7-8 Temmuz’da G-20 zirvesi Hamburg’da yapýlacak. Gündemi oldukça yoðun. Sürdürülebilir kalkýnma, uluslararasý finans piyasalarýnýn düzenlenmesi, iklim deðiþikliðine yönelik önlemler, vergi kaçakçýlýðýyla mücadele, kadýnlarýn güçlendirilmesi ve Afrika ile iþbirliðinin geliþtirilmesi, ele alýnacak baþlýca konular.
En geliþmiþ yirmi ülkenin bu konulardan hangilerinde tamamen hemfikir olacaklarý, diyelim ki oldular, hangilerinde ortak uygulama yapacaklarý gayet tabi belli deðil. Bununla birlikte, zirveye katýlanlar da zirveyi düzenleyenler de ele alýnacak konulardan ortak bir uzlaþý çýkmasýný beklemiyor; sadece aralarýndaki karþýlýklý baðýmlýlýðý hatýrlamak istiyor olabilirler. Belki tam da bu nedenle zirvenin ana baþlýðý “Birbirine baðlý bir dünyayý þekillendirme” olarak konmuþ gibi.
En zenginlerin gücü tüm dünyayý þekillendirmeye yeter mi, emin olmak kolay deðil. Ancak kabul etmek gerekir ki, birbirleriyle kýyasýya rekabet eden bu ülkeler, ayný zamanda birbirlerine kaçýnýlmaz biçimde baðýmlýlar. Birinde ortaya çýkan bir geliþmenin, diðerlerini etkilememesi mümkün deðil.
“Bizde öyle þeyler olmasýn”
Birinde yaþanan bir geliþmenin diðerlerini doðrudan etkilemesi gerçeði, küreselleþme olarak tanýmlanýyor. Ancak Almanya, bu meseleyi “ABD’de yaþananlarýn aynýsý bizde yaþanacak” þeklinde anlamýþ gibi gözüküyor.
Bu yorumu yapmayý mümkün kýlan iki örnek verilebilir. Bunlardan biri, Almanya’ya gidecek olan Türkiye Cumhurbaþkaný’nýn korumalarý ile ilgili. Hatýrlanacaðý gibi ABD’de yaþanan bir olay sonucunda sayýn Erdoðan’ýn korumalarý hakkýnda yakalama emri çýkarýldý. Bu, öncelikle söz konusu kiþilerin ABD’ye giremeyecek olmalarý anlamýna geliyor. Ancak, korumalarýn fotoðraflarýný basýp altýna da “aranýyor” ibaresi konmasý, resmi devlet görevlisi olan bu kiþileri aranan teröristlerle eþ muameleye tabi tutmak demek.
Avrupa’daki yaygýn mevzuata göre ise, bir Avrupa ülkesinde terör eylemi yapmamýþ kiþiler, her durumda terörist sayýlmýyor. Yani durum göreceli.
O kadar göreceli ki, ABD’de “aranan”korumalar Almanya’da da “istenmeyen” ilan edilebiliyor. Yani daha Almanya’da herhangi bir olay yaþanmadan, korumalarýn sorun çýkaracaðý var sayýlýyor ve adeta suç iþlenmeden ceza verilebiliyor. Týpký terörle mücadelede olduðu gibi.
Önlem çok önemli
Literatürde buna “önleyici müdahale” deniyor ve genel olarak da terörle mücadelede uygulanýyor. Ancak, Almanya’nýn ABD’de olanýn kendilerinde de olacaðý öngörüsüne dayalý ikinci örnek, önleyicilik konusunda Almanya’nýn ne kadar önde olduðunu gösteriyor.
Öngörüye göre, G-20 sýrasýnda çok sayýda protesto eylemi olacak ve yüzlerce kiþi tutuklanmak zorunda kalacak. Bu kadar kiþiyi, hýzla adliyeye sevk etmek gerekecek; tabi yýðýlmalar olacak. Neyse ki Almanya buna çözüm üretmiþ ve Hamburg’ta konteyner mahkemeler kurmuþ. 750 bin Avro’yamalolan bu portatif mahkemelerde 24 saat 130’dan fazla yargýç vardiya usulü çalýþacak, ayný anda 8 duruþma yapýlabilecek; dolayýsýyla kimse bekletilmeyecek. Mahkemelere, polisin “suç iþleme ihtimali” ile tutukladýklarý da getirilebilecek.
Önleyici müdahale tam da budur ve þu senaryoda muhakkak ki çok iþlevsel olacaktýr:G-20 sýrasýnda Türkiye karþýtlarý protesto yapacak, Cumhurbaþkaný’nýn korumalarý onlarýn üzerlerine atlayacak, atlamayanlarýn da atlama ihtimali hesaplanacak, Alman polisi Türk korumalarý tutuklayacak, yan yana dizilmiþ yargý odalarýna götürecek, aralarýnda ABD’de “arananlar” varsa, onlar da sýnýr dýþý edilecek. Böylece Türkiye cumhurbaþkaný korumasýz kalacak, amaprotestocular baðýrmaya devam edecek.