FETÖ neyin panzehiri?

Biz bir gerçeði geç fark ettik.

Daha doðrusu küresel ölçekli bir tehdidi...

FETÖ’nün küresel ölçekteki bu tehdidin içerdeki ayaðý olduðunu geç fark etmemizin bedeli de çok aðýr oldu.

Geç fark ettiðimiz gerçek þu: F.Gülen denilen deccal, sonradan deðil en baþýndan itibaren devþirilmiþti.

FETÖ, küresel efendiler tarafýndan en baþýndan itibaren kurgulanmýþ bir taþeron örgüttü.

Bu örgütün elbette taraftar toplamak ve devlete sýzmak için farklý devrelerde baþvurduðu yöntemler farklý olmak zorundaydý.

“Dini görünümlü” olmasý gerekiyordu.

Bu durum hem dinin deformasyonu, hem de kitleleþmek için olmazsa olmaz bir öneme sahipti.

F.G. denilen deccal, bir projeydi.

Örgütü adým adým büyütüldü.

Ýçerde devasa ekonomik, kültürel, siyasi ve sosyal bir güce dönüþtürüldü.

Dýþarýda ise küresel boyutlarda bir nüfuza kavuþturuldu.

Dünyanýn her bir yerinde efendilerine baþka türlü hizmetler sunmak için tasarýmlanmýþ bu örgüt; hem Müslümanlarý emre amade bir topluluða dönüþtürmeyi, hem de dinin özünü boþaltarak küresel sistemin emrinde yeni bir din oluþturmayý amaçlýyordu.

“Hizmet hareketi” deyimi aslýnda tam da bunu ifade ediyordu.

Lakin biz bu gerçeði iþ iþten geçmek üzereyken anladýk.

Bizim geç anlamamýz bazý yýkýmlarý beraberinde getirmedi deðil.

Bunun siyasi eleþtirisini iyi niyetle yapanlara karþý boynumuz kýldan ince.

Ancak herkes þu hakký teslim etmeli ki; bu örgütün gerçek amacý fark edildikten sonra Erdoðan liderliðinde giriþilen mücadele, devleti ve ülkeyi bir iþgal sürecinden kurtarmýþtýr.

Ne yazýk ki bu çetin mücadele süreçlerinde daha önce “F tipi tehdit”e dikkat çekenler saf deðiþtirmiþ ve Erdoðan’a karþý kendilerini FETÖ’nün yanýnda konumlandýrmaktan kaçýnmamýþlardýr.

Bu açýkça þu anlama geliyor: Demek ki içerdeki ihanet sadece FETÖ’den ibaret deðil.

Bir baþka deyiþle, FETÖ’nün iplerini elinde tutan “üst aklýn” içeride baþka kýlýklarda taþeronlarý var.

Zahiren birbirinin amansýz hasmý gibi görünen “üst aklýn aparatlarý“ Erdoðan düþmanlýðýnda bir cephede buluþturulmuþ bulunuyorlar.

O yüzden “Birlikte iyi salladýk!” diyenlere dikkat edilmeli.

Ýslâmcý ve liberal mahallelerde de mebzul miktarda bu anlayýþýn uzantýlarý yok deðil.

Þuna hiç kuþku duymuyorum kendi adýma: “Üst aklýn” içerdeki tüm aparatlarýyla hedef aldýðý Erdoðan liderliði tasfiye edilemezse yönelecekleri hedef AK Parti’yi deðiþtirip dönüþtürmek olacaktýr.

AK Parti’nin içine yönelik hamleler kýlýk deðiþtirerek devam edecektir.

Bu tehdidin hasýmlardan gelmeyeceðini söylemeye gerek yok.

“Üst aklýn” Erdoðan hasýmlarý olarak konumlandýrýlmýþ unsurlarý Erdoðan liderliðini tasfiye etmek için uðraþýrlarken hýsým olarak bilinen unsurlarý da bir yandan AK Parti’nin istikametini bozmaya, bir yandan da Erdoðan’ý rafine yöntemlerle itibarsýzlaþtýrma yoluna gideceklerdir.

Tabii bütün bunlarý doðrudan Erdoðan karþýtlýðý üzerinden deðil, Erdoðan savunusu üzerinden yapacaklardýr.

AK Parti’in kendi baþýna býrakýlacaðýný düþünenler varsa yanýlýyorlar elbet.

Cumhurbaþkaný’mýzýn bu gerçeðin farkýnda olmasý AK Parti’nin istikameti ve selameti açýsýndan büyük bir imkan.

Lakin topyekûn hepimizin içimize salýnmak istenen hamleler ve zihnimize zerkedilmek istenen mülahazalar konusunda sürekli teyakkuz halinde olmamýz gerekiyor.

15 Temmuz deneyiminden sonra hâlâ FETÖ’ye, daha doðrusu FETÖ’nün geçmiþ evrelerine dair bir biçimde olumlayýcý yaklaþýmlar geliþtirmek kanýmca çok tehlikeli bir zihni dönüþüme sebebiyet verir.

Geçmiþte bu hareketin dini bir hizmet hareketi olduðunu, ülkenin demokratikleþme sürecine katký saðladýðý ama sonradan devþirilerek yanlýþ bir mecraya sürüklendiði tarzýnda mülahazalar hangi niyetle yapýlýrsa yapýlsýn yanlýþ ve tehlikelidir.

Hele hele kanlý 15 Temmuz ve sonrasýndaki aleni gerçeklikten sonra bu taþeron örgütün geçmiþine yönelik olumlayýcý laflar etmek objektiflik deðil bir baþka þeydir.

Kimse kusura bakmasýn, FETÖ’yü geldiðimiz bu noktada hâlâ “Darbeci Kemalistler marifetiyle enfekte olmuþ orduya karþý bir panzehir arayýþý” þeklinde tanýmlamak zinhar kabul edilemez.

Milletin ordusunu enfekte eden malum darbeci güruha karþý söylenecek her söz az kalýr.

Lakin o mücrimler üzerinden FETÖ’yü “panzehir arayýþýnýn sonucu” gibi gösterme gereðinin niye duyulduðunu anlamak mümkün deðil.

Bu sözlerin sahibesini tanýmýyor olsam iyi niyetinden kuþku duyacaðým.

Fakat iyi niyetin de bir sýnýrý olduðu unutulmamalý.

FETÖ bugünüyle neyse, dünüyle de odur.

FETÖ’nün dününe dair olumlayýcý/arkalayýcý laflar etmek hangi akla hizmettir? diye sorulur elbet.