Fetullah parti kursaydý, Ahmet Davutoðlu’nun kuruluþ toplantýsýnda söylediklerinden farklý ne söyleyebilirdi? (Keyfi tutuklamalar, basýn yayýn organlarýna baský, vs...)
Hayýr, parti hakkýnda uzun uzadýya yazmayacaðým.
Malzeme ortada.
Kurucu sýfatýný elde etmiþ bazý terbiyesizlerin, “Erdoðan’ýn diplomasý yok” mealindeki FETÖ aðzýyla yaptýðý açýklamalarý saymazsanýz, söylenen yeni bir þey de yok.
Demek ki bu diplomalý efradý (baþta Davutoðlu ve Mahçupyan), bizi Erdoðan cehaletinden kurtaracak.
Parti hakkýnda yazmayacaðýmý söylemiþtim...
Çünkü beþ ay öncesinden yazmýþtým.
Sayýn Davutoðlu henüz AK Parti’den kovulmamýþtý.
Partiyi ele geçiremeyince (yani partiye çeki düzen veremeyeceðini anlayýnca), istifa edip kendi “özlediði” AK Parti’yi kurdu.
Naçizane, bu satýrlarýn yazarý da, “Sizin özlediðiniz AK Parti’yi Fetullah da özlüyor” baþlýðý altýnda, bugünkü partiye de (Gelecek Partisi’ne de) uyarlanabilecek bazý tespitlerde bulunmuþtu.
Okuyalým...
Mutlaka “yeni yazý” yerine geçecektir...
Cumhurbaþkaný Erdoðan’ý, “kendi Baþbakanlýðý döneminde olup bitenleri açýklamakla” tehdit eden eski tuhaf Baþbakan Ahmet Davutoðlu, nihai olarak ne istiyor?
Þunu istiyor: “Sen AK Parti genel baþkanlýðý koltuðundan kalk, ben oturayým. Parlamenter sisteme geri dönelim. Sen sembolik yetkilerle donanmýþ Cumhurbaþkaný olarak kal, ben Baþbakan olarak ülkeyi yöneteyim...”
Bu amaçla “deklarasyon” yayýnlayýp duruyor... Ve sýk sýk AK Parti kurucu ayarlarýna gönderme yapýyor...
Diyor ki, “Eski AK Parti günlerine dönelim...” Eski AK Parti’nin “reformlar yapan” haline...
Davutoðlu’nun Baþdanýþmanlýðýný yürüten bir liberal vardý. Etyen Mahçupyan...
Hani, “Mayýs 2016’da Baþbakan deðiþmeseydi, 15 Temmuz yaþanmayacaktý” diyen tuhaf adam...
O da sýk sýk AK Parti’nin “reformlar yapan” haline vurgu yapar, “Eski AK Parti’yi özlüyorum” diye yazýlar yazardý...
O dönemdeki (yani 2011 yýlýndan önceki) AK Parti’nin birtakým mevzuat deðiþikliklerine istekli görünmesi ve AB’yle müzakereler çerçevesinde peþ peþe uyum yasalarý çýkarmasý “özlenecek hal”ler arasýnda sayýlabilir...
Ýyi de, AK Parti sadece “uyum yasalarý”ndaki baþarýsýndan ibaret deðildi ki...
AK Parti, “reform” sayýlabilecek düzenlemeleri asýl 2011 yýlýndan sonra, yani kimi liberaller ve Fetullahçýlar nezdinde “özlenmeyecek parti” haline geldikten sonra gerçekleþtirdi.
Ýnanç ve düþünce özgürlüðü 2011 yýlýndan sonra temin edilebildi.
Vesayet kurumlarý, 2011’den sonra etkisiz hale getirilebildi.
IMF’yle iþimiz 2011’den sonra bitti.
Birtakým yasaklar (“Kürtçe yasaðý” da buna dâhildir) 2011 yýlýndan sonra kaldýrýldý.
Ýç Hizmet Yasasý, 2011 yýlýndan sonra deðiþtirildi.
Devletin kýlcallarýna sýzmýþ FETÖ, “cürümleriyle” birlikte 2011 yýlýndan sonra fark edildi ve kýsmi tasfiyeler (el altýndan) bu dönemde baþlatýldý.
Azýnlýk vakýflarýnýn mallarý 2011’den sonra iade edildi.
Hülasa, 2011 yýlýna kadar, biraz da zorunluluktan (çünkü geleneksel vesayet odaklarý ve darbe cuntalarý sürekli müdahale tehdidinde bulunuyordu), AB’yi arkasýna alarak ortada top çeviren AK Parti, “reformcu” kimliðine bu dönemden sonra kavuþtu.
Ve “hedef” oldu.
En pespaye AK Parti eleþtirileri, “diktatör” kampanyalarý, Gezi’ler 7 Þubat’lar, MÝT TIR’larýna yönelik operasyonlar, “Türkiye DEAÞ’a silah gönderiyor” tezviratlarý, 17/25 Aralýk’lar (ki, Davutoðlu bu süreci desteklemiþtir), 15 Temmuz’lar, AK Parti gerçek anlamda “reforma” yöneldiði ve baðýmsýz bir ülke gibi davranmaya baþladýðý (savunmasýný güçlendirdiði, büyük altyapý projelerini hayata geçirdiði) için devreye sokuldu.
Ýlginçtir, Davutoðlu’nun özlediði AK Parti’yi, bugün Fetullahçýlarla iþ tutan liberaller de özlüyor.
Hasan Cemal, Mehmet Altan, Murat Belge gibi adamlar...
Fetullah’ýn kendisi de özlüyor.
Ki, bir Amerikan yayýn kuruluþuna verdiði mülakatta, 2011 yýlýna kadar AK Parti’yi desteklediklerini ve o AK Parti’yi “çok özlediklerini” söylemiþti.