G.Saray’a göre lig baþlamadý!

Galatasaray rahat/seri/etkili baþladýðý maçýn erken dakikalarýnda, bir-iki pozisyon da buldu. Ama sonrasýnda; kendi yarý sahasýndan býktýrýcý, anlamsýz, etkisiz ve yararsýz paslaþmalarla çýkmaya baþladýðýnda, sýradanlaþtý. Rakibinin istediði gibi oynadý.

Bundan yararlanan Denizli’nin, kafa tutmaya baþladýðý endiþe dolu dakikalarda; G.Saray’ýn imdadýna VAR destekli sürpriz penaltý kararý geldi. Ýlk seyrettiðimde ve VAR tekrarý alýndýðýnda; neye göre penaltý verildiðini hiç anlamadým. Zaten ilahi adalet, kaçan penaltýyla gerçekleþti. Polonyalý kalecinin becerisini de pas geçmemek gerek... Ýster kaçtý deyin, ister kaleci kurtardý deyin; hata kendi kendini telafi etti.

Marcao’nun kýrmýzý kart görmesine neden olan iki hareket de, sarý kartlýktý. Rakibine sorumsuzca yüklenirsen, olacaðý buydu,

***

Denizlispor sonraki dakikalarda, oyunun kontrolunu eline alan bir görüntü sergiledi. Devre bitene kadar, Galatasaray hiçbir þey yapamazken, evsahibi arka arkaya kritik pozisyonlar üretti. G.Saray’ýn baskýlý olduðu ilk anlardaki dönemde, hareketli görünen Jimmy Durmaz; bir anda ortalýktan yok oldu. Yeni transfer Seri’nin ön liberoluðu, manda sesinin tenorluðu gibi kaldý. Durum hiç iyi deðildi,

***

Ýkinci yarý da Denizlli’nin sokuluþlarý ile baþladý. Lyundama-Donk ikilisinin kollarý arasýnda gezinen top için bir karar çýkmadý. Diagne-Babel-Belhanda üçlüsünün, oyunun ruhuna girmeyen isteksiz tavýrlarý devam ediyordu. Emre Mor da çare olamadý.

G.Saray, sanki ligin baþladýðýnýn farkýnda deðil gibiydi. Hazýrlýk maçý oynuyormuþcasýna, garip bir havadaydý. Zaman hýzla geçmesine raðmen, bir türlü kendine gelemedi. Neler oluyor?