Kulaðý delik meslektaþlarýmýzdan biri, PKK içindeki devlet ajanlarýnýn “yön” deðiþtirdiklerini, karþý taraf için çalýþmaya baþladýklarýný iddia eden ilginç bir yazý kaleme aldý.
PKK içindeki devlet ajanlarý da ne ola?
Muhtemelen kimi gizli servis unsurlarýndan, jandarma muhbirlerinden ve açýk faaliyeti benimsemiþ köy korucularýndan söz ediyor.
Kulaðýna gelen bilgilere göre, “köy korucularý” arasýnda da çift taraflý çalýþanlar varmýþ...
Bilemiyorum...
Sahada bulunan unsularýn (köy korucularýnýn) rahat çalýþma imkânlarýna sahip olmadýklarý söylenebilir... Aralarýnda, tek tük de olsa, ikili oynayanlar da çýkabilir. Baskýyý göðüsleyemeyip, karþý tarafa geçenler de olabilir.
Beni, meslektaþýmýzýn iddialarý baðlamýnda, daha çok, “resmî devlet görevlileri” ilgilendiriyor.
Mümkün müdür?
Olabilir mi?
PKK içine sokulmuþ unsurlarýn (gizli servis görevlilerinin ve jandarma muhbirlerinin) “karþý tarafa” geçtikleri bilgisi doðru olabilir mi?
Bir savaþtaysanýz, her türlü “sonuç” mümkündür.
Hemen aklýma, bugün “paralel devlet örgütü” müntesibi olmakla suçlanan kimi polis þeflerinin ve savcýlarýn yürüttüðü “KCK soruþturmasý” (operasyonu) geliyor.
Kamuoyunda çokça tartýþýlan bir operasyondu bu.
Bir iddiaya göre, 10 binin üzerinde gözaltý yapýldý... (Daha sonra, gözaltý sayýsýnýn 8 bin civarýnda olduðu açýklandý.) Binlerce kiþi tutuklandý.
Tutuklananlar arasýnda, seçilmiþ belediye yöneticileri, kamuoyunun yakýndan tanýdýðý bazý yazar, akademisyen ve yayýncýlar da bulunuyordu.
Derken, bir fotoðraf “çýkarýldý” ortaya. Daha doðrusu, bir fotoðraf servis edildi: Tutuklu sanýklar, bileklerinde plastik kelepçe, tek sýra halinde Adliye’ye götürülüyorlar... Görüntü mide bulandýrýcýydý ve “temerküz kampý uygulamalarýný” hatýrlatýyordu.
Soruþturmanýn “ilerleyen” bölümlerinde, bazý tutuklularýn resmî kimlik taþýdýklarý ortaya çýktý... Daha doðrusu, ortaya çýkarýldý.
Soruþturmayý yürüten polisler, bazý MÝT ajanlarýnýn PKK’ya çalýþtýklarýný, KCK soruþturmasý çerçevesinde bu ajanlarýn da derdest edilip tutuklandýklarýný açýkladý.
Derken, birtakým “isimler” çýktý ortaya.
Paralel polisler ve savcýlar, yememiþ içmemiþ, “terör suçlularýný açýklýyoruz” gerekçesinin arkasýna sýðýnarak, tamamen masumane (!) niyetlerle, KCK içindeki MÝT ajanlarýnýn kimliðini deþifre etmiþlerdi. (KCK içindeki 329 “Jandarma muhbiri” de, isimleri ve görev alanlarýyla birlikte bu dönemde deþifre edildi.)
Kamuoyunun “teröre karþý üstün mücadele” diye alkýþladýðý bu giriþim, MÝT’in KCK içinde kurduðu “tezgâhý” bozmaktan baþka bir anlam ifade etmiyordu. Ayrýca, yapýlan iþ “suç”tu. Gizli servis faaliyetlerini denetlemek, iþ üstündeki gizli servis elemanlarýný kimlikleri ve görev alanlarýyla birlikte faþ etmek, “MÝT yasasýný ihlal” anlamýna geliyordu. (Daha sonra, ayný ekip, yani ayný paralel polis ve savcýlar, MÝT TIR’larýna baskýn düzenleyerek, bu suçu ikinci kez iþlediler. Hem devletin gizli operasyonunu faþ etmiþ, hem de karþý casusluk faaliyetinde bulunmuþ oldular.)
Kulaðý delik meslektaþýmýzýn iddiasýna dönecek olursak...
PKK içindeki “devlet görevlileri” gerçekten de yön deðiþtirdilerse ve “karþý taraf” için çalýþýyorlarsa, önce
bu devlet görevlilerinin kimliðine bakmalý, sonra da KCK operasyonunu teþrih masasýna yatýrmalý.
Deþifre edilen devlet görevlilerinin yerine hangi “unsurlar” KCK’ya monte edildi ve bunlarýn “paralel yapý”yla iliþkisi nedir?
HAMÝÞ
Ýþbu yazý 18 Mart 2016 tarihinde (yani darbe giriþiminden 3 ay önce) bu köþede yayýmlandý. Noktasýna virgülüne dokunmadan aynen alýntýladým.
Þunu demeye çalýþýyorum: FETÖ-PKK ortaklýðýnýn temelleri KCK soruþturmasýnda atýldý. Baþta Ali Fuat Yýlmazer olmak üzere, KCK soruþturmasýný yürüten polis ve savcýlarýn “derinlemesine” ve farklý bir soruþturmaya tabi tutulmalarý gerekiyor.