Malum, Ýstanbul 2020 Olimpiyat Oyunlarý’ný düzenlemeye aday þehirdir. Uzun ve yorucu bir çalýþma döneminin ardýndan Ýstanbul’un ve dolayýsýyla Türkiye’nin kaderi çok yakýnda belirlenmiþ olacak. 7 Eylül’de Arjantin’in baþkenti Buenos Aires’te karar oylamasý yapýlacak. 2020’yi Ýstanbul mu yoksa rakipleri Tokyo ya da Madrid mi alacak, belli olacak. 15 gün kaldý...
Türkiye’nin olimpiyat mücadelesini yýllardýr yakýndan takip edenlerdenim. Ýstanbul’un bu organizasyonu fazlasýyla hak ettiðini biliyorum. Olimpiyat Ýstanbul’a da Türkiye’ye de çok yakýþýr...
Yine biliyorum ki Cumhurbaþkaný’ndan Baþbakan’dan baþlayarak bütün devlet kadrosu ve kurumlar oyunlarý almak için büyük bir gayret sarfediyor. Adaylýk Komitesi Baþkaný Hasan Arat da ülke ülke gezerek Türkiye’yi anlatýyor.
Nitekim, bu büyük çaba sayesinde Mayýs ayýna kadar Ýstanbul, 2020 için açýk ara favori haline gelmiþti. Madrid’i daha baþtan geçmeyi baþarmýþ ve en büyük rakibimiz Tokyo’yu da geride býrakmýþtýk. Tam parmaklarýmýz olimpiyat meþalesine dokunmaya baþlamýþtý ki Gezi Parký olaylarý patlak verdi...
‘Olimpiyatý Türkiye’ye vermeyin’
Gezi Parký’nýn içerideki tezahürleri bir yana dýþarýda tamamen Türkiye’yi karalama ve itibarsýzlaþtýrma kampanyasýna dönüþtüðünü gördük. Sadece dünya medyasýna verilen gazete ilanlarý veya internetteki saldýrýlar veyahut da küresel televizyon kanallarýnýn nokta operasyonlarý deðil daha fazlasý oldu.
Sonuçta inanýlmaz bir noktaya geldik.
Türkiye neredeyse garantilediði olimpiyat yarýþýnda üçüncülüðe geriledi. Madrid’in bile gerisine düþtü. Yýllarýn çabasý bir anda zayi oldu. Olimpiyat dediðiniz nihayet bir imaj ve kulis süreci. Türkiye’nin imajýný Gezi Parký’na çýkan reklamcýlar, gazeteciler, iþadamlarý, beyaz yakalýlar yaptý ve amaçlarýna ulaþtýlar. Türkiye tarihinde ilk kez bu sýnýftan insanlara ihtiyaç duydu ama onlarýn tercihi Türkiye’yi karalamak ve deðersizleþtirmek oldu.
Geziciler doðrudan Türkiye’nin uluslararasý toplumdan dýþlanmasý için de çeþitli çaðrýlar yaptýlar. O kadar ki Þehir Hareketleri ve Habitat Koalisyonu adýnda bir oluþum Uluslararasý Olimpiyat Komitesi’ne açýk çaðrýda bile bulundu. Özetle þöyle dedi: “Barýþ ve dostluk, olimpiyat idealleridir. Taksim’de polis bu ideallere biber gazý sýkýyor. Onun için de Türkiye, 2020 olimpiyatlarý listesinden derhal çýkarýlmalý. Aksi halde olimpiyatlar, kendi idealleriyle çeliþir...”
Neyse ki hükümetin çabasý bitmedi, kimse de küsmedi. Baþbakan Erdoðan yeniden düðmeye bastý ve herkes tekrar dört koldan sürece sarýldý. Özellikle Baþbakan Yardýmcýsý Ali Babacan Lozan’da komite üyelerine mükemmel bir sunum yaptý. Dürüst ve þeffaf bir þekilde Türkiye’yi anlattý. Her soruya açýklýkla cevap verdi ve ibre yeniden lehimize dönmeye baþladý.
Döndü ama Mayýs ayýna deðil... Yani, Gezi tahribatý bir ölçüde kaldýrýlabildi fakat henüz “açýk ara önde” pozisyonumuza ulaþamadýk. Yine de rakibimiz iki þehirle ayný seviyeye gelmeyi baþardýk. 7 Eylül’de kararý foto-finiþ belirleyecek, durum budur. Ýnþallah, içimizdeki itirazcýlara raðmen yine Ýstanbul kazanacak.
Beyaz yakalýlarýn 15 günü var
Þimdi...
Türkiye kaybederse yani Ýstanbul olimpiyatlarý alamazsa bunun sorumlusu Gezi Parkçýlar olacak. Ülkenin baþýna büyük bir bela açtýlar; kendi boyunlarýna da taþýnmasý zor bir yafta astýlar. “Gezi Parký” dediðimiz, orada terör yapan örgütler, DHKPC, gençlik birliði, Perinçek’in adamlarý vs. deðildir. Sorumlu “beyaz yakalý”lar, tuzu kuru kesimler, reklamcýlar, sanatçýlar, finansçýlar, gazeteciler vs.dir. Hepsi kamuoyunun çok iyi tanýdýðý bildiði insanlardýr.
2020 kaçarsa sorumlusu sadece onlardýr.
Hepsine bir tavsiyem olacak. Eðer, 7 Eylül’den sonra da bu ülke insanlarýnýn yüzüne bakmak istiyorlarsa önümüzdeki 15 günü iyi deðerlendirsinler. Dünya medyasýna ilan mý verirler, twitt mi atarlar, afiþ mi hazýrlarlar bilemem... “Biz hükümet devrilecek memleket bize kalacak zannediyorduk ama öyle olmadý. Yine baþ baþa kaldýk” mý derler. Yoksa, müthiþ zekalarýyla baþka bir þey mi keþfederler, onu da bilemem. Toplansýnlar bir yol bulsunlar. Ýþleri zor ama önlerinde yeterince zaman var.
Hiçbir þey yapamazlarsa sabah-akþam dua etsinler de derim. Dua etsinler de Erdoðan son bir hamleyle ibreyi Türkiye lehine çevirsin...