Ýki kýzýmýzýn olimpiyatlarda 1500 metrede elde ettikleri muhteþem baþarý daha çok taze. Bu baþarýnýn toplumun tüm kesimlerinde nasýl ortak bir mutluluk ürettiði de malum. Eminim, Öcalan da TRT 3’ten bu yarýþý izlediyse, o da son yüz metrede ayaða kalkmýþtýr.
Türkiye’nin böyle küresel baþarýlara ihtiyacý bugün her zamankinden daha fazla.
Mesele sadece kolektif bir öforinin de yakalanmýþ olmasý deðil. Küresel baþarýlar tesadüfle gelmiyorlar. Siyah ýrkýn kimi adale özellikleri dýþýnda olimpiyat baþarýsý büyük çapta bir kaynaðýn seferberliðini, yine büyük ve etkin bir teþkilatlanmayý da gerektiriyor. Olimpiyat baþarýsý toplumu birleþtiriyor, ateþliyor, gençlere perspektif veriyor, bu çok önemli.
Ama bundan da önemlisi, olimpiyat baþarýsý toplumda zaten etkin bir örgütlenmenin, baþarýya odaklý bir çalýþmanýn baþladýðýnýn da iþareti; bu iþaret toplumun gaza gelmesinden de önemli, daha heyecan verici. Futbolda da olimpiyatlarda kazandýðýmýz atletizm baþarýsý gibi bir baþarýya ihtiyacýmýz var.
Bu ihtiyaç gençlerin ellerine bayraklarý alýp sokaklarda sabahlara kadar eðlenmesi için deðil. Futbolda elde edilecek bir küresel baþarý bizlere baþka alanlarda oluþmuþ baþka baþarýlarýn ipuçlarýný verecek.
Mesela zihinsel baþarýnýn, çocukluktan baþlayan yanlýþ beslenme alýþkanlýklarýnýn deðiþmeye baþladýðýnýn, teknik direktörlerin, takým yönetimlerinin ve tek tek yöneticilerinin yerel baþarý çýtasýný atladýklarýnýn, yeterli toplumsal kaynaðýn futbola tahsis edildiðinin, vs. ipuçlarýný.
Eleþtiriye, tartýþmaya en yakýnýmýzdan, en sevdiklerimizden baþlamak lazým.
Bizim gazetenin spor sayfasýnda bugün (Cuma, 17 Aðustos) “Cim-Bom bu sene Lig’in tozunu atacak” diye bir manþet var.
Bu manþet bir Fenerbahçeli olarak beni ziyadesiyle sevindirdi, demek ki, Fener’in de çok güçlü kadrosunu düþünürseniz, çok keyifli bir Süper Lig çekiþmesi izleyeceðiz.
ANCAK, bizim STAR Gazetesi’nin spor sayfasýnýn manþetinde keþke “Cim-Bom bu sene Avrupa’nýn tozunu atacak” diye bir manþeti de görebilsek.
Galatasaray’ýn kadrosu, teknik direktörü, KURUMSAL KÝMLÝÐÝ, yönetimi, bütçesi, þayet zihinsel bir sýçramayý gerçekleþtirebilir isek, Avrupa’nýn tozunu atmak için hiç de yetersiz deðil.
Önemli olan zihinsel düzeyde toplum olarak, TFF olarak, kulüp yönetimleri olarak, SPOR BASINI OLARAK, futbolcu olarak küresel baþarýlara futbolda baþarýlara çok uzak olmadýðýmýza inanmak.
Avrupa’da yüzelli senelik bir lisesi, üniversitesi, bu kadar seçkin bir camiasý olan kaç futbol takýmý var? Galatasaray her sene bizim liglerin tozunu zaten attý, atýyor ve atacak, bu da çok normal. Artýk beklentimiz Fenerbahçe’mizin, Galatasaray’ýn Avrupa’nýn tozunu kalýcý olarak atmasý.
Basýnýn da bu sürecin destekleyicisi olmasý, popüler tabirle gazýný vermesi lazým.
