Cuma günü, Cum’a namazýndan hemen sonra Sayýn Bahçeli ile randevumuz vardý.
Bir saate yakýn süren bir görüþme oldu.
Çok hayýrlý bir görüþme olduðunu düþünürken, düþündüðümüzden da hayýrlý sonuçlarýný gördük.
Sayýn Bahçeli'ye anayasadan, baþkanlýk sisteminden bahsettik.
Sayýn Bahçeli görüþme saatinden sonra kamuoyuyla ne paylaþtýysa bizimle de ayný þeyleri paylaþtý.
Hatta bir kýsmý bizim kendisine ifade ettiklerimizin týpatýp aynýsý.
Ak Parti'nin bu meclis görünümünden 330 milletvekilini kolayca tamamlayabileceðini söyledi.
Baþkanlýk sisteminin uygun olmayan ellerdeki sakýncalarýný saklý tutarak bahsetti.
Kanaatim, bir istiþare havasý içerisinde geçen bu görüþme baþkaca açýklamalarý getirecek.
Belki de beklenmeyen tutumlar göreceðiz MHP’den.
Bahçeli görüþmesinden önce namazý kýldýðým Saadet partisinin yanýndaki Hamidiye Camii çýkýþý sonrasý, Oðuzhan Asiltürk'le ayak üstü sohbet ettim.
Ve sonrasýnda Þevket Kazan beyle uzunca bir görüþme yaptým. Rahmetli Erbakan Hocayý andýk.
Enteresan bilgilerle ayrýldým.
Bir tanesini söyleyeyim.
Refah Partisi zamanýnda çok önmeli siyasilerden bazýlarýnýn parti kapatýlmasýndan hemen sonra nasýl baþka bir oluþum için kulis yaptýklarýný ve hareket içinde olduklarýný anlattý. Hatta bu kiþlere Erbakan Hoca’nýn hiç bir zaman gerçekte pirim vermediðini ifade etti. Bu kiþilerin baþka partilerde de ayný akibetle karþýlaþtýklarýný da dolaylý olarak ima etti. Bu söylediðim kiþilerin Ak partiyi kuranlarla bir alakasý olmadýðýný belirtmek lazým.
28 Þubat davasýnda neden müþteki olmadýðýný da satýr aralarýndan anladým ki; bu davanýn sahici olmadýðýný düþünmekte sanýrým.
Akþama doðru merkeze yakýn Ak partili bir milletvekili arkadaþýmla istiþare etme imkaný buldum.
Onun anlattýklarýndan çýkardýðým sonuç ise þudur;
Ak partinin gündemi ile Cumhurbaþkaný’nýn miras olarak býraktýðý gündemin gün geçtikçe ayrýþmaya devam ettiði þeklindedir.
Parti içinde bir yeni görevlendirme beklentisinin olduðunu bu nedenle tutumlarýn netleþmediðini anladým.
Bir kongre mi? sorusu “Sanýrým “þeklinde cevaplandýrýldý.
Eski Ak Partili siyasilerin çýkýþlarý, paralel yapý ile mücadele gibi konularýn partide ciddi bir karþýlýðý olmadýðý sohbetin genelinden çýkan diðer sonuçlar.
Bu cenahta tespitlerimizin karþýlýðý olarak yeni medya oluþumlarý kendini somutlaþtýrýyor.
Yeterince iþlevsel olamadýðýný düþünen hükümet ilintisini kuran modern- entellektüel-islamcýlar yeni medya ile bir iliþki içerinde olabilecekler mi?
Meramlarý nedir?
Ýzleyip göreceðiz ve yazacaðýz.