Gazetecilik ölmedi, ölmeyecek...



Hasan Cemalbeni yine ters köþeye yatýrdý: 'PKK terörünüsona erdirecek geliþmeler yaþanýyor, üstüne üstlük Ýsrail'den Mavi Marmara özrüde geldi, ben de Barack Obama'nýn Tel Aviv'den 'Air Force One' uçaðýyla yola çýktýðýgün THY ile ABD'ye gideyim'akýl yürütmesiyle New York'a geldim... Hasan Cemal ise daða çýkmýþ...


Milliyet'teki köþesi kaldýrýlan Hasan Cemal izlenimlerini T24 internet sitesi için kaleme aldý, ama dün neredeyse bütün gazetelerde en geniþyerin sahibi oydu...


Sevindim... Sadece Hasan Cemal'e yeniden kavuþma sevinci deðil benimki, bir tezimin doðrulanmasýda yüreðimi pýt pýt attýrdý...


Tezimi biliyorsunuz: Herkes 'gazetecilik öldü'diyor... Herkes Türkiye'de gazetecilerin 'susturulduðu'iddiasýnda... Oysa gazetecilik yeni bir biçim alýyor ve sesini duyurma imkânýherkese doðuyor; ölen eski tip gazeteciliktir ve hepimizin 'hoþgeldin yeni gazetecilik'diye sevinmemiz gerekir... Gazetecilerin, yazarlarýn susturulmasýnýn mümkün olmadýðýgünlerde yaþýyoruz... Hiçbir gazetede yazamayanlar için internet siteleri var; ilgi gösteren site çýkmazsa üçotuz parayla kendi siteni kurar, o kadar paran yoksa bedava 'blog' servisinden yararlanýrsýn...


Kýsasýþu: Okuyanýbulunduðu müddetçe söyleyecek bir þeyi olan gazeteciyi ve yazarýkimseler susturamaz...


Ýþte gördünüz: Milliyet'te yazamaz hale gelen Hasan Cemal'e T24 imkân saðlayýnca gazetelerin hepsi onun oldu ve birdenbire ülkenin bütün gazete okurlarýHasan Cemal'in okuru haline geldi.


Geliþmenin farkýna iki gazete arasýnda kaldýðým suskunluk dönemimde varmýþtým. Gazeteden ayrýldýðým duyulur duyulmaz çok sayýda internet sitesi 'Bizde yaz' teklifiyle kapýmýçalmýþ, bir-ikisi bayaðýyüksek ücretten de söz etmiþti.


Yeniliklere açýk olmakla birlikte 'eski kafalý'bir gazeteci olduðumu da o zaman fark ettim:  Ne yapayým, yazýmýhâlâbasýlýolarak görmek istiyorum... Bir internet sitesi kendilerini düþünmediðim için sitemini okurlarýyla bile paylaþmýþtý...


'Beni kovdular'diye yakaran bütün yazarlara Hasan Cemal'in izlediði yolu bir kez daha tavsiye ediyorum...


Acaba Hasan Cemal T24'te yayýmlanýr yayýmlanmaz gazetelerin de ilgi gösterdiði Kandil izlenimlerinin köþe yazarlarýtarafýndan deðerlendirilme biçimi hakkýnda ne düþünüyor?


Dün uzaktan gazetelere göz atarken konu olarak Kandil'de Karayýlanile görüþmesini iþleyen yazarlarýn, aynýmetinden birbirine taban tabana zýt görüþler çýkarmalarýçok garibime gitti. Kimi, görüþmede söylenenleri, 'Bu iþtamam, baksanýza Kandil de 'O ne derse kabulümüz' diyor'görüþüne destek sayarken, kimi 'Yandaþlar terör bitti diye bayram ediyor, ama Kandil ayak sürüyor'sonucu çýkarmýþaynýgörüþmeden...


Ne diyeceðimi bilemiyorum...


ABD basýnýþu sýrada Türkiye ile fena halde meþgul. PKK sorunuyla ilgili geliþme önemli bir yer tutuyor gazeteler ve dergilerde; Netanyahu'nun dilediði özür ise Obama'nýn Ýsrail ziyaretinin diðer unsurlarýnýgölgede býrakmýþa benziyor...


Türkiye'nin þu günlerde adýnýn ABD medyasýnda anýlmasýnýsaðlayan bir baþka konu da, onuncu yýldönümüvesilesiyle yapýlan geniþIrak Savaþýdeðerlendirmeleri... Özeti þu deðerlendirmelerin: 'Biz kaybettik... Müttefiklerimize de kaybettirdik... Kendilerini kurtarmaya gittiðimiz Iraklýlar da kaybetti... 'Kim kazandý?'sorusunun tek bir cevabývar: Türkiye...'


O hýzla bizim gazetelere baktým, acaba benzeri bir özeleþtiri görebilecek miyim diye; nerde... Sanki on yýl önce 'Savaþa girmezsek öldük bittik'diyenler onlar deðilmiþ, 'Oslo'yla Ýmralý'yla olmaz, PKK terörden vazgeçmez'tezini onlar savunmamýþ, 'Ýsrail'le baþedilmez, 'özür diletelim'ýsrarýbize çok þey kaybettirir'görüþüyle zihinleri onlar zehirlememiþ... Ne özeleþtirisi, onlara býraksan bizlerden özür talep edecekler...


Beni ters köþeye yatýrdýHasan CemalKandil'e çýkarak, ama olsun... Tezimi ispatlama fýrsatýverdiði için sevinçliyim.