Galatasaray - Fenerbahçe maçýnda, tribüne asýlan dev Rocky pankartýyla, FETÖ’nün ‘ayaða kalkýn’ mesajý iliþkilendiriliyor.. Kamuoyunda bu mesele yüksek sesle dillendirilince Baþbakan da devreye girdi.. Gençlik ve Spor Bakaný Osman Aþkýn Bak, Baþbakan'ýn talimatýyla söz konusu koreografiyle ilgili iki baþmüfettiþ görevlendirdi. Þimdi meselenin masum bir tribün gösterisi mi olduðu yoksa örgüt talimatýyla mý yapýldýðý ortaya çýkacak.. Pek çok meslektaþýmýn, henüz tahkikat tamamlanmadan yaptýðý yorumlarý dikkatle okudum… Haklý olduklarý taraflar var.. Fakat açýk söylemek gerekirse ben bu subliminal mesaj meselesine çok da ikna olmuþ deðilim.. Daha da ileri giderek arz edeyim ki, bunun gibi iki/üç saçma hikayeyi de FETÖ’ye baðladýðýmýz gün, bu soruþturmalarda kepengi kapattýk demektir.. Murad edilen neticenin ne olduðuna dair ikna edici argümaný olan varsa, dinlemeye hazýrým.. Yani bu gösteri sonunda, ne olmuþ?.. Kitleler harekete mi geçmiþ?.. Bu maçý izleyip de, büyülenmiþ gibi ayaða kalkan adamlar mý olmuþ?.. Bakýn bazý tipler var. Kirlenmiþ külotlarla, sümüklü mendillerle falan soruþturmalara en az bir sene kaybettirdiler.. Yargý, o terli atletlerin peþinde koþarken örgütün silahlý kanadý kameralar önünde büyükelçi öldürüyordu.. Bence aklýmýzý baþýmýza alýp biraz daha ciddiyetle yaklaþýrsak FETÖ meselesine, daha yapýcý neticeler elde ederiz.. Ýþimize bakalým..
O zaman neden itiraz ediyorsunuz?
CHP’li Barýþ Yarkadaþ, Melih Gökçek için, FETÖ’nün finans ayaðýna dönük soruþturmalarda isminin çýktýðý, bu nedenle istifaya zorlandýðýný yazdý.. Ýyi o halde, neden istifa etmemesi için insan üstü çaba sarf ettiniz o vakit?.. Eðer dediðiniz gibi terör örgütünün finansmaný gibi aðýr bir suça bulaþtýysa, süratle istifa etmesi, o görevden ayrýlmasý gerekmez mi?.
CHP ne kutlamasý yapacaksa!
Melih Gökçek’in istifa edeceðini duyurduðu saatlerde Çankaya Belediyesi resmi twitter hesabýndan, ‘kutlamalarda havai fiþek kullanmayýn..” diye zekâ (!) ürünü bir espri yapýldý.. Yapýlan esprinin amaca hizmet ettiði anlaþýlýnca süratle silindi sistemden.. Anlamadýðým þu.. Hileli 1946 seçimlerinden bu yana bir kez olsun sandýktan tek baþýna iktidar çýkaramamýþ olan CHP, ne anlar kutlamadan..
Anahtar parti BBP
BBP Kurultayýný yaptý, Genel Baþkan Mustafa Destici gücünü tahkim ederek yeniden yetki aldý partisinden.. Açýk söylemek gerekirse Destici, özellikle Muhsin Yazýcýoðlu gibi bir ismin ardýndan çok zor bir iþ baþardý.. Hem partiyi ayakta tutup hem de Kerkük, Gazze, Doðu Türkistan, Bosna gibi zor konular için politikalar üretmek kolay deðil.. Elbette en zor dönemeçlerde partiyi kapatýp, baþta AK Parti olmak üzere baþka partilere eklemlenebilir ve konforlu bir siyaset izleyebilirdi Destici.. Ama zor olaný seçti.. Mesela, 16 Nisan’da referandum sürecinde aktif olarak sahaya çýkýp, illerde vatandaþlarla, STK’larla bir araya geldi, neden ‘evet’ denmesi gerektiðini anlattý.. Referandumun neticesinde de Cumhurbaþkaný, Huber’deki konuþmasýnda BBP’ye ve bizzat Destici’ye teþekkür etti.. Þimdi de yeni ve dinamik bir süreç için kollarýn sývandýðýný anlýyoruz.. Önümüzdeki süreçte de öyle anlaþýlýyor ki, Destici adýný sýklýkla duyacaðýz..
Asýl þuursuzluk bizde
Çelik demiþ ki; “Ben tarlada ya da postanede çalýþan biri deðilim.. Bakkal deðilim, tostun arasýna sosis koyan adam deðilim.. Beni Allah, üstün bir kabiliyetle donatmýþ.…” Çelik’e kýzmayýn.. O açýk açýk söylemiþ.. Yoksa bir þuursuz tayfasý var. Zihin dünyalarý böyle zaten.. Ama asýl þuursuzluk, bu kendini bir halt zanneden takýma prim veren bizde.. Selam olsun tostun arasýna sosis koyanlara..