Fadime ÖZKAN
Fadime ÖZKAN
fozkan@stargazete.com
Tüm Yazıları

Gazze Risalesi

çok acı çektin, Gazzeli Yusuf, oğlum, çok acı çektin 

ve bu kadar acı için çok küçük bu ‘Filistin’. 

dünyayı iste, bütün bir yeryüzünü, 

duvarsız, tel örgüsüz, mayınsız 

ve silahsız yeryüzünü, hepimiz için, 

***  

çok acı çektin, önce sen çığır bu türküyü!  

göğsüne yaslayıp kulağını geleceğin, 

önce sen duyur, bu yüceler yücesi ülküyü, 

bu en büyük vuruntusunu aklın ve kalbin 

ve bir amentüye dönüştür onu! 

  ***

çok acı çektin, yapabilirsin bunu, 

çok acı çektirdik sana, dönüştürebilirsin 

dokunduğun her şeyi, her şeyi som altına, 

hakkında konuştuğun ya da sustuğun 

her fikri, her tezi gökçe bir manifestoya. 

***

çok acı çektin, dönüştürebilirsin, 

ip atlarken, sapan atarken ya da uyurken 

beşikte, kaldırımda ya da yıkıntıların altında 

can veren kardeşlerinin dudaklarında donan kıpırtıyı 

büyük insanlık oratoryosuna. 

***  

dönüştürebilirsin yoksulların yakarışlarını 

tanrının bütün evlerinde 

dudaklarda ve yüreklerde kopan, 

sonra dalga dalga büyüyen, yayılan 

ve tankları, panzerleri önüne katıp götüren, 

***  

roketleri, obüsleri, havan toplarını, 

insanın beyninden, kalbinden 

ve dilinden büyük bütün silahları 

ve silah tüccarlarını, silah çetelerini, 

devletleri, kaleleri, kodesleri ve kafesleri, 

***  

kralları, emirleri, müebbet başkanları 

önüne katıp savuran gül fırtınasına. 

dönüştürebilirsin bütün acıları, 

bütün duaları, bütün çığlıkları, 

uyuyanların üstünü örten bir gül tufanına, 

***  

açları doyuran, küsleri barıştıran, 

evsizlere ev, yarsızlara yar olan 

yerle göğü insanın yüreğinde buluşturan 

bir gül zamanına, gül umranına, 

gül toplumuna, gül insanına. 

Cahit Koytak 

Gazze Risalesi / IV / 16 Ocak 2008