Görülmekte olan 15 Temmuz darbe ve FETÖ çatý davalarýnda FETÖ’cü sanýklarýn tamamý yalan, inkar ve iftiraya sýðýnmakta. Suçüstü yakalanýp itirafta bulunanlar, örgüt mensubu olmayanlarýn bilemeyeceði detaylarý aktaranlar dahi mahkemede “ben yapmadým, FETÖ’cü deðilim, ilk ifademi iþkence altýnda verdim” diyebiliyor.
Somut delillere raðmen sistematik olarak yapýyorlar bunu.
Tek tip savunmalarýn davalarý sulandýrarak tartýþmalý hale getirmek, FETÖ ile mücadele konusunda halký yýldýrmak, kafalarý karýþtýrmak ve darbe-iþgal suçunu ört bas etmek için yaptýrýldýðý açýk.
O yüzden sanýklarýn inkar ve iftira içeren son ifadelerine deðil o ilk ifadelerine, itiraflarýna ve delil hükmündeki ses kayýtlarýna bakalým diyorum. FETÖ konusundaki tek gerçek orada çünkü…
Gülen terör örgütünün emellerine izin vermemenin bir yolu da budur; gerçeði yüzlerine çarpmak.
Terörist yaverin ifadesi
Genelkurmay Baþkaný Hulusi Akar’ýn yaveri iken darbe suçundan yargýlanan Levent Türkkan tiyatronun en somut örneklerinden biri.Ýlk ifadesini þimdi inkar etse de 15 Temmuz’un hemen akabinde suçunu itiraf etmiþ ve belli ki hayatýnda ilk kez doðrularý þöyle söylemiþti:
"1989'da Iþýklar Askeri Lisesi sýnavlarýna girdim. Sýnavdan önceki gece sorularý verdiler. Cemaatte kesin bir gizlilik ve ketumiyet vardýr. Herkes kendi abisini bilir. Genelkurmay'da emir subaylýðý görevine getirildikten sonra cemaat adýna verilen görevleri yerine getirmeye baþladým.Necdet Özel Paþa'yý sürekli dinliyorduk. Dinleme cihazýný Türk Telekom'da çalýþan 'Abi' verdi. Haftada bir cihazlarý götürüp 'Abi'ye veriyordum. Necdet Özel Paþa, Hulusi Akar Paþa ve Yaþar Güler Paþa döneminde dinleme yapýldý. Ben darbeyi 14 Temmuz 2016 Perþembe günü saat 10.00 sýralarýnda öðrendim. Genelkurmay'da görevli bir kurmay bana; Cumhurbaþkaný, Baþbakan, Bakanlar, Genelkurmay Baþkaný, Kuvvet Komutanlarý ve Orgenerallerin tek tek alýnacaðýný, sessiz sedasýz iþin bitirileceðini, iþin gece 03.00'te yapýlacaðýný söyledi. Darbenin yapýlacaðý gün görevimin Hulusi Akar Paþa'yý etkisiz hale getirip iþi kolaylaþtýrmak olduðunu söyledi. Sonra özel kuvvetler gelip, alacaktý. Ben bana verilen görevi sorgulamadan kabul ettim. O gece yani perþembe gecesi benden sorumlu olan abinin evine gittim. Darbe haberini alýnca neler olduðunu anlamak için merak üzerine gittim. Normal zamanda abilerin evine haberleþerek gideriz. Bana niye geldin diye sordular. Ben onlara yarýn bir faaliyet olacak bilginiz var mý diye sordum. Kýzdýlar, nerden biliyorsun, kime bahsettin, sana kim söyledi, dediler. Ben de Albay Orhan Yýkýlkan'ýn söylediðini bildirdim. Sýký sýký tembih ettiler. Hiç kimseye hiçbir yerde hiçbir þey söylemeyeceksin, olay çok gizli devam edecek, deþifre olmayacak dediler.”
FETÖ koðuþlarda yaþýyor
15 Temmuz darbe davasý sanýklarýnýn neredeyse tamamý, itiraflara, somut delillere raðmen FETÖ ve darbeyle ilgileri olmadýðýný savunmaya, 'maðdur edebiyatý' yapmaya kalkýyorlar.
Davalarý takip edenlerin izlenimleriyle FETÖ soruþturmalarýný yürütmekle görevli yetkililerin ortak kanaati ayný:
15 Temmuz sanýklarý hala FETÖ talimatý alýyor, FETÖ stratejisi uyguluyor. Bunu da cezaevlerinde yeniden örgütlenerek, imam-abi sistemiyle yapýyor.
Star’ýn haberine göre FETÖ’nün koðuþlarda örgütlenebilmesinin birkaç yolu var. Birisi, sanýk avukatlarýnýn örgüt içi talimatlarý içeriye taþýyor olmasý, bir anlamda örgüt kuryeliði yapmasý.
Diðeri de mevzuat kaynaklý. Buna göre sanýklar farklý koðuþlarda olsalar da ilgili yasanýn tanýdýðý hakla, haftada bir saatliðine 10'ar kiþilik gruplar halinde bir araya gelebiliyorlar. Akli vicdani melekelerini kaybetmiþ, iradelerini bir sapkýna teslim etmiþ mankurtlara talimat vermek için bir saat yeter de artar bile.
FETÖ’nün cezaevlerinde örgütlenmesinin önüne mutlaka geçilmeli. Yasal düzenleme gerekiyorsa, yapýlmalý.
