General eli öpmekten bitap düşmüşsün, hâlâ konuşuyorsun!

Ben de Hadi Özışık gibi düşünüyorum: “El öpmenin bir karşılığı var bayramda... Harçlık! TGRT Haber muhabiri Sultan Akten, unutulmaya yüz tutmuş geleneğimizi Başbakan Erdoğan üzerinden dünyaya duyurdu: Büyüğümün elini öperim harçlığımı kaparım! Sultan’ın yaptığı spontane gelişen bir şey değildi. Planlanmıştı. Başbakan’dan BAYRAM HARÇLIĞI alarak herkesin konuştuğu bir haberin altına imza atacaktı. Öyle de yaptı...”

Hayır, öyle olmamış...

Bu, gazetecilik adına büyük bir yüzkarasıymış... “Yandaş gazetecilik modelinin” bir örneğiymiş. Bu muhabir derhal meslekten, ülkeden, hatta vatandaşlıktan tart edilmeliymiş...

İsmi cismi olan bir sürü meslektaş, sosyal medya aracılığıyla el öpme hadisesini (daha doğrusu “mizansenini”) kınadı. Bir el öpme ameliyesinin gerçekleşmediğini, Başbakan’ın el öptüren siyasetçilerden biri olmadığını bile bile üstelik...

Bu “bir sürü meslektaş” arasında, vaktiyle karargahtan çıkmayan, Paşa’dan gelen her haberi “emir” telakki edip manşete çakan meslek büyüklerimiz de var. Ki, nerede bir asker görse karşısında hizalanan ve “el öpme vaziyeti” alan arkadaşlar bunlar...

Birçoğunun alnında Demirel’in ve generallerin el izi var.

Hâlâ silinmedi ve o utançla dolaşıyorlar.

Mahut mizansene en sert tepki, “Çağdaş Gazeteciler Derneği” adlı kuruluştan geldi.

Belli ki şakadan, mizansenden, bayrama has ritüellerden hoşlanmıyor bu katı arkadaşlarımız.

Buyurmuşlar ki, “TGRT muhabirinin Başbakan’a ‘Devlet Baba’ demesi ve ondan bayram harçlığı dilenmesi, yaptığı mesleğin gerekleriyle hiç tanışmamış olduğunu göstermektedir. Başbakan’ın verdiği ‘harçlığı’ alan gazeteci, mezarı kazılan gazetecilik mesleğinin mezar taşı olmuştur. Onlarca meslektaşı düşünceleri nedeniyle cezaevlerindeyken, bine yakın öğrenci hapishanelere tıkılmışken, ülkede uluslararası komplolarla savaş çığırtkanlığı yapılıyorken, görevleri başındaki gazeteciler polis şiddetinin en kötüsüne maruz kalıyorken bir gazeteci Başbakan’dan bayram harçlığı alıyorsa, bunun adı cehalet, bunun adı rezalet, bunun adı mesleğe ihanettir.”

Konunun “tutuklu öğrenciler”le ne alakası var, ayrıca hangi meslektaşımız “düşüncesinden” dolayı içeride tutulmaktadır bilmiyoruz ama bir bayram ritüeliyle “cehalet”, “rezalet” ve “ihanet” sözcüklerini yan yana getiren ve hiç utanmayan bu arkadaşlarımız, gazetecilik tarihimizdeki cehalet, rezalet ve ihanet örnekleriyle ödeşmişler mi ki, böyle şedit açıklamalar yapmaya hak kazanabiliyorlar?

Bakıyoruz ve “meslek cinayetlerinin” işlendiği hiçbir dönemde bu arkadaşları göremiyoruz.

Mesela, bir “28 Şubat rezaleti” yaşandı...

Karargah çıktılarının manşetleri süslediği o netameli dönemde bir sürü gazeteci fişlendi, bir sürü gazeteci işinden atıldı, bir kısmı andıçlandı, birçoğu hakkında sayısı binleri bulan “ceza davaları” açıldı...

Neredeydi bu arkadaşlar?

Bayram harçlığı mizanseninden haber çıkarmak cehalet, rezalet ve mesleğe ihanettir de, “darbe destekçiliği” yapmak nedir?

Darbecilerin “Kurucu Meclis” üyeliğine tamah etmek nedir?

Paşa’yı hasta yatağında ziyaret edip, “Ne zaman müdahale etmeyi düşünüyorsunuz Paşam?” diye sormak nedir?

Devletle akçalı işlere girmek nedir?

Karton fabrikası için teşvik dilenmek nedir?

Darbe destekçiliğinin ödülü olarak birer bankaya, birer enerji dağıtım şirketine sahip olmak nedir?

Konu Erdoğan olacak da, “Abdülhamit dönemi” hatırlatılmayacak... Mümkün mü?

Efendim, basın tarihine “Abdülhamit dönemini aratan” bir dönem olarak geçecek AKP iktidarı döneminin yarattığı gazetecilik buymuş...

Bırakın Abdülhamit dönemini...

Mustafa Kemal Paşa dönemine ne diyorsunuz? İstiklal Mahkemesi’nin kıydığı gazetecilerle ilgili bir çift sözünüz var mı? “Takrir-i Sükûn” nedir? İsmet Paşa bu yasayla ne eylemiştir? Hangi gazeteler bir “gece yarısı kararıyla” kapatılmıştır? Hangi gazeteciler “özür dilemeleri karşılığında” ipten alınmıştır? Sabahattin Ali kimdir? Nazım Hikmet, Kemal Tahir, Eşref Edip, Arif Oruç, Necip Fazıl Kısakürek ve Ahmet Emin Yalman’a kimler gadretmiştir? Tan gazetesinin yakılıp yağmalanması “teşebbüs-i vatanperveranesinde” hangi meslek büyüleriniz “nümayişçi” olarak bulunmuştur?

Bu soruların cevabını verin, ondan sonra konuşun...