Sezon baþýný hatýrlarsak; lige fýrtýna gibi giren bir Trabzonspor... BJK’yi deplasmanda yenmiþ, gümbür gümbür yola koyulmuþ gidiyor...
Ama gel gör ki sahasýndaki GS maçýnda hakem hatasý ile yoluna taþ koyulup, hem maçý kaybettirildi, hem de bir sürü dertle karþý karþýya býrakýldý. Ve hala o travmayý üstünden atamadý.
Ýþte þimdi bu hafta ayný GS ile maç var. Hem de Ýstanbul’da.. Travmadan çýkýlabilecek, camiaya hayat verecek bir maç.
Þahsen ben þu an futbol oynuyor olsam tam benim maçým. Niye mi?
Tam piyasa yapýlacak, taraftara kendini affettirebilecek ve en önemlisi seneye kurulacak kadroda olma maçý.
Daha ne olsun.
Onur liderliðinde savunma kademe hatasý yapmadan ve ayaðýnda top tutmadan oynamalý.. Orta sahadaki arkadaþlarýn en az rakipleri kadar koþmalarý gerekir. Koþtuktan sonra iyi pas atýp atmamalarý çok önemli deðil. Çünkü zor, oyun bozar. Bu hafta Erkan ve Marin iyiydi. Muhammed’e iyi top atarlarsa kazanma ihtimalleri yükselir. GS savunmasý çok açýk veriyor. Sadece orta sahada üstünlük saðlamak gerekiyor.
En azýndan yeni baþkan ve yönetime böyle bir moral vermek gerekir. GS maçý baþarýlý geçerse, Trabzonspor, BJK’yi de yener ve hiç beklemediði bir güneþ açar camiada.. “Tecrübe, tecrübe” diye hep söylerler ve insanýn motivasyonunu bozarlar.. Hami’ye þunu hatýrlatayým; bu sözlere kulaðýný týka ve þunu unutma: “Akýl yaþta deðil baþtadýr..” Yalnýz cesaretli olmayan zafer de kazanamaz.
Trabzonspor uzun zamandýr çalkantý içinde. Bu durum sadece ekonomik deðil. Kulüpler transferde yaptýklarý yanlýþlar ile kulüplerinin ekonomisini bozmuþlardýr. Sayýn Baþkan ve yönetimin dikkat edeceðini tahmin ediyorum.
Ucuz ayakkabý alacak kadar zengin bir kulüp deðiliz.