Film, sadece tek bir hortumun bir kent ya da kasaba için ne kadar yýkýcý olabileceðini, insanlarýn canlarýna mal olabileceðini anlatýyor.
En son ne zaman ve hangi filme gittiniz, bilmiyorum ama þu ara sinemaya gitmeniz için çok önemli bir sebebiniz var. Son yýllarda küresel iklim deðiþikliði ile birlikte deðiþen sýcaklýk ve yaðýþ paternleriyle ülkemizde de yaþanmaya baþlayan hortumlar, bu konuda ne kadar az bilgi sahibi olduðumuzu bize gösterdi. Bu konuda pek kitap okuyamýyoruz zaten... Okumayý denesek bile hortumlar hakkýnda yazýlmýþ kaç tane Türkçe kaynak var, o da ayrý bir konu! Öte yandan bilgiye ihtiyacýmýz olduðu bir gerçek. Bizi hiç yormadan ve hortumla ilgili bilgilerin hap gibi sunulduðu güzel bir film var, þu anda sinemalarda: Into the Storm/ Fýrtýnanýn Ýçinde. Henüz izlemeyenlere þiddetle tavsiye ediyorum. Özellikle de Ýstanbul’daki hortum sonrasýnda panik olanlar, ‘yine hortum olur mu?’ diye soranlar, hortum olduðu gün etrafta koþanlar, panik olanlar, ayakta bekleyenler, telefonlarýnýn kamerasýndan hortumu çekmeye çalýþanlar kesinlikle gitmeli! Yaþayýp baþýmýza gelmeden önce ne olduðunu izleyip görmek belki biraz farkýndalýðýmýzý artýrýr.
HAVANIN ÞAKASI YOK!
89 dakikalýk film ABD’nin Colorado, Silverton kasabasýnda geçiyor. Orada yaþanan hortum fýrtýnalarý gösteriliyor filmde. Hatta gösterilmenin ötesinde, size de yaþatýyor film o korkunç anlarý. Fýrtýna takipçileri ve gözlemcilerinin izlediði hortumlarý kayýt altýna almak için yaþananlarý izleme þansý sunuyor. Daha da önemlisi, güçlü bir siklonla birlikte neler yaþanabilir, ne tür hava olaylarýyla karþý karþýya kalma ihtimali var, bu gösteriliyor. Bizim sadece küçük rüzgarlarla aynýymýþ gibi davrandýðýmýz hortumlarýn nasýl ölümcül ve yýkýcý sonuçlar doðurabileceðini gösteriyor. Sadece tek bir hortumun bir kent ya da kasaba için ne kadar yýkýcý olabileceðini, insanlarýn canlarýna mal olabileceðini anlatýyor. Fýrtýna tahminlerinin takip edilmesinin önemini, tedbirsiz olanlarýn baþlarýna nelerin gelebileceðini, havanýn þakasýnýn olmadýðýný özetliyor. Üstelik hortumdan korunmanýn yollarýný da gayet açýkça gösteriyor filmde.
Hep anlattýðýmýz siklonlarýn fiziksel yapýsý, filmde o kadar gerçekçi bir þekilde beyazperdeye taþýnmýþ ki size sadece keyifle izlemek kalýyor. Saat yönünün tersine dönen ve doðudan batýya doðru ilerleyen siklonlarýn ortasýnda oluþan gözün merkezinde, rüzgarýn sýfýra indiðini, inanýlmaz dinginlikte olduðunu ama etrafýnda saatte 200 km’ye yaklaþan rüzgarlarýn nasýl da yýkýp yok ettiði, bir anda sizi, otomobilleri, kamyonlarý hatta uçaklarý atmosferin 11 km tepesine çýkarýp, saniyeler içinde yere savurabilecek güçte olduðunu gösteriyor... Hortuma binalarýn bile dayanamadýðýný, aðaçlarý kökünden sökebilecek güçte olduðunu izliyorsunuz filmde. Korkutuyor fakat bu durum ayný zamanda atmosferin gerçeði... Dünyada sýklýkla yaþanan, Türkiye’de de son yýllarda sayýsý ve þiddeti artan hortumlarý tanýmak, anlamak ve ona karþý tedbirli olabilmek için bu tür filmleri izlemek önemli.
Kýsa süre içinde atmosferin güneþli günde ne kadar keyifli, tayfun baþladýðýndaysa ne kadar korkunç olabileceðini görmüþ oluyoruz. Bir musibet bin nasihatten iyidir atasözünde olduðu gibi sözle ya da yazýyla ne kadar anlatsak da sanýyorum bir filmin yarattýðý etkiyi yaratabilmemiz çok güç. O yüzden bu filme gitmek çok önemli... Lütfen algýlama yaþýna gelmiþ çocuklarýnýzla beraber bu filme gidin ve hava olaylarýnýn ne kadar ölümcül olabileceðini ve bu olaylarýn yakýn gelecekte ülkemizde de yaþanabileceðini çocuklarýnýza anlatýn. Hem keyifli bir gün geçirin, hem de her saniye soluduðunuz havayý biraz daha yakýndan tanýyýn.