Þu meteoroloji iþini öðrenemedik bir türlü... Ýstanbul’a bir santim kar yaðdýðýnda okullar, devlet daireleri ve özel kuruluþlarda tatili konuþuyoruz da sýcak havada ne yapacaðýmýzý bilemiyoruz.
Sýcaktan korunma yöntemleri ve kalp hastalarýnýn yapmasý gerekenleri öðrendik ama ya ötesi?...
Mesela, erkek çalýþanlara kravat takmama izni verilmesi,
Mesela, camlarý kapalý arabalara hemen binmenin yol açtýðý sýcak çarpmasýnýn zararlarýný anlatmayý öðrenemedik...
Bir santim kara ayýrdýðýmýz haber süresi bu görülmemiþ sýcaklardan çok daha fazla maalesef...
***
Mesela günün en sýcak saati ne diye sorsam herkes 12.00 cevabýný verir.
Oysa saat 12.00 Ekvator çevresinde yaþayanlar için geçerlidir.
Bizim coðrafyamýzda en sýcak saat 15.00 ile 15.30 saatleri arasýndadýr.
Sonra çok þikayet ettiðimiz nem meselesi var ya,
Evet nem insan vücudunu zorlar ama nem olmadýðý takdirde orman yangýnlarý çok daha kolay çýkar.
Sonra verilen meteorolojik deðerlerin durumu.
Sýcaklýklar gölgede ölçülür, siz seyrettiðiniz, okuduðunuz derecelerin üzerine 10 derece ekleyin.
Sonra ýsý duvarlarý meselesi de var...
Yüksek gökdelenlerin, çok as-faltýn olduðu yerlerde hissedeceðiniz sýcaklýk birkaç derece daha fazladýr.
***
Sýcak havalarda sadece korunma haberleri yapýlmaz ama...
Mesela klima karþýsýnda direkt oturulmaz, oturursanýz tutulursunuz, grip olursunuz.
Mesela bebek olan arabada klimanýn yere doðru üflemesidir en doðru olan.
Daha bir sürü örnek sayabilirim size ama bu kadarý yeter sanýrým eksiklikleri anlatmaya.
Þimdi yapýlan haberleri aklýnýzýn bir köþesinde tutun lütfen.
Eðer bu sene Ýstanbul’a bir ya da iki santim kar yaðdýðýnda yapýlan haberlerle karþýlaþtýrýn.
Halen sýcak hava haberi yapmayý bilmiyoruz biz...