‘Finans Baþkenti’ durmakla olunamaz

“Ýstanbul Londra’nýn yerini alacak” diyen bir arkadaþým altýný þöyle dolduruyor; Ataþehir’e finansýn baþkenti kuruluyor, düzen deðiþecek...

Sevgili arkadaþým ve dostlar, bina yapmakla “iþ olsaydý”, beton-çelik yýðýnlarý dikenler çoktan dünyanýn merkezi haline gelirlerdi. Önemli olan bina-bahçe-köprü yapmak deðil, içinde “özü-ruhu-çekirdeði” kurabilmek... Türkiye’nin “yeni merkez” olacaðýný düþünüp, bunu “betona gömenler” yeni sistemin yaþam dinamiðinin Türkiye’de kurulduðunu ýskalýyorlar...

Bu noktada son dönemde ele almaya baþladýðým “düzen deðiþiyor” ve “yeni finansal sistem kuruluyor” tezlerime devam etmek istiyorum...

Sevgili dostlar, dünya üzerinde 1945 sonrasýnda kurulan sistem “ana parçalarý” ile birlikte deðiþiyor ve en önemlisi “ana merkezler” yer deðiþtirirken birçok uzmanýn farklý sebeplerle de olsa gördüðü gibi Londra düþerken yerini Ýstanbul alýyor. Bu noktada bu teze inanýyorsa, Türk Devleti ve kurumlarýna çok önemli bir görev düþüyor. Doðru ve gerekli adýmlar atýlabilirse “yeni sistem içinde” New York-Ýstanbul-Þangay-Hong-Kong-Tokyo çizgisi çiziliyor. Bu yapý içinde “en güçlü” olmaya aday merkez Ýstanbul. Nedeni de oldukça net; 2001 sonrasýnda “oluþan tehdit algýlamasý” ile “New York-Londra” hattýndan kaçmaya baþlayan paranýn adresi artýk Ýstanbul... Neden derseniz; Türkiye’nin konumu ve en önemlisi “tarihten getirdiðimiz” gerçeklerimiz, ÖZÜMÜZ...

Sonuç 1: Binlerce yýl boyunca dünya sistemi içinde “siyasi-askeri-ekonomik” güç defalarca radikal olarak yer deðiþtirdi. Bu dönem yine böyle bir “deðiþim” var ve Türkiye deðiþim-yeni oluþum içinde “merkez” olmaya aday en güçlü ülke...

Bu noktada þunu soralým; Türkiye gerekli adýmlarý atarsa, nasýl bir deðiþim olacak?

Madde madde sorgulayalým;

- Gerekli hukuki düzenlemeleri yaparsak-yapabilirsek, birilerinin “alternatif bankacýlýk” diyerek küçültmeye çalýþtýðý “katýlým bankacýlýðýnýn” merkezi Türkiye olacak. Daha açýk yazayým; “Ýslami Bankacýlýk-Katýlým Bankacýlýðý” olarak nitelendirilen yapýnýn “ana merkezi” Ýstanbul olacak ve “katýlým bankalarýnýn” büyüklükleri ve piyasa deðerleri diðer bankalar ile yarýþýr hale gelecek.

- Türkiye bu gerçeði þimdiden görerek, “katýlým bankacýlýðý” modeline dayanan BDDK tipi bir yapýlanmaya” gitmeli. Bu düzenlemeye “ülkeye ne oluyor” gibi anlamsýz çýkýþlar ile engel olmak isteyecek olanlarýn “var olan bankacýlýk tekellerinin” adamý olduklarýný ve olacaklarýný söylemem sanýrým gerek bile yok. Bir not: Bu ülkede Türk Halkýnýn yýlda 9 milyar TL’sini “komisyon-hava parasý” adý altýnda cebe indiren bankalar var ve halk çaresiz.

- Türkiye, çevresini doðru tanýmlayarak özellikle Orta Doðu-Orta Asya ülkeleri baþta olmak üzere para transferlerinde LONDRA’nýn devre dýþý býrakýldýðý “yeni bir sistemi” geliþtirmek zorunda. Ýngiliz’e komisyon vermeden iþimizi yapar, TL üzerinden “periferimizle” iþ yapabilir hale gelip özellikle Londra Metal Borsasý’na “katýlým bankacýlýðý için” verdiðimiz haracý mutlaka durdurmalýyýz.

- Yeni bir METAL-ALTIN borsasý oluþturularak, Londra Metal Borsasý alternatifi haline süratle getirilmeli ve gerekli düzenlemeler “fetva kurulu” dahil yapýlmalý.

- Avrasya Menkul Deðerler Borsasý kurulmalý ve elektronik sistem kurularak, “periferimizdeki” bütün ülke þirketlerinin Türkiye’de “kote olmasý-iþlem görmesi” saðlanmalý.

- “Faizsiz Enstrümanlarýn” geliþtirilmesi ve vergilendirilmesi ile ilgili yeni düzenlemeler yapýlacak ve “var olan finansal yapýya haraç vermeden” yeni bir DÜZEN kurulacak

Sonuç 2: Ýran’ý dýþarýda tutarsak; “Katýlým Bankacýlýðýnda” 155 milyar dolarla Suudi Arabistan, 133 milyar dolarlýk büyüklük ile Malezya bugün için “en güçlü” rakibimiz. Aslýnda “rakip” deðiller, bizim açacaðýmýz yoldan ilerleyebilirler...

Sonuç 3: Türkiye’nin “þýmarýk çocuðu bankalarýmýz” sanýyorlar ki; BU DÜZEN böyle gider ve “havadan sudan komisyon, dosya parasý, bakým ücreti, faiz ve daha birçok kalem altýnda” her sene 9 milyar TL’mizi alabilirler. Bu yapý deðiþecek ve bölge ülkelerine de servis verebilen ve “yeni bir finansal düzen” oluþacak... Birileri baðýrsa, çaðýrsa, kendini de parçalasa Türkiye, YENÝ DÜNYA DÜZENÝ ile ortaya çýkan potansiyeli kullanacak ve “YENÝ BÝR FÝNANSAL DÜZEN” oluþacak...

Sevgili dostlarým, Türk Halkýnýn, “nakit ve nakite acil çevrilebilecek kayýtlý, görünen varlýklarý” trilyon TL sýnýrýný aþtý! Buna bir de akýþý hýzlanan özellikle Rusya-Orta Asya-Ortadoðu üçgenindeki varlýklarý ekleyin; Türkiye tarihi bir “finansal sýçramanýn” eþiðinde olduðunu daha net görebilir ve ortaya çýkacak “yeni sistemi” daha net sorgulayabilirsiniz...

Son söz: Bir önceki yazýmdan “var olan sistemden semirenler” çok rahatsýz olduðu için bir daha yazdým, yine yazacaðým... Türkiye 150 yýlýn fýrsatýnýn eþiðinde, bu ülkede ekonomide öyle “deðerler” ortaya çýkabilir ki; inanýn bizler bile bugün hayal edemiyoruz! Adým atalým ve “en noktasýna” giden yola çýkalým ve sülüklerimizden kurtulalým...

Önemli not: Türkiye’nin “vahþi kapitalizm” ile iliþkisinde paradigma deðiþecek ve bu deðiþim her þeyi kökünden deðiþtirecek! Birlikte yaþayarak göreceðiz !