Muhalefetin kimi ortak aday göstereceði mevzuu belirsizliðini koruduðu, yuvarlak masa ortaklarý inatla Kýlýçdaroðlu'nun niyetini görmezden geldiði ve o da gerekli cesareti gösterip "adayým" diyemediði için yedek kulübesinde sahalara dönmeyi bekleyenlere de gün doðuyor.
2018 seçimlerinde CHP yönetiminin hem aday gösterdiði hem de kampanyasýný baltalamak için sinsi tuzaklar kurduðu Muharrem Ýnce ortadaki boþluðu ilk fark edenlerden.
Muhalefete keskin eleþtirileri ve jenerik önerileriyle yýllar sonra medyada yeniden boy gösterebildi Muharrem Ýnce, bu sayede.
12. Cumhurbaþkaný adayý Muharrem Ýnce'nin deðerlendirdiði fýrsatý 11. Cumhurbaþkaný Abdullah Gül niçin deðerlendirmesin?
O da kendini göstermek ister tabii "uluslararasý karar vericilere".
Nitekim 8 yýl önce kendisi hakkýnda speküle edilen bir konuyu dün açýklýða kavuþturmak istedi Gül.
"Milli bayramlarda hasta oluyor ve törenlere katýlmýyor" iddialarýný yalanlamak için bir video yayýnladý Gül.
Elbette "zamanlama manidar".
Elbette 28 Þubat Ýttifakýnýn defalarca toplanýp da alamadýðý kararýn boþalttýðý devasa bir boþluk var muhalefette.
2 Ekim'e kadar saat iþliyor, aday adaylarý için süre daralýyor.
Bu nedenle "Yarýn 30 Aðustos ve çok þükür ben hasta deðilim" diye baþlayan bir konuþma yayýnladý sosyal medya hesabýndan. Kendini hatýrlattý bir nevi.
Geçen aylarda da gündeme baþýný uzatmýþ ve laikliðin faziletlerinden bahsederek kendisini kutuplaþmayý bitirecek, laikliðe sahip çýkacak, devlet görmüþ tek aday olarak takdim etmiþti.
Nitekim 24 Haziran 2018 seçimleri öncesinde de Cumhurbaþkaný Erdoðan'ýn karþýsýna muhalefetin "ortak adayý" olarak çýkmayý denemiþti Abdullah Gül. Beklediði "o geniþ mutabakat zemini" oluþmadýðý için de aday adaylýðýndan çekilmek zorunda kalmýþtý.
Son denemesine gelen tepkilerden anlaþýlýyor ki CHP tabaný baþta olmak üzere muhalefet partilerinin yansýmasýný oluþturan o geniþ kesim Abdullah Gül'ün aday gösterilmemesinde mutabýk.
Hatta epey bir kýzgýnlar. Gül'ün hevesine, giriþimine, "bu yýl hasta hasta deðilim" deyip 30 Aðustos Zafer Bayramý'ný kutlamasýna "ayar" olmuþ durumdalar.
Bu yüksek tepkide belli ki hala "Ekmek için Ekmeleddin" buluþunun ve Kýlýçdaroðlu'nun "týpýþ týpýþ gidip gösterdiðimiz adaya oy vereceksiniz" buyruðunun etkisi var.
CHP medyasýnda, CHP çevrelerinde söylenenler Gül'ü bir kez daha solduruyor olmalý.
Gülþen'in sermayesi
Þarkýcý Gülþen'in ta beþ ay önce bir konserde iþlediði nefret suçunun bugün servis edilmesiyle hiç ihtiyacýmýz olmayan suni bir gerilimle gerilmiþ ve lüzumsuz bir kutuplaþmayla ayrýþmýþ vaziyetteyiz.
Kutuplaþacak bir þey yok oysa.
"Aman efendim Gülþen nasýl tutuklanýr", "sanatçýlarýn dokunulmazlýðý vardýr", "iktidar Gülþen'in giydiði/giymediði kýyafetler yüzünden tepkili", "kýnayan kýnasýn ama tutuklamak da neyin nesi" gibi farklý tuhaflýklarda gerekçeler, itirazlar yükseldi.
Kadýn tahliye edildi, artýk tutuksuz yargýlanacak ama tartýþmalar bir türlü kesilmiyor.
Ýktidarý dövmek için siyasi sopaya çevirdiler bu kez de Gülþen'i.
Ortada Türk Ceza Kanunu'nda tanýmlý bir nefret suçu var oysa. Suç sabit, deliller açýk, yargýlama kesin ama belli ki birileri ayrýmcýlýk istiyor.
"Selahattin Demirtaþ'ýn eþi Baþak Demirtaþ'a cinsiyetçi hakaret eden tutuklanabilir, tutuklansýn hatta hiç salýverilmesin" ama "Ýmam Hatipte eðitim alan/almýþ olan geniþ bir toplumsal kesim hakkýnda dileyen herkes gönlünce "sapýk bunlar" diyebilsin" öyle mi?
Bu ne cüret böyle! Bu ne küstahlýk!
"Helalleþelim" diye poz verenlerin Ýmam Hatipliler yerine yüce gönüllülük yapmasýndan daha komik ne olabilir!
Sesi, þarkýlarý, klipleri, konserleri yahut hakkýnda ne düþündüðümü yazmamayý tercih ediyorum.
Lakin Gülþen'in çýplaklýktan ve sansasyondan beslendiði açýk. Ve iþlenen nefret suçunu görmeyip Gülþen'i kendine siyasi sermaye edenlerin bu olaydan faydalanmasý da ne sonucu deðiþtirir ne fayda getirir.