Haftalar öncesinde Rizespor maçý için herkes, Galatasaray Rizespor’u yenebilir mi, Rize, Galatasaray’dan puan alabilir mi diye düþünüp, bu maçýn zorlu geçeceðini konuþsa da her iki takým da son maça gelmeden iþlerini garantileyerek bu düþünceleri ortadan kaldýrdýlar.
Durum böyle olunca bu maç klasik deyimle gazozuna bir maçtan öte deðildi. Daha da ileri gideyim; tam bir keyif maçýydý Rize’deki bu karþýlaþma.
Galatasaray zaten yedek aðýrlýklý bir kadroyla oynadý. Rizespor Deniz ve Kweuke ile etkili oldu. Galatasaray’ýn yedek aðýrlýklý bu kadrosu birþeyler yapmak istiyor ama tempolarý çok düþük, içlerinden Sabri’yi ve Hamit’i çýk, geri kalanýnýn ligi bitirdikleri iþtahsýzlýklarýndan belli. Ýlk yarýda Hamit’in etkili bir þutu var. Aslýnda tadý tuzu olmayan, heyecan vermeyen bir maç vardý Rize’de. Orta sahalar çok kolay geçilip sert hamlelerin olmadýðý al gülüm ver gülüm oyun vardý sahada. Küme düþen belli þampiyon olan belli, Þampiyonlar Ligi’nde ön eleme oynayacak belli geriye keyif alacaðýmýz bir maç izleyelim dedik ama özellikle ilk yarýda kimse bu maçý izlemekten mutlu olmadý.
52’de Eren Albayrak duran topu direkt kaleye doðru kullandý. Sinan Bolat’ýn yetersiz hamlesi, duruþ eksikliði ile birleþince 6 maç sonra Galatasaray kalesinde ilk kez gol gördü. Kweuke ile yine bir pozisyon yakaladý Rizespor ama iyi kullanamadý ve direðe niþanladý. Rize kapandý, Galatasaray çok pasla kaleye gitmeyi düþündü bu dakikadan sonra. Pandev’in kafa vuruþundan baþka Aslan, 2. yarýda baþka pozisyon bulamadý. G.Saray’da bir an önce maç bitse de Ýstanbul’a gitsek diye düþünen oyuncular topluluðu göze çarptý.
Esas garibime giden Rize gibi dinamikleri yüksek, spora önem veren bir þehrin insanlarýnýn bu güzelim stadý bomboþ býrakmalarý. Futbolculuðumda Rizespor’un maçlarý dolup taþardý. Ne oldu bu seyirciye?