Gezi ruhu diye diye, þiddeti meþrulaþtýrdýlar. Gezi ruhu dediler, yeni bir sosyoloji dediler, Alevi gençleri sokaklara döktüler.. Adliye basýlmýþ, kimbilir hangi zor koþullarda okuyarak savcý olmuþ bir halk çocuðu, Mehmet Selim Kiraz, alçakça öldürülmüþ. Ýçimiz kan aðlýyor.
Ama birileri utanmadan, hala kutuplaþmadan söz edebiliyor..
Gezi’ye çýkmadý ve desteklemedi diye, Kürt hareketine öfkeli eleþtiriler yönetenler, burada umut kalmayýnca, bu defa Alevi yurttaþlarýmýzý hedefe koyan kanlý bir planý harekete geçirdiler.
Adliye baskýný bu karanlýk planýn bir parçasýdýr.
Amaç Alevi kardeþlerimizi kanlý bir oyunun içine çekmektir.
Türkiye’nin terörle mücadelesi, yeniden düþünülmelidir. Meselenin sadece istihbarat önlemleri ve paylaþýmýndan ibaret olmayan bir yaný var.
Türkiye bir NATO üyesi ve AB’yle müzakere yürüten bir ülke olmasýna raðmen, terörle mücadelesinde bugün yalnýz bir ülkedir.
Burada cinayet iþleyenler, yýllarca AB üyesi ülkelerde saklanabiliyor, iade edilmiyor ve Yunanistan baþta olmak üzere, Türkiye’deki terörist eylemler dýþarýda planlanýp hayata geçiriliyor.
Yunanistan’ýn içini karýþtýrmak isteyen terörist bir grubun, Türkiye’de üslendiðini düþünün, yer yerinden oynardý.
***
Þu gerçeðin altýný çizelim: Terörle mücadeleyi, devlet ancak halkla beraber çözüme kavuþturabilir.
Mehmet Selim Kiraz’ýn öldürülmesiyle, Hrant Dink’in öldürülmesi arasýnda hiçbir fark yoktur. Tetiði çekenlerin ideolojik saplantýlarý farklý olsa da, amaç bir ve aynýdýr.
Þu soruyu sormak gerekir, Hrant Dink’in cenazesine 200 bin insan katýldý. Peki ayný kitlesel halk katýlýmý bu cenazede neden yok?
Olmamalý mý?
Elbette olmalý.
Teröre baþvuranlara, terörü kendi siyasi amaçlarý için kullananlara cevabý halk vermedikçe, terör bu ülkede bitmez.
Ýspanya’da, Bask’ta ve daha bir çok ülkede, terör eylemleri bittiyse, bu her þeyden önce, Ýspanya halkýnýn yüz binlercesinin, hatta milyonlarcasýnýn sokaklara dökülüp terörü lanetlemesiyle mümkün olmuþtur.
Kýrk yýldýr kan akýyor bu ülkede, ama bu kaný akýtanlara, halkýn güçlü bir cevabý maalesef olamadý.
PKK savaþý durdurdu ya, Gezi saman alevi gibi parlayýp söndü ya, öfkeden kuduruyorlar..
***
Yetti mi acaba, kendi huzurlu köþelerinde viskilerini yudumlayýp, roman yazarken, Gezi’ye katýlan gençlere barikat kurup savaþmalarýný isteyen, yetmiþ yaþýndaki merhametsizlere Siirtli Mehmet Selim Kiraz’ýn akan kaný yetti mi acaba?
Gezi’deki gençlere seslenip, ‘Hadi devrimin ilk þehidi olmak için sokaklara!’ Diye yazý yazanlara sormak lazým þimdi:
- Devrimin ilk þehidi, tanýmadýðý bilmediði bir insaný acýmasýzca öldürenler midir acaba, devrim þehitleriniz bunlar mý sizin?
Gezi’ye methiye dizen, yeni bir sosyoloji olarak selamlayan akademisyen unvanlý hanýmlara beylere de sormak lazým þimdi:
Bu mu yeni sosyolojiniz?
Mehmet Selim Kiraz’ý öldürenleri, genç yaþta katile dönüþenleri sizin bu yeni dediðiniz sosyoloji mi üretiyor?
Türkiye, þiddeti övmenin, þiddet gruplarýna baþta medya içinde olmak üzere, sivil araçlarla alan açmanýn , þiddete tolerans tanýmanýn suç sayýlmadýðý ender ülkelerden biridir.
Öcalan PKK’ye silahsýzlanma çaðrýsý yapar, bir takým adamlar daha o Newroz meydanýnda, televizyonlara çýkar, silahsýzlanma kongrenin toplanamayacaðýný vaaz ederler. PKK kendi liderinin çaðrýsýna uyup, geri çekilir, Hasan Cemal, elinde bastonu, daðlara çýkar, 18-19 yaþlarýndaki gençlerin önünü keser, ‘nereye gidiyorsunuz, henüz anayasa yapýlmadý ki, Erdoðan’a neden güveniyorsunuz’ diye nasihatlerde bulunur. IRA silahlarý gömerken, bir gazetecinin çýkýp, silahlarý neden gömüyorsunuz, henüz Baðýmsýz, birleþik Ýrlanda’ya geçilmedi ki dese, týmarhaneye atarlardý..
40 yýl savaþ oldu bu ülkede, on binlerce ölü var, en az beþ yüz çocuk var, bu savaþa kurban olmuþ, hepsi de Berkin Elvan’ýn kardeþleriydiler ve onun yaþýndaydýlar.
Berkin Elvan diyerek, aslýnda sayýn Bahçeli’nin ifade ettiði gibi, Berkin Elvan’ý bir defa daha öldürenler, bu çocuklar öldürülürken hep beraber susuyorlardý.
Þimdi bütün dertleri beðenmedikleri ve nefret ettikleri bir iktidarý, çocuklarý vurarak, çocuklardan katiller üreterek yýkmak istiyorlar.
Ahlaksýzca ve vicdansýzca..