Generallerin günü

“Vesayet günlerinin” alýþkanlýðýyla Genelkurmay Baþkaný Orgeneral Hulusi Akar’ýn, Amerikalý ve Rus mevkidaþlarýyla Suriye-Irak hattýnda bir “anlaþma saðladýðýný” ve Türkiye’nin yeni dönem yol haritasýnýn ortaya çýkmýþ olabileceðini düþünenler olabilir, hayýr...

Antalya’da bir araya gelen üç genelkurmay baþkaný Akar, Dunford ve Gerasimov’un ortak özelliði, “sivil otoritenin kontrolündeki” ordulara komuta etmeleridir. Üçü de, toplantý sonrasý ayný iþi yapacak, Erdoðan, Trump ve Putin’e, geniþ bir rapor sunacaklar, bu raporlarda, muhataplarýnýn Suriye-Irak’taki muhtemel adýmlarý da yer alacak...

Bu raporlarý Erdoðan, Trump ve Putin deðerlendirecek ondan sonra Suriye-Irak hattýyla çok yakýndan ilgili, ordularý o coðrafyada fiilen karþýlaþmýþ yönetimlerin kararlarý ortaya çýkacak...

Üç general, Antalya’da esas olarak, her biri artýk zýrhlý konvoylarla ayný bölgelerde dolaþan üç ordunun birbiriyle bir kaza veya yanlýþ anlama sonucu çatýþmasýný önleme amacýyla bir masaya oturdular, teknik ve ancak generallerin çözebileceði bir iþ, umarýz gereken tedbirleri yaþama geçirmeye baþlamýþlardýr...

Çünkü NATO müttefikimiz Amerikan ordusu, desteðimizdeki ÖSO’ya karþý PKK-YPG unsurlarýný korumak için Münbiç’in kuzeyinde bayrak gösteriyor, son dönemde iliþkilerimizi ýsýttýðýmýz Rusya ise, ayný bölgede yeni manevralar oluþturuyor...

Bu durumda haklý olarak kaygýlýyýz: Suriye’ye sýnýrý olup bölgede asker bulunduran tek ülke olarak ya, elimizden bir kaza çýkarsa...

Savaþ alaný bu... Kimin kim olduðunu nasýl fark edeceksin, karþýdan gelen Amerikalý mý, Rus mu, yoksa DEAÞ’lý, PKK’lý mý? Sonuç olarak ateþleme mekanizmalarý 25-30 yaþlarýnda gençlerin elinde... Zor iþ...

 

Putin-Erdoðan buluþmasý...

 

Cumhurbaþkaný Erdoðan’ýn iki günlük Moskova ziyaretinin zamanlamasý bu açýdan önemli. Ýliþkilerin yeniden ýsýtýlmasý sürecinde düzenli görüþen Erdoðan ve Putin’in askerlerinden aldýklarý raporlar doðrultusunda ulaþabilecekleri mutabakatlar var kuþkusuz...

Erdoðan-Putin (baðlantýsýndan Trump) DEAÞ gibi bir örgütü Ortadoðu’dan temizlemek için “üçlü askeri mutabakatý” öne çýkartacak adýmlar atabilir. Bu, ayný zamanda Suriye-Irak hattý açýsýndan kalýcý istikrarýn da kapýsýný aralayacak bir geliþme olacaktýr. Pentagon’un, Rakka operasyonunda ýsrarla YPG-PKK unsurlarýný kullanma gayreti, bu geliþmenin önündeki en büyük engel olarak duruyor... Rusya’nýn Münbiç manevrasýndaki ana yaklaþým ise ÖSO’dan duyduðu rahatsýzlýktan kaynaklanýyor...

Bu nedenle, Türkiye-ABD-Rusya arasýnda DEAÞ’la mücadele zeminli bir ortaklýk çýkmasý bir hayli zor görünüyor...

Devamýnda ortaya çýkacak ana teklif ise, Suriye’de istikrarýn Türk-Rus-ABD askeri kontrol bölgeleri üzerinden saðlanmasý olacaktýr...

Ýki küresel gücün Münbiç manevralarý, Suriye’de bölge ülkelerinin güçlü varlýðýný istemediklerini ortaya koymaktadýr, nitekim, altý yýldýr Suriye-Irak hattýndaki tüm geliþmelerin merkezinde olan Ýran’ýn adým adým kendi sýnýrlarýna doðru yönlendirildiði de dikkat çekiyor...

Antalya’dan dünya ajanslarýna düþen o fotoðraf, aslýnda, Ýran için, Obama döneminde kendisine sunulan manevra alanlarýnda uyguladýðý þýmarýklýðýn sonuna gelindiðini gösteriyor...

Nitekim, Ýsrail Baþbakaný Netanyahu da bugün (9 Mart) Moskova’da olacak ve Putin ile bir görüþme yapacak, bu görüþmede, Ýran’ýn, Suriye’de elde etmeye çalýþtýðý üstünlükten rahatsýzlýðýný Rus lidere aktaracaðýný ve Suriye’de Ýran’sýz bir çözüm için yola çýkýlmasý gerektiðini aktaracaðýný açýkladý bile...

Kuþkusuz, Putin, benzer görüþleri Erdoðan’dan da duyacaktýr...

Antalya’daki “generallerin günü”ne bakarak çok fazla þeyler söylenebilir, hatta birçok komplo teorisi de üretilebilir...

Oysa, bildiðimiz tek gerçek var...

Irak-Suriye-Lübnan hattýnda kartlar yeniden karýlýyor ve Türkiye, alandaki gücü nedeniyle masadaki konumunu güçlendirmiþ durumda...

Artýk bu bölgede, Türkiye’nin hassasiyetlerini ýskalayacak hiçbir siyasi formülün yaþama geçmeyeceði ise ana gerçektir...