Galatasaray maçýn ilk 45 dakikasýnda geçtiðimiz haftalarda görmediðimiz bir futbol sergiledi. Takým pres yapýyor, ileride topa basýyor, dikine paslarla gol kovalýyor.
Maçýn ilk devresinde Çaykur Rizespor’un bir tek tehlikesi yok. Bu da Galatasaray için bir ilk. Hamza, Mustafa Denizli, Riekerink derken, tümüyle kimyasý bozulmuþ bir takým bu. Ama 3,4 idmanda bile unuttuklarý futbolu hatýrlamaya baþlamýþlar. Bu böyle devam eder mi? Yoksa gene geçmiþe dönerler mi bunu ilerleyen haftalarda göreceðiz. Ancak Tudor’la birlikte Sarý-Kýrmýzýlýlar’ýn daha düzgün top oynayacaðý kesin.
Galatasaray’ýn en büyük eksiði Sneijder’in yaný sýra iyi bir santrforunun olmamasý. Eren Derdiyok, Galatasaray’ýn aradýðý golcü deðil. Baþka takýmlarda baþarýlý olabilir belki ama Galatasaray gibi hedefleri olan takýmda Eren’le yürümez.
Baþka bir sorun da Bruma. Son dönemde Bruma’nýn morali bozuk. Geçmiþte olduðu gibi topa rahat giremiyor. Topu kaybettikten sonra da oyunu býrakýyor. Bunun nedenini sorduðumuzda gelen cevap ilginçti; yönetim Bruma’ya yeni bir sözleþme ve zam sözü vermiþ. Ancak bu lafta kalmýþ. Haklý olarak Bruma kaç para alacaðýný, ne kazanacaðýný bu sezondan sonra nerede oynayacaðýný merek ediyor. Bu da sanýrým en doðal hakký.
Galatasaray’da Tolga, Selçuk’un yerini çok rahatlýkla doðdurabilecek bir oyuncu. Selçuk’un en büyük özelliði topu yavaþlatmasý, hýzlanacak oyunu durdurmasý. Bu arada mutlaka Yasin’in yerinde Bruma’nýn olmasý lazým. Maçýn 90. dakikasýnda öyle bir gol kaçýrdý ki Yasin, bunun baðýþlanmasý mümkün deðil. Kendini Ronaldo ilan eden bir futbolcunun böylesine bir gol kaçýrmasý affedilir gibi deðil.
Galatasaray’da bu maçta gördük ki, Igor Tudor teknik direktörlük için doðru seçim. Çaykur Rizespor maçý da gösterdi ki önümüzdeki haftalarda Galatasaray çok daha iyi oynayacaktýr. Yeni transfer Ahmet Çalýk’ýn ilk 11’de olmasý þart. Sakatlýðý nedeniyle Rize’ye götürülmeyen Sneijder’in de bir an önce hazýrlanmasý gerekiyor. Galatasaray galiba sonunda doðru hocayý buldu ama biraz geç kaldý galiba.
