19 MAYIS kutlamalarýyla ilgili tartýþmalar sürüyor. Oysa bu tür kýsýr tartýþmalar yerine gençlere ve gençlik politikalarýna iliþkin çalýþmalara aðýrlýk vermek gerekir. Deðiþen ve geliþen Türkiye, 1930’larýn kutlama anlayýþýný elbette sürdüremez.
1 Nisan tarihli ‘Gençler ve Ýzmir’ baþlýklý yazýda iki araþtýrmadan biraz daha geniþ söz etmek gerektiðini vurgulamýþtým. Bunlardan biri MetroPOLL Stratejik ve Sosyal Araþtýrmalar Merkezi ile Milli Türk Talebe Birliði’nin birlikte gerçekleþtirdiði 2010 tarihli ‘Üniversite Gençliði Araþtýrmasý -Türkiye’deki Üniversite Gençliðinin Profili’ adlý çalýþmaydý.
Bildiðim kadarýyla MetroPOLL bu araþtýrmayý iki yýlda bir tekrarlýyor.
Yenisini bekliyoruz. Bu araþtýrmanýn bulgularý, üzerinden iki yýl geçmiþ olsa da önemli. Ýnternet kullanýmý bir hayli yüksek çýkmýþ gençler arasýnda. O günden bugüne Türkiye iletiþim konusunda çok yol aldý. Sigara ve alkol alýþkanlýðý, bir hayli endiþe verici düzeylerde. Lisede aldýklarý eðitimin üniversite eðitimlerine yeterince katký saðlamadýðýný ifade ediyordu gençler. Bu da bizi lise müfredatý üzerinde çalýþmaya mecbur ediyor. Halen okuduklarý bölümün, kendilerini hayata yeterli düzeyde hazýrladýðýný düþünenlerin oraný yüzde 67. Öðrencilerin yaklaþýk yüzde 60’ý hocalarýnýn mesleki ve bilimsel yeterliliðini ‘Ýyi veya çok iyi’ olarak deðerlendirmiþler. Hiç bir yabancý dil bilmeyenlerin oraný yüzde 15 civarýndaymýþ iki yýl önce. Gençler arasýnda en çok okunan gazeteler arasýnda, düþünce aðýrlýklý gazetelerin okunma oraný haber ve magazin aðýrlýklý gazetelere göre daha az çýkmýþ. Ülkemizin geleceði açýsýndan ele alýnmasý gereken bir sorun deðil mi bu?.. Buna gençlerin yarýsýndan fazlasýnýn dergi okumadýðýný da ilave edersek sorunun boyutlarý daha da büyür. ‘Türkiye’nin Gençlik Profili’ adlý çalýþma çok yeni. SETA bünyesindeki bu araþtýrma yukarýdakinden farklý. Birincisi sadece üniversite öðrencilerini ele alýrken bu çalýþma her kesimden gençler üzerine eðilmiþ. Amaç, gençlik politikalarýna katký sunmak. Bu tür bilimsel çalýþmalara þiddetle ihtiyaç var. Gelecek kaygýsý her fertte ve toplumda kaçýnýlmaz olarak mevcut. O halde bunu bilerek planlamak gerekmez mi?..
Ýþte bu anlayýþla Gençlik ve Spor Bakaný Suat Kýlýç, on binden fazla gençle yapýlan bu çalýþmanýn desteklenmesini saðlamýþ.
Bir kitap halinde yayýnlanan araþtýrmanýn detaylarýna SETA’nýn internet sitesinden de eriþmek mümkün. Yer darlýðý sebebiyle önerileri sýralamak daha faydalý olacak sanýrým. Koordinasyon eksikliði önemli bir bulgu olarak ortaya çýkmýþ. Bunu gidermek için gençlerin de temsil edildiði bir kurul ihtiyacý vurgulanmýþ. Gençlik ve sporla ilgili verilerin sistematik olarak toplanmasý ve klasifiye edilmesi, geleceði planlamak ve ihtiyaçlarý tespit açýsýndan önemli bulunmuþ. Sosyal güvencesi olmayan gençler için ÇSGB ile iþbirliði önerilmiþ.
Yabancý dil bilmeyenlerin oransal fazlalýðý dikkate alýndýðýnda, okullarda konuyu sil baþtan ele alma ihtiyacý açýkça ortaya çýkýyor. Milli Eðitim Bakaný Prof. Ömer Dinçer’in bu konuda derin bir inceleme yaptýrdýðýný söyleyebiliriz.
Gençlerin kitap ve gazete okuma alýþkanlýðý, 12 Eylül’ün gençleri toplumsal sorunlardan uzak tutma anlayýþýnýn da etkisiyle bir hayli düþük çýkmýþ. Yanlýþ bir eðitim sisteminin bu tür sorunlara yol açmasý kaçýnýlmaz. Eðitim sistemimizi her açýdan ele almakta hükümetin ne kadar haklý olduðunu teslim etmemiz gerekiyor. Sosyal medyanýn gençler arasýnda hýzla yayýldýðý belli. Gençlere yönelik çalýþma ve etkinliklerin duyurulmasýnda bu aðlarý kullanmak da önerilerden birisi.
Gençliðe dair bir güzel kitap var masamda: ‘Türkiye’nin ‘Ölmeyen’ Babasý - Atatürkçü Gençliðin Ýmkânsýz Yasý’. Zevkle okudum. Size söz, bu kitabý ayrý bir yazýda ele alacaðým. Çok deðiþik bir alaný kurcalýyor Hilâl Kaplan. Boðaziçi Üniversitesi’ndeki yüksek lisans tezini nefis bir anlatýmla sunmuþ. Kitabýn çatýsýný, baþörtülü haliyle Atatürkçü gençlerle yaptýðý yüz yüze görüþmeler oluþturuyor.