Gerçek mutabakat milletin iradesidir Sayın Kılıçdaroğlu…

Yıllardır izlemekten bıktığımız sahneler yine gösterime sokuldu.

CHP, sandıkta elde edemediği sonuca, algı operasyonları ile ulaşmaya çalışıyor.

Gerçi yöntemi baya geliştirmişler! Önceki seçimlerde kullandıkları “Trafoya kedi girdi, oylar çöpten çıktı” gibi söylemler yerine, “Zarflar mühürsüz, 2,5 milyon oy geçersiz” gibi daha nitelikli (!) yöntemlere başvurdular.

Garip bir demokrasi anlayışları var, “Yüzde 51,4 yeterli değil, referandumun iptal edilsin” diyorlar!

Mesela, yüzde kaç oyla muteber olacaktı?

Bundan önceki anayasalar halkın yüzde kaçının mutabakatıyla hazırlandı?

Deniz Baykal yüzde 70 dedi ama CHP’nin başka bir “denizci” vekili, herkes “Evet” dese bile sonucun geçerli olmayacağını söyledi.

“Köylüler, bilmeden” Evet demiş!

Meğer bir bildiği varmış!

“Şehirli, okumuş ve kültürlüler ‘Hayır’ demiş. ‘Evet’ diyenler ise kırsal kesimdeki sıradan insanlarmış…”

Eyvahlar olsun, ben; demokrasi yolunda epeyce mesafe kat ettiğimizi zannediyordum ama maalesef sadece “Göbeğini kaşıyan adam”ın etrafında dolaşıyormuşuz.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Doğan Grubu’na 15 Temmuz’un “İstiklal Madalyası”nı taktı ama milletin kararına rağmen onlar vesayet hamiliğine devam ediyor.

A be arkadaşım, İstanbul ve Ankara’daki yüzde 1 farkla çıkan “Hayır”ı ölçü alarak bu değerlendirmeyi yapıyorsun da, aynı şehirlerdeki “Evet” oyu veren yüzde 49’u ne yapıyorsun?

Yine aynı kanalda, "Evet diyenlerin yüzde 80’i neye evet dediğini bilmeden oy verdi" tespiti yapıldı!

Bu da başka bir “Göbeğini kaşıyan adam” sendromudur. Millete hakarettir, bölücülüktür.

Halkın kararını hazmetmeyi bir türlü öğrenemeyen bu kafanın sosyal medya versiyonları da, “Yerini bile bilmediğimiz birkaç il 'evet' dedi diye başkanlık kabul ediliyor. Al o illeri, onlara başkanlık yap” diyecek kadar savrulmuş durumdalar.

Kılıçdaroğlu’nun işi bu sefer zor…

Değerli dostlar, bütün bunlar sekiz seçimdir ezberlediğimiz, “Cambaza bak” oyununun farklı sahneleridir.

Pazar akşamı “Evet” kararı netleşmeye başlayınca CHP Genel Merkezi önünde “Kemal istifa” sloganları yükselmeye başladı.

Tam da bu sıralarda Kılıçdaroğlu, “YSK maç ortasında kural değiştirdi” açıklamasını yaptı ve kurmayları da “Referandum iptal edilmeli” buyurdu!

Bu yaygara arasında “İstifa” çağrıları kaybolup gitti.

“Cambaza bak” taktiği şimdilik işe yaramış oldu!

Ama ne hikmetse propaganda sürecinde en çok çalışan Deniz Baykal, Kılıçdaroğlu’na barikat görevi yapan bu meşruiyet tartışmasına hiç girmedi.

Mutabakatı halk yaptı…

Bu referandum, zaten bu tür masa başı yöntemlerinizi bertaraf etmek için yapıldı.

Gündemi bir süre saptırabilirsiniz ama bu sefer durumu kurtaramazsınız. Kılıçdaroğlu’nun siyasi ömrü ilk seçime kadardır.

Sayın Kılıçdaroğlu bunu anlamış olacak ki “yeni anayasa için toplumsal mutabakat”tan bahsetmeye başladı.

Madem mutabakatı bu kadar önemsiyordunuz da beş yıldır nerelerdeydiniz? Anayasa Mutabakat Komisyonlarında neden ipe un serdiniz?

Neden, Türkiye’nin asıl problemini tartışmaya ambargo koydunuz, “Yönetim sistemi varsa biz yokuz” deyip komisyonu terk ettiniz?

Bugün de bu mutabakat iddianızda samimi iseniz halkın kararına saygı duymayı öğrenmeniz gerekir Sayın Kılıçdaroğlu.

Çünkü, gerçek mutabakat millet iradesidir…