Akıl almaz bir icra kararı geldi dün bir meslektaşımıza.. Gazeteci Aslan Değirmenci, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ağza alınmayacak sözlerle saldıran bir bürokratı deşifre ettiği haberi nedeniyle adli para cezasına çarptırılmıştı. Hatırlatayım isterim.. Yapılan tezviratların aksine Erdoğan’a küfretmek ise ‘suç’ sayılmadı.. Cumhurbaşkanına hakaret suçunu deşifre etmek suç sayıldı mahkeme tarafından.. Fakat skandal bu değil.. Aslan Değirmenci hakkında kalem kıran hakim FETÖ’cüydü.. Ve şimdi, diğer FETÖ’cüler gibi içeride cezasını çekiyor.. Peki ya buz gibi FETÖ tertibi olan bu hikayeye konu kararı nasıl oluyor da uygulanıyor?.. Skandal.. Tam Aslan Değirmenci’ye gelen icra kararına yoğunlaşmıştım ki, Yargıtay hukuk dairesinden bir skandal karar daha çıktı karşıma.. Ahmet Şimşek Koleji’nin sahibi Ahmet Şimşek ile Sümerbank’ın eski sahibi Hayyam Garipoğlu arasındaki dava Yargıtay'da karara bağlandı.. Çok karışık bir alacak-verecek davası.. Detayına girmeyeceğim.. Sümerbank’a el konulduğu dönemde, kredisine teminat gösterdiği 84 taşınmazını kaptıran Ahmet Şimşek, bunların tamamına yakınını geri almıştı hukuk yoluyla.. Ancak içinde bir de ilkokulun bulunduğu 2 mülkü mahkemelikti.. Ve FETÖ, Türkiye’deki pek çok okul gibi, Ahmet Şimşek Koleji’ni de ele geçirmeye çalışıyordu. Ahmet Şimşek buna razı gelmeyince okulu satın almak için kapısına gelenler üstü örtülü biçimde tehdit etmişlerdi. Buna pişman olacağını söylüyorlardı.. Dedikleri gibi de oldu.. Şu anda tamamı FETÖ’den tutuklu olan hakimlerce aleyhine karar verildi.. Kendisine ait iki bina, göz göre göre gitmişti.. Yargıtay hukuk dairesinde son kez savunma yapmak için hakim önüne çıkan Ahmet Şimşek, ‘Ama FETÖ..’ diyecek oldu.. Hakim ‘Bana FETÖ’den bahsetmeyin, başka bir savunmanız varsa onu dinleyelim..’ diyerek konuyu kapattırdı.. Sonuçta FETÖ’cü yargıçlarca kalemi kırılan işadamı bu kararın sonuçlarına katlanmak zorunda kaldı.. İki spesifik örnek üzerinden durumu özetlemeye çalıştım. Oysa Anadolu’da binlerce başka mağduriyet hikayesi var. Ne olacak bu işler?.. Ergenekon, Balyoz vesairede alınan kararlar ‘yok hükmünde’ sayıldı da, diğer FETÖ mahkemelerinin kararları ne olacak?..
Kediye attığı tekmeyle bütün bir memleketin nefretini öfkesini çeken bir asker vardı biliyorsunuz.. Taner Hepşen.. Erzincan'da orduevi nizamiyesindeki o skandal görüntüleri izlerken yüreğimiz burkulmuştu.. Olayın yaşandığı gün TRT Kent Radyo’daki programında Didem Dede; “Bunu sadece hayvana şiddet olarak görmeyin. Bugün bir kediye eziyet eden kişinin ciddi bir öfke problemi olmalı.. Yarın aynını bir insana da yapacak demektir” demişti.. Çok değil iki hafta sonra dediği çıktı.. O yaratık, yol kontrolü yapan bir polisin bileğini kırmış.. Şimdi cezaevindeymiş.. Hayvanlara şiddet uygulayan birini görürseniz bu gözle değerlendirin.. Haa bir de, siz o sokak kedisinin, sahibi yok mu zannettiniz?..
Ankara'daki Birleşik Arap Emirlikleri Büyükelçiliği'nin bulunduğu sokağın ismi Fahreddin Paşa Sokağı olarak değiştirilmiş. Gazeteci dostum Sefer Darıcı uyarıyor; başta PTT olmak üzere tüm kargo şirketleri, adres olarak ‘Fahreddin Paşa Sokağı’ yazmayan gönderileri, ‘adres bulunamadı’ diyerek iade etsin.. Zekice..
