“Diktatör”diyorlar ama, belli ki, yönettiði ülkenin yargýsýna bile hakim deðil. Mesela, FETÖ’nün Ergenekon-Balyoz kumpaslarý sýrasýnda Ýlker Baþbuð’un tutuklanmasýna kamuoyu önünde karþý çýktý, bugün kaçak olan savcýlar “inadýna” bir eski genelkurmay baþkanýný “terör örgütü liderliðinden” içeri aldýlar, baktýk, baþka örgüt üyesi yok, TSK böylece Türk hukuk sisteminde topluca “terör örgütü” sýfatý kazandý!..
Diktatörçaresiz, “dikta”(!) ile yönettiði ülkenin kuvvetler ayrýlýðý “çýkarýn oradan” demesine izin vermiyor...
Eski emniyetçi, FETÖ’cü Yunus Dolar’ýn itiraflarý ortaya çýktý, meðerÝlker Baþbuð’un tutuklanma emri doðrudan Fetullah Gülen’den gelmiþ... MÝT TIR’larý ihaneti için hazýrlanan 5’inci iddianamede de itiraflar, kumpasýn ABD baðlantýlý olarak bizzat ayný ismin emriyle baþladýðýný gösteriyor. Dönün bakýn, “diktatörlük” bu kumpas karþýsýnda felç geçirmiþ, sorumlularýný adalet önüne çýkarmak hayli zaman almýþtý...
“Diktatör”dediðin adam, bu tür bir olay yaþandýðýnda alýr hepsini içeri, hikaye idam mangasýnýn önünde biter, bizimki, yargý süreçlerini izlemeyi tercih ediyor...
Öyle bir diktatöre sahibiz ki, yargý-emniyet-medya üçgeninde tezgahlanan 17-25 Aralýk darbe giriþimine “hazýrlýksýz yakalanmýþ!..” Dikta ile yönettiði(!) ülkenin savcýlarý, emniyet mensuplarý bir gecen ansýzýn kendisini tutuklamaya çalýþýyor, sonra, kumpasýn, Ýran’a dönük ambargoya, komþuluk hassasiyetiyle uymayan diktatörün Amerikan yönetimi tarafýndan cezalandýrýlmasý için tezgahlandýðýný görüyoruz.
“Diktatör”ne yapýyor, 2014 boyunca seçimlerde meydan meydan dolaþýp sesi kýsýlana kadar emperyalistin ve iþbirlikçilerinin bu tezgahýný halkýna anlatýp, onlardan “oy istiyor...”
Ne biçim bir diktatör bu, yönettiði devletin yargýsý, emniyeti, ordusu Amerika’dan gelen emirle hareket ediyor, hayattaki tek gücü, her seçimde halktan aldýðý oy...
“Diktatörü”,yine Amerika’dan gelen emirle, 15 Temmuz’da kendi ordusu öldürmeye kalktý, vatansever askerler, polisler ve en önemlisi sokaklara dökülen milyonlar kurtardý!..
Nasýl bir diktatörse, yönettiði devlete karþý baþý sýkýþtýðýnda sýðýndýðý tek yer halk...2007 cumhurbaþkanlýðý seçiminde “muhtýra” yedi, o da erken seçime gitti, diktatöre bak, “muhtýra” yiyor, “çare seçimdir” diyor...
15 Temmuz’u halkýyla birlikte göðüslemiþ “diktatör” galiba yine çaresiz, darbecilerin davalarý birer tiyatroya dönmüþ durumda, çareyi, yine halka ve siyasetçilere “bu davalarý takip edin, FETÖ ile mücadelenin sulandýrýlmasýna izin vermeyin” çaðrýsý yapmakta buluyor!..
Halk kaygýlý, “diktatör” endiþeli, yargý içinde yine bir þeyler mi dönüyor sorusu gündemde...
Eðer diktatörsen, çaðýr adamlarý, ver talimatýný git Külliye’ye vur kafayý yat. Yok, Külliye’yi de “uçak savar bataryalarý” koruyor, “kriptolardan biri” kamikaze dalýþý yapar mý diye, zor uyunur...
Hangi adaleti arýyorsun, söyle
Diktatörün ülkesinde ana muhalefet lideri yanýna PKK-HDP’yi ve FETÖ’cüleri almýþ, “adalet(!) yürüyüþü” yapýyor. Baþýna bir þey gelmesin diye diktatörün polisi, jandarmasý alarmda, valiler teyakkuzda, içiþleri bakaný sürekli o partiyle temas halinde...
Bütün yaþanýlanlar, aslýnda, o yürüyüþü bizzat “diktatörün” yapmasý gerektiðini gösteriyor, yargýdan en büyük darbeleri o yemiþ!..
O yapmýyor, 80 milyonun anti-emperyalist direniþinin güçlü hukukunu bir kenara koymuþ, FETÖ’cünün PKK’lýnýn hukukunu koruyan Kýlýçdaroðlu yapýyor... Ne için, MÝT TIR’larý ihanetiyle baðlantýlý bir yargý kararýný protesto için. Milli ol, çýk, “MÝT TIR’larý kumpasý, bu topraklarýn gördüðü en büyük ihanettir, kim bu iþe bulaþmýþsa cezalandýrýlmasýnýn sonuna kadar takipçisiyim” de, hep birlikte alnýndan öpüp, yanýnda yer alalým...
Demiyor, belki de diyemiyor...
Neymiþ,“duvara doðru” yürüyormuþ, oysa duvar iki yanýnda, o da, “diktatörün” ördüðü güvenlik-koruma duvarý, öyle bir diktatör ki, baþýna bir þey gelir diye yüreði aðzýnda yürüyüþün bir an önce bitmesini bekliyor...
“Provokasyon” uzmaný iki örgütün, PKK ve FETÖ’nün desteðini almýþsýn, bir þey olursa, önce yol arkadaþlarýna dön bir bak, olur mu?..
Garip bir ülke olduk...
“Darbecilerin”ürettiði tüm “kirli malzemeyi” siyasette kullanmýþ, 15 Temmuz’da da “kaçak güreþmiþ” Kýlýçdaroðlu adalet (!) yürüyüþünde, ABD’si Almanya’sý da arkasýnda, bütün bu darbeleri sadece halkýna sýðýnarak atlatmýþ Erdoðan “diktatör...”
Laik-demokrasiyisavunmak için mücadele edenler “diktatör ve yandaþlarý”, ülkeyi aðlak bir imamýn iki dudaðýnýn arasýna teslim edecek olanlarýn hakkýný arayan “adalet kahramaný...”
Geçiniz...