Çarşamba günü Ankara Cumhurbaşkanlığı Köşkü'nde, Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın riyâsetinde Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud ve Etiyopya Başbakanı Abi Ahmed bir araya geldi. Liderler, 8 ay önce başlatılan Ankara Süreci kapsamında iki ülke arasındaki gerginliğin sona erdirilmesi konusunda anlaştılar. Başkan Erdoğan'ın şahitliğinde el sıkıştılar. Türkiye'nin bu hamlesiyle terör devleti İsrail'in Afrika'daki hesaplarını bozmuş oldu.
Perşembe günü ise Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanı İbrahim Kalın Suriye'nin başkenti Şam'a gitti. Planlanan görüşmelerin ardından, Suriyelilerin büyük tezahüratıyla Emevî Camii'ne gidip namaz kıldı. Yanında HTŞ lideri Colani'yle birlikte...
Terör devleti İsrail, Suriye'deki askeri araç ve silahların mücahitlerin eline geçeceği korkusuyla Suriye'deki askeri üsleri vuruyor. MİT Başkanı İbrahim Kalın'ın üzerinden Türkiye'nin vermiş olduğu mesaj başta İsrail ve müttefiklerine! Gazze gibi küçük bir yerde Hamas mücahitleriyle başa çıkamayan terör devleti İsrail'in Suriye'de nefesinin kesilmesi an meselesi. Nitekim İsrail Ordusu'nun içinden Suriye'de ilerlemenin çılgınlık olacağı sesleri yükselmeye başladı.
Başkan Erdoğan liderliğindeki Yeni Türkiye'yi sadece Erdoğan'ın muhalifleri değil Erdoğan'ı destekleyen kimi kesimler de anlayamıyor. Yeni Türkiye'nin, düşmanı beklemek yerine düşmanı ininde imha edici taarruz ruhu anlaşıldığında yukarıda aktardığım iki hadisenin ne manaya geldiği anlaşılacaktır.
Türkiye'nin hamlelerini anlayan İran ve İsrail Türkiye'deki unsurları üzerinden sosyal medyada yönlendirici yalan haberlerle halkımızın aklını bulandırmaya çalışıyorlar. Yaydıkları en büyük vesvese de "Esed çok kolay devrildi, bunda bit yeniği var". Bu vesveseyle İran Suriyeli mücahitleri ABD/İsrail'le işbirliği içinde gösterirken İsrail de her şeyin kendi kontrolünde havasını verip Gazze'de çizilen karizmasını düzeltme derdinde.
Malumunuz ABD/İsrail'in propaganda gücü karşısında zihinleri iğdiş olanlar için ABD/İsrail mutlak güç! Onların gözünde ABD/İsrail'in istemediği hiçbir şey olmaz! Bu noktada insanın "Madem ABD/İsrail'in istemediği hiçbir şey olmaz o zaman neyin mücadelesini veriyorsunuz, ABD/İsrail'e biat edin." diyesi geliyor.
Esed'in düşmesi çok kolay oldu demek...
Yıllarca Sednaya Cezaevi'nde tecavüze uğrayan Suriyeli kadınlara sorun bakalım...
Esed zulmünden kaçarken denizde boğulup kıyılarımıza vuran Aylan bebeğe sorun bakalım...
Yakılan, kimyasal silahlarla zehirlenerek katledilen Suriyelilere sorun bakalım...
Hadi, hadi sorun "Esed çok mu kolay devrildi?"
Var mı yüzünüz?
İranî ve İsrailî vesveselerinizi bize bulaştırmayın.
Nice olmaz denilenler oluyor lakin onu görecek göz nerede?