Kurtlar Vadisi final demeden mutlaka futbola el atmalý... Zira bunca gerginliðin, rezaletin, olayýn sebebini baþka türlü anlama þansýmýz yok. Polis kalkanlarý altýnda korner atýlamýyor. Bir takýmý maç yapmaya gittiði þehirde panzerler ve özel tim korumak zorunda kalýyorsa, ya da futbol kulüplerinin maddi yapýsýnýn Ergenekon’la baðlantýlarý araþtýrýlýyor. Spor acaba kara para aklama aracý haline mi geldi diye konuþuluyorsa yapacak birþey yok demektir. Senaryoya ben de biraz katkýda bulunayým: Mesela TFF Baþkaný Yýldýrým Demirören yeni yönetimini oluþtururken listeye alýnmasý istenenlerden gerçek Baron’a ulaþmak mümkün olsa. Bu ‘Baron’ hiç ekran önünde görünmeyen ama futbola dair kararlarý tek baþýna veren kiþi olsa... Senaryo bu, fazlasýyla geliþtirmek ve hatta doðruya yaklaþmak son derece kolay. Haydi Kurtlar Vadisi, bu memlekette arýnma için böyle bir senaryo þart...
Rýdvan Hoca...
Taraf tuttuðu bilinmesi ve hatta zaman zaman objektiflik kriterinin dýþýna çýksa bile Rýdvan Dilmen büyük bir yorumcu. Her þart altýnda kendisini dinletmeyi biliyor. Rýdvan Hoca’nýn en büyük meziyeti maçlarý kuþ bakýþý analiz etmek yani 90 dakikayý birkaç dakikada analiz etmek. Çok konuklu programlarda bunu yapmak elbette çok zor ve Rýdvan Hoca’nýn en büyük þansý neredeyse tüm rakiplerinin çok konuklu programlar olmasý. Elinde tek kare görüntü olmamasýna raðmen NTV devre arasý ve maç sonu yayýnlarda hem reyting hem de çok ciddi reklam alýyor. O yüzden de Rýdvan Dilmen’i kesinlikle bir yere býrakmýyor...
Gelen gideni aratýr mý?
Fazlasýyla futbolun gölgesinde kaldý ama pazar gecesi Türkiye için çok önemli olan seçimler vardý. Özellikle Fransa, Yunanistan ve Ermenistan’daki seçimlerin sonucu lig bittikten sonra da hayatýmýzý etkileyecek. Türkiye düþmaný Sarkozy gitti ama yerine gelen Hollande’nin þeker-kaymak olduðunu söylemek zor. Her neyse, haber kanallarý Allah’tan geceye iyi hazýrlanmýþlar da ne olup bittiðini anlama þansýmýz oldu.