Yýl 2008... 160 yýldýr finansal zorlamalar ile kontrol edilmeye çalýþýlan bu coðrafyada bir ses yükseldi... Ne diyordu o ses ?
Sevgili dostlar, son dönemde unutulmuþ olabilir ama hatýrlýyorum ve hatýrlatýyorum; Sayýn Erdoðan, 1839’da boynumuza geçirilen “finansal prangalarý” 2008’den itibaren tek tek kýrdý! BAÐIMSIZLIK SAVAÞININ YOLUNU AÇTI, MÝLLET BU YOLDAN YÜRÜDÜ! ÝLK ADIM ÇOK ÖNEMLÝYDÝ!
O SES “EKONOMÝK ANLAMDA TAM BAÐIMSIZLIK” DÝYORDU! EVET! IMF ile anlaþmamak '2000 yýllýk savaþýn' sonuydu!
Deðerli dostlar, Küresel güçler ile Türkiye arasýndaki bugün yaþadýðýmýz "iktidar" savaþýnda, filmi geriye sarar ve bugün yaþadýklarýmýzý özellikle ayrýca geri döner ve IMF "anlaþmamasýna" kadar ülkeye hâkim olan "her þey elden gidiyor" algýlamasýna yol açan "süreç ve geliþimi" sorgularsak; neler görebiliriz?
Sorgulamayý detaylar eþliðinde geliþtirelim...
Roma (Avrupa) Ýstanbul (Anadolu) coðrafyasý arasýndaki iktidar mücadelesi M.S. 330'da baþladý ve Osmanlý'nýn gerekli ekonomik deðiþimi saðlayýp, Avrupa ile birlikte ataða kalkamadýðý 1700'lü yýllarýn baþýna kadar devam etti. 1700'lerin baþýndan itibaren mücadele Roma tarafýndan kazanýldý ve Ýstanbul coðrafyasý Avrupa tarafýndan "devþirilir" hale geldi. Bugün yaþadýðýmýz Avrupa Birliði süreci de hâlâ bu anlayýþýn maalesef bir parçasý...
1900'lerden sonra bu devþirme sürecine, Avrupa'nýn idealleri uðruna, Müslüman coðrafyasýna tezleri ile hâkim olabileceði düþünülen Ýstanbul'un dönüþtürülmesi ve özellikle Alman çýkarlarý uðruna kullanýlmasý süreci eklendi. Bu dönemde Almanya ve Ýngiltere diðerlerinden ayrýþarak Osmanlý üstünde kesin bir avantaj elde etti. Alman Ýmparatoru II. Wilhelm'in Müslüman olduðu haberleri eþliðinde, Ortadoðu'ya hâkim olma yolunda, Ýstanbul coðrafyasý bütün unsurlarý ile kullanýldý.
2. Dünya Savaþý'nda ve öncesinde de durum farklý deðildi. Potansiyel bir Rus (komünizm) tehlikesine karþý sivil unsurlar ABD ve Almanya tarafýndan harekete geçirildi. Bu süreç, Almanya'nýn Ortadoðu petrollerine dokunmadan Orta Asya petrol bölgelerine ulaþmasý þartýyla Ýngiltere ve Fransa tarafýndan da desteklendi. Savaþ sonrasý Türkiye'nin NATO'ya katýlým sürecinde dahi Türkiye kurulacak bir Ortadoðu Komutanlýðý mantýðý ile yapýya zoraki alýndý.
1980 sonrasý da ayný mantýðý gördük. Darbe-Devalüasyon-Kaos döngülerinde hep ayný ETKÝLER ve AKTÖRLER vardý! 2003’te baþlayan DÝNAMÝK, 2008’den itibaren BAÞTA FÝNANSAL-EKONOMÝK BAÐIMSIZLIK SAVAÞI HIZLANDI VE ÝSTANBUL “ROMA” OLMAKTAN ÇIKIP “ANADOLU ÝLE BÝRLÝKTE” EKONOMÝK ANLAMDA DA “BÝZÝM” OLDU! Bizans tamamen yýkýldý mý? Tam deðil! Ýçimizde “bizden olmayanlar” hala “yurt dýþý efendilerine” çalýþýyorlar!
Sonuç: Roma-Ýstanbul çizgisindeki iktidar savaþýný sorgularken Roma'yý sadece Avrupa olarak düþünmeyin. 300'lerden itibaren kavramsal olarak baþlayan çatýþmanýn taraflarý ve son olarak küreselleþen dünya düzeninde bütün unsurlar; bu bir devlet veya bugün için bir þirket de olabilir, "Roma" kavramý altýnda toplanabilir... IMF ile anlaþmama "Roma ittifakýna" karþý çok önemli bir adýmdý! TAM BAÐIMSIZLIK SAVAÞI O GÜN BAÞLADI! SONRASINI HEP BÝRLÝKTE YAÞADIK; FÝNANSAL DARBE GÝRÝÞÝMLERÝ, YARGI DARBESÝ DENEMELERÝ VE SON OLARAK FÝZÝKÝ ÝÞGAL GÝRÝÞÝMÝ...
Son söz:Bütün bu yaþananlara raðmen baþlayan TAM BAÐIMSIZLIK mücadelesi devam ediyor ve hedeflere ulaþana kadar devam edeceðiz... YAÞASIN TAM BAÐIMSIZ TÜRKÝYE...