunu söyleyebiliriz. Bu örgütün elebaþý F. Gülen, çocukluðundan itibaren Allah tarafýndan seçildiðine inanmaktadýr. Etrafýndakiler de onun kurtarýcý olduðuna, “beklenen Salih Zat” olduðuna iman ediyorlar. Öylesine ki, bunu F. Gülen’e tapýnma noktasýna kadar taþýmýþlar. F. Gülen’in dinin özü ile oynamasýný, kendine göre bir din icat etmesini, helalleri harama, haramlarý helale çevirmesini sorgulamýyorlar bile. Soru hýrsýzlýklarý, emniyetçi-savcý-hâkim üçlüsüyle telefon dinlemeleri, kayýt, bunlarla herkese þantaj yapmak, F. Gülen’e kurtarýcý olarak iman edenler için hep meþru þeyler. 15 Temmuz hain darbe teþebbüsü, 248 þehit, iki binden fazla gazi onlarý ýrgalamýyor. Çok sýkýþtýrýrsanýz, Fehmi Koru gibi, F. Gülen’i ayrý tutup “kötü niyetliler”i suçluyorlar. Yani darbeci hainler, F. Gülen’den habersiz hareket etmiþler. Fakat “þu ilahiyatçý doçent Adil Öksüz’ün hem darbenin karargâhýnda hem de F. Gülen’in odasýnda özel misafiri olarak görüntüleri var, buna ne diyorsunuz?” diye sorduðunuzda cevap alamýyorsunuz. Mesela bu kadar sýkýþtýrmaya raðmen F. Gülen de Adil Öksüz için tek bir açýklama yapmýyor.

Sadece Gülen’in “ben seçilmiþ kurtarýcýyým, benim yanlýþ yapmam, geri adým atmam söz konusu olamaz” inadýndan dolayý deðil, Batý'nýn F. Gülen kartý halen oyunun içinde olduðundan dolayý da 16 Nisan’a kadar istim üzerinde olacaðýz. FETÖ’ye yükledikleri görevler henüz bitmiþ deðil. 

Þu anda: FETÖ, PKK, DEAÞ terör örgütleri Batý’nýn hesaplarý için Türkiye aleyhine kullanýlýyor.

FETÖ’nün elindeki elma þekeri üzerinde, hala “diyalog, hoþgörü, iyilik, yardýmlaþma” yazýyor. Türkiye’de bu laflar için aðýzlarýný bile açamazlar. Ama yurt dýþýnda hala bu laflarla Türkiye aleyhine onursuzca lobicilik yapýyorlar.

PKK’nýn elindeki elma þekerinin üzerinde, hala “Kürt halký için, Büyük Kürdistan için” yazýyor. Batý’nýn ittirmesiyle Türkiye’den toprak koparacaklarýný sandýlar; hendeklerde, çukurlarda periþan oldular. Kürt vatandaþlarýmýzý da o bölgelerde periþan ettiler.

DEAÞ’ýn da Obama ve H. Clinton tarafýndan kurulduðunu bizzat Baþkan Trump söylemiþti.

Þer cephesi pes etmeyecek, biz de Çanakkale ruhunu diri tutacaðýz…

***

Nagehan Alçý ve Cem Küçük'e yönelik saldýrýlarý kýnýyor, arkadaþlara geçmiþ olsun diyorum.