Mücevheri gümüþle buluþturup dünyanýn 70 ülkesine satýyor
62 yýldýr faaliyetlerini sürdüren Sezgin Group’un mücevher ve gümüþü buluþturarak yarattýðý tasarýmlar dünyanýn 70 ülkesinde tanýnýyor. Alanýnda ihracat rekortmeni olan markanýn maðazalaþma hedefinde ise Avrupa ve Uzakdoðu var.
Gümüþ taký ve mücevherat sektöründe 60 yýlý geride býrakan Sezgin Group Yönetim Kurulu Baþkaný Hakan Sezgin, Kapalýçarþý’da baþlayan gümüþçülük macerasýný yurt dýþýnda açtýðý maðazalarýyla büyütüyor. “Tek hedefim Anadolu’da çok eski tarihlerden beri yerleþik olan gümüþü yurt dýþýna taþýmaktý” diyen Sezgin, So Chic, Fix Silver ve Moj perakende markalalarýyla yurt içinde 105 maðazaya ulaþtý. Ürettiði gümüþleri ve tasarýmlarý 70 ülkeye satarak yýlda 5 milyon dolarý bulan ihracatla alanýnda rekor da kýran Sezgin, Azerbaycan, Hollanda, Gürcistan ve Kýbrýs’ta açtýðý maðazalardan sonra Avrupa ve Uzakdoðu’da da maðaza açmayý hedeflediklerini söyledi. Dede mesleðini arkadaþlarý gezerken o yaz tatillerinde çalýþarak öðrenen Hakan Sezgin’le yarattýðý uluslararasý markalarýný, hedeflerini ve projelerini konuþtuk:
Dünyanýn dört bir yanýna mücevherle buluþturduðunuz gümüþlerinizi satýyorsunuz. Nasýl baþladý bu serüven?
Sezgin Group’un temellerinin atýlmasý 1950 yýlýna kadar gidiyor. Bu iþ bizde dede mesleði. Babam ise çok küçük yaþlarda kuyumculukla tanýþýyor. Mesleði öðrendikten sonra kendi atölyesini kuruyor ve orada imalatla devam ediyor. 1970’li yýllarda ben de babamla beraber iþin içinde olmaya baþladým. Yaz aylarýnda iþim çýraklýktý. Dükkaný açar, temizliðini yapar, müþteriye çay getirirdim. Arkadaþlarým gezmeye, denize giderken çalýþýyor olmam canýmý sýkýyordu ama iþimi de seviyordum bir yandan. Hep bu iþi yapacaðýmý o zaman biliyordum.
Ne zaman kendi ayaklarýnýz üzerinde durmaya baþladýnýz?
Babam iþi çok fazla büyütmek istemiyordu. Benim aklýmda ise gümüþ iþinde yoðunlaþmak vardý. Liseden sonra ticarete atýlmaya karar verdim ve babamla yollarýmýzý ayýrdýk. Ardýndan ben de Kapalýçarþý’da bir dükkan açtým. Özellikle gümüþü tercih ettim, çünkü bu alanda boþluk vardý. Babamýn yanýndan 1987’de ayrýlarak gümüþçülükte yoðunlaþtým. Altýn aslýnda daha kârlý bir iþtir ama gümüþte büyük boþluk vardý. Orayý doldurmayý tercih ettim. Önce kendi atölyemi açarak çalýþmalara baþladým.
Aklýmda hep ihracat yapmak vardý ama o zamanlar bavul ticaret þeklinde yürüyordu yurt dýþýna satýþlar. Kapalýçarþý’dan gidiyordu ben de gümüþle ilgili bunu yapmak istiyordum. Anadolu topraðýnda gümüþçülük Osmanlý dönemine hatta çok daha eskilere dayanýyordu. Bu kültür bizde çok uzun zamandýr yerleþikti. Bu sanatý nasýl olur da yurt dýþýna taþýrým diye düþünmeye baþlamýþtým. Bir ara lüle taþýndan pipo ihracatý yaptým. Çok ciddi olarak bu iþle uðraþtým ama bir süre sonra tütün içiminin de azalmasýyla birlikte bu iþ sadece süs eþyasý olmanýn ötesinde gidemedi. Sonra tamamen gümüþe döndüm. So Chic, Fix Silver ve Moj markalarýyla portföyümüze 18 ayar altýn ve mücevheri de kattýk. Ýlk maðazalaþma ise 2003’te baþladý.
Türkiye’de bir mücevher markasý yarattýnýz ve dünyaya sattýnýz... Bu süreçte sizi avantajlý yapan ne oldu?
Marka oluþturmaktaki en avantajlý yanýmýz, ünlü yabancý markalara ürün yapýyor olmamýzdý. Püf noktalarýný, firmalarýn satýþ startejilerini, ne istediklerini öðreniyorduk. Son tüketiciye ulaþtýktan sonra da iþ bitmiyordu, iþin nasýl yürüdüðünü dýþarýda nasýl uygulandýðýný gördük. Türkiye’de de bunu uygulamak istedim. 2001’de markalaþarak, kolyeden bilekliðe, küpeden yüzüðe binlerce farklý modelle dünya pazarýna açýldýk.
Ýhracat rekortmenlikleriniz var...
Kapasitemizin büyük kýsmý ihracat. Ürünlerimizin büyük çoðunluðu yurt dýþýna gidiyor. Yüzde 65 ihracat çalýþýyoruz. Türkiye’de 105 maðazada varýz. Ýhracat yaptýðýmýz ülkeler deðiþiyor. Dünyadaki ekonomik geliþmeler ve politik geliþmeler bizi etkiliyor. Örneðin Suriye’ye iyi satýþ yaparken artýk yapamýyoruz, oranýn özel durumu nedeniyle. Araplara çok mal satamazken þimdi satýyorum. ABD’de de varýz. Akdeniz asýl pazarýmýz. Yunanistan, Ýtalya, Fransa, Portekiz, Ýspanya, Fransa, Lübnan, Mýsýr, Cezayir satýþ yaptýðýmýz ülkeler arasýnda. Azerbaycan, Hollanda, Gürcistan ve Kýbrýs’ta varýz maðaza olarak. 70 ülkeye ihracat yapýyoruz, yýllýk ihracatýmýz ortalama 5 milyon dolar.
Bundan sonraki hedefleriniz neler?
Yurt dýþýnda da üretimimiz var. Uzakdoðu’da üretip dýþarýya satýyoruz. So Chic yakýnda Avrupa’da da maðazalar açacak. Özellikle Uzakdoðu ve Avrupa’da maðaza açmak istiyoruz. Bundan sonra biraz daha agresif olacaðýz, þu ana kadar pazarlama konusunda hep bize gelenlere satýþ yaptýk, onlara gitmek için çaba harcamadýk ama bundan sonra daha aktif bir satýþ pazarlama stratejisi uygulayacaðýz.
Markalarýnýzý anlatýr mýsýnýz?
Bünyemizde So Chic, Fix Silver, Moj olmak üzere 3 perakende markasý barýndýrýyoruz. Bunlardan So Chic; geleneksel anlayýþýn dýþýnda, tasarým ve moda gümüþ ürünlerden oluþuyor. Hedef kitlesi 25-35 yaþ arasý çalýþan kadýn. Türkiye distribütörlüðünü yaptýðýmýz dünyaca ünlü markalarýn ürünleri de bu maðazalarýmýzda tüketici ile buluþuyor. Fix Silver’da daha genç bir hedef kitlemiz var. Moj ise Türkiye distribütörlüðünü yaptýðýmýz markalarýn saat ve aksesurlarý barýndýrýyor. Ayrýca distribütörlüðünü yaptýðýmýz inci aðýrlýklý Misaki markamýz için de ilk maðazamýzý açtýk.
Tasarýmda oy çokluðu geçerli
Dünyayý gezerek gördüklerini, öðrendiklerini tasarýmcýlarýna anlatarak yönlendiren Hakan Sezgin, bir modelin üretilmesi konusundaki karar aþamasýnda ise oy çokluðunun görüþüne uyuyor. Sezgin “Tasarým aþamasýnda benim görüþümü destekleyen olmazsa ben tasarýmcýlarýn kararýna uyarým” diyor.
Daktiloyla yazdýðým mektuplara ilk cevap Japonya’dan geldi
1987’DE Aksaray’da küçük bir atölye açtým. Ardýndan sipariþ almak için çalýþmaya baþladým. Bütün konsolosluklara ve büyükelçiliklere teleksle ulaþarak, gümüþle uðraþan ticari firmalarýn listesini istedim. Gelen adreslere büyük bir sabýrla oturup, daktiloyla tek tek mektup yazdým. Bir yýlýn sonunda ürünleri görmek isteyen bir Japon giriþimciden ilk sipariþimi aldým. Bu benim için büyük bir moral kaynaðý oldu. O döneme kadar turistik bölgelere mal satarken böylece dýþarýya da açýlmýþ olduk. Japonya’dan sonra Yunanistan, Kuzey Avrupa ülkeleri ve Ýtalya’dan sipariþ aldým. Bir çok uluslararasý marka için üretim yaptýk.
Takýda Akdeniz insaný renkli, Ýskandinav sade tasarým istiyor
AKDENÝZ ve Güney Avrupa ülkeleri özellikle kendimiz için yaptýðýmýz tasarýmlarý beðeniyor. Orasý, bizim verdiðimiz tasarýmlarla mutlu oluyor, çok özel bir çalýþma yapmaya gerek kalmýyor. Ama kuzeye gittikçe Hollanda, Ýsveç, Norveç derseniz oralara özel tasarýmlar yapýyoruz. Akdeniz insaný iri, renkli, gösteriþli takýlar tercih ederken kuzey ülkelerde sade, küçük ve minimize edilmiþ tasarýmlar ön plana çýkýyor.
Türkiye’nin en büyük gümüþ imalatýný yapýyor
PERAKENDE markalarýmýzýn yaný sýra toptan markalarýmýz da var. 60 yýlý aþkýn bir süredir faaliyetini sürdüren Sezgin, Türkiye’nin en büyük gümüþ imalatýný yapýyor. Dünyanýn bir çok ülkesine ihracat yapýyor. Bunlardan Rosy Diamond; pýrlanta markamýz. So Chic maðazalarýnda ve Türkiye’de tüm illerde kuyumcularda satýlýyor. Osmanlý’nýn mücevher tasarýmlarýnýn yansýtýldýðý markamýz Otantic var. Jaspal; Swarovski ile yaptýðýmýz iþ ortaklýðý sonucu da markayý kullanma hakkýný aldýk. Ayrýca Sezgin Saat de, farklý yaþ ve gelir gruplarýndaki sayýsýz tarzda ürünler sunuyor. Bu kapsamda bünyemizde, Alviero Martini, Cacharel, Carrera, Cat, Elle, Fcuk, Guy Laroche, Joop, Kenzo, Lotus, Misaki, Morgan, Paris Hilton, Pierre Cardin, Helveco, Police, Rotary, Skagen, Thierry Mugler, gibi bir çok marka var.