FETÖ’nün yargı timleri işbaşında mı?

15 Temmuz ihanetinden birkaç ay sonraydı. Bir yargı mensubu ile konuşurken, ona, FETÖ mensuplarının ikiyüzlü, sinsi, Pensilvanya’dan gelen talimatlarla her türlü ihaneti yapabilecek karaktersizlikte olduklarını söyleyince, hayret dolu bakışlarım altında şunu anlattı: 

“Şüpheli adliyeye getiriliyor. Kasten adam yaralamış ve silahı ile yakalanmış. Serbest bırakılıyor ve elini kolunu sallayarak çekip gidiyor. Yasalara göre bu mümkün değil. Daha FETÖ denmediği günlerde yani Paralel Devlet Yapılanması ile mücadele edildiği dönemde bu isimden şüphelerimiz vardı. Daha sonra FETÖ üyeliğinden atıldı. 

“Neden göz göre yasaları çiğniyorlar?” diye sorunca, “gayeleri toplumda adalete olan güveni sarsmak, yargı ve hükümet aleyhinde olumsuz algı oluşturarak infial meydana getirmek” dedi. 

3-4 gün önce peş peşe iki olayla ilgili yargı kararları toplumu çileden çıkardı. 

Pendik’te parkta oynayan çocuklara "sessiz olun" diyerek ateş açan ve 7 yaşındaki bir çocuğu sırtından yaralayan şüpheli, önce serbest bırakıldı, sonrasında tekrar gözaltına alınarak çıkarıldığı mahkemece  tutuklandı. 

Olayın şahitleri var. Şüpheli yaptığını inkâr etmiyor. Rastgele ateşle çocuk sırtından vurulmuş, ölebilirdi de… Tam da sözünü ettiğim yargı mensubunun dediği gibi toplum infial halinde. 

Adalet Bakanı Abdulhamit Gül,  dün olayın adli sürecinde ihmal olup olmadığının belirlenmesi amacıyla müfettiş görevlendirdi. 

İkinci olay, Ankara'nın Kahramankazan İlçesi'nde 25 Ağustos'ta meydana geldi. Fatih E., boşanma aşamasında olduğu eşi Sevim E.'ye sığındığı annesinin evinde saldırdı. Karısını bıçaklayıp, annelerini kurtarmaya çalışan kızlarını da darp etti. Kanlar içinde kalan karısını balkondan aşağıya fırlattı. Yerde yatan karısının üzerine saksı fırlattı. Hayatî tehlikesi olan yaralı kadın hastaneye kaldırıldı. Gözaltına alınan Fatih E. ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. 

Toplum yine infial halindeydi. Fatih E.'nin serbest bırakılmasına yönelik bir anda öfke patlaması yaşandı. 

Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından tutuklamaya yönelik yakalama kararı verildi. Başsavcılık'tan yapılan açıklamada, şüpheli Fatih E. hakkında "Kasten Adam Öldürmeye Teşebbüs ve Kasten Yaralama" suçlarından soruşturma başlatılarak gözaltı talimatı verildiği belirtildi. 

Son aylarda buna benzer pek çok olayı hatırlayabiliriz. 

TSK’da olduğu gibi yargıdaki FETÖ terör örgütü üyeleri henüz temizlenemedi. FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişiminin en önemli “imamı” Adil Öksüz'ün serbest bırakılmasına yapılan itirazı reddeden eski hâkim Çetin Sönmez'e daha dün 8 yıl 9 ay hapis cezası verildi. 

Neredeyse her gün TSK içindeki muvazzaf subaylarla ilgili gözaltılar ve tutuklamalar oluyor. 

Dün

Ankara ve 11 ilde Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca, FETÖ ile irtibatları tespit edilen 6 binbaşı, 2 yüzbaşı, 3 teğmen, 14 astsubay ile 9 'mahrem imam' olmak üzere 34 kişi hakkında gözaltı kararı verildi.

TSK ve yargıdaki FETÖ varlığı, ekonomi/dolar üzerinden sürdürülen saldırıların kaosa dönüşmesi hedefinde çok tehlikeli bir potansiyel.

Bakınız, bir ay önce İstanbul  İl Jandarma Komutanlığı Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele (KOM) Şube Müdürü Yüzbaşı Recep Zerk

FETÖ soruşturması kapsamında tutuklanarak cezaevine gönderildi. Bir düğmeye basıldığında kaos için her türlü provokasyonu yapabilecek bir görevdeyken. Hem de 15 Temmuz’un üzerinden 2 yıl geçmiş olmasına rağmen.

Böyle bir ortamda Erdoğan düşmanlığı, Cumhurbaşkanı ile “1 ay izin yapsın Türkiye daha iyi yönetilir” gibi alay etmeler, ihanete çanak tutmaktır…